13.04.2013 Views

GEREKCELI-KARAR

GEREKCELI-KARAR

GEREKCELI-KARAR

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

21.05.2011 günü saat:23.35’de Ahmet Çelebi'nin Nüvit'i aradığı görüşme(tape:2904);<br />

Ahmet: “Çantam nerede", Nüvit: “Arabada", Ahmet: “Getirsene onu yukarıya bir",<br />

Sanık İlhan Ekşioğlu söz konusu çanta için duruşmada, “takım elbise çantam, o benim<br />

elbise çantamdır. İçinde çok değer verdiğim önem verdiğim maçlarda giydiğim takım elbisem<br />

vardır” ifadeleri kullanmıştır. Son maça gelinceye kadar takımının çok önemli başka maçlarına<br />

giden sanık İlhan Ekşioğlu, Abdullah Başak ya da bir başkası ile hiçbir telefon görüşmesinde<br />

uğurlu elbise muhabbeti yapmamıştır. Kaldı ki, Faruk Yaşar ve Aziz Yıldırım ile yaptığı telefon<br />

görüşmelerinde “iyi 3 dikiş,…yani her koldan spor yapacağız, çok sağlam, üçüyle yaptım<br />

başkanım” sözleri ile yapılan şike anlaşmasının sağlamlığından söz ederken, işin şahsa kaldığını<br />

gösteren uğurlu elbise savunması inandırıcılıktan yoksundur.<br />

Söz konusu uğurlu elbise savunmasının inandırıcılıktan yoksun olduğunun bir başka<br />

kanıtı, Abdullah Başak’ın savunmasıdır. Abdullah Başak duruşmadaki savunmasında; elbiseyi<br />

kaybederse bir daha İlhan’ın yanına gidemeyeceğini, 20 yıldır süren abi kardeşliğinin biteceğini<br />

söylemektedir. Esasen hiçbir tutar tarafı bulunmayan bu savunmaya bir an itibar edilse dahi<br />

İlhan’ın uğurlu elbisesinin kaybedilmesinin Nüvit’in geleceği ile hiçbir ilgisi olmasa gerektir.<br />

Oysa Abdullah; “O çantayı unutursan beni ömür boyu unut,<br />

benim, İlhan Ekşioğlu’nun” sözünü Nüvit’e söylemektedir.<br />

o, hem senin geleceğin,<br />

Savunmada dile getirildiği gibi, müsabakadan iki gün önce 20.05.2011 tarihinde<br />

Sivas’a gelen ve otele yerleşen sanık Ahmet Çelebi’nin, 21.05.2011 gece yarısı araçta olan<br />

eşyalarının bulunduğu çantayı istemesi hayatın olağan akışına aykırıdır.<br />

Nitekim bunun farkında olan müdafii müvekkilinin, toplantıda Mecnun Otyakmaz’ın<br />

Fenerbahçeli konuğu (?) kastederek “aramızda böcek var” sözünden alındığı için oteli terk<br />

edeceğinden Mecnun Otyakmaz’ın yolda çevirdiğini, bu arada da şoförünün çantayı arabaya<br />

bıraktığını savunmaktadır. Bu savunma varsayımın da ötesine geçmiştir. Buna göre, geleceği<br />

görme kabiliyeti o kadar gelişmiş bir şoför vardır karşımızda. Mecnun, şaka üzerine alınarak<br />

toplantıyı terk eden Ahmet Çelebi’yi yolda çevirdiğine göre, Nüvit, Mecnun Otyakmaz’ın<br />

toplantıda yapacağı şakayı bildiği için önceden Ahmet Çelebi’nin odasına giderek eşyalarını<br />

toplamış ve araca götürmüştür. Ahmet Çelebi de, Mecnun’un yoldan çevirmesi ile hemen<br />

odasına çıkmadığına göre arada belirli bir sürenin geçmesi gerekir. Eğer bu senaryo Mecnun ve<br />

Nüvit arasında daha önceden yazılıp rol paylaşımı yapılmamış ise, hiçbir inandırıcı yönü<br />

bulunmamaktadır ve itibar edilmemiştir.<br />

Şu hale göre; söz konusu çanta Nüvit için bir “gelecek” ise evleviyetle şoförlüğünü<br />

yaptığı patronu Ahmet Çelebi için önem arz etmesi gerekir. Mehmet Yıldız ile şike görüşmesi<br />

hem<br />

480/678

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!