Kamu Borçlanma Sözleşmelerinin Hukuksal Niteliği Üzerine Notlar
Kamu Borçlanma Sözleşmelerinin Hukuksal Niteliği ... - İdare.gen.tr
Kamu Borçlanma Sözleşmelerinin Hukuksal Niteliği ... - İdare.gen.tr
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
5. Nihai Değerlendirme<br />
Gerek devletin ve gerek yerel idarelerin kamuya verecekleri hizmetleri yerine<br />
getirlebilmeyi teminen vergi ve benzeri gelirlerin yetersizliği karşısında kimi zaman<br />
borçlanmaya gidebilecekleri, genel olarak itirazla karşılaşmayan bir kabullenmeye<br />
mazhar durumdadır. Kuşkusuz, Anaysal iktisat çerçevesinde kamu borçlanmalarının<br />
sınırlandırılması yönünde karşı görüşlerin de bulunduğunu hemen belirtelim.<br />
Bütün bu kuramsal yaklaşımlar bir yana bırakılsa dahi, kamu adına<br />
borçlanmaların gelecek kuşaklar adına mali yükümlülükler getirmesi veya hesapsız kamu<br />
borçlanmalarının devletin siyasal bağımsızlığı ve ülkenin geleceğiyle yakın ilgisinin<br />
bulunduğu da açıktır. Nitekim, kanımızca bu yöndeki acı deneyimler bağlamında<br />
değinmek gerekirse, Osmanlı devletinin özellikle son dönemlerinde kamu<br />
borçlanmalarının ne türden facialara neden olabildiğine kısa bir tarihsel bakış, yeterince<br />
ders alınmaya elverişlidir.<br />
hukukunun kamu hizmetine ilişkin ilkeleri kaynaklı olduğu hususunda bkz. Karahanoğulları,<br />
<strong>Kamu</strong> Hizmeti (Kavram ve <strong>Hukuksal</strong> Rejim), op. cit., s. 326.)<br />
Bununla birlikte, idarenin kamu gücü ayrıcalıklarının sözleşme dışından kaynaklandığı görüşü<br />
kabul edilirse, sözleşme ilişkisinin özel kişiye yeterli güvenceyi sağlamaktan uzak kalabildiği,<br />
sözgelimi, bir belediyenin, özel kişiyle imzalamış bulunduğu kira sözleşmesine rağmen,<br />
kiraladığı büfeyi tahliye kararı almış ve uygulamış olmasının Danıştayca onaylandığı da<br />
zikredilmektedir (bkz. Đbid., 379 no.lu dip not).<br />
Nihayet, bu bağlamda öğretiden bir başka görüşte, idarenin sözleşmenin koşullarını önceden<br />
belirleyerek özel kişiye dayatma gücüne sahip olabildiği, ancak özel kişinin yine de isterse<br />
sözleşmeyi imzalamayabileceği yaklaşımından hareketle, kamu gücü ayrıcalığının sözleşmeden<br />
kaynaklanabileceği; ancak, sözleşmede yer verilmiş olmasa dahi yasa koyucunun iradesiyle de<br />
gerçekleşebileceğine ve bu durumda “özel hukuku aşan rejim”den bahsedilebileceğine<br />
değinilmekte; ancak, yasal düzenleme bulunmaması durumunda ne olacağına dair bir görüş<br />
serdedilmemektedir (bkz. Gözler, Đdare Hukuku-II, op. cit., s. 31, 32)<br />
90