23.02.2015 Views

YLJCp0RQyPOOdiynuMlIWUZr0hQPxzdPHqBw=&limit=0&content_type=application/pdf&fsize=5859719&hid=15d36313c63ea7b3265f180e9f18adc3&media_type=document&tknv=v2&rtoken=876553fcd08c3e4d9acc94b407c85688&force_default=no

YLJCp0RQyPOOdiynuMlIWUZr0hQPxzdPHqBw=&limit=0&content_type=application/pdf&fsize=5859719&hid=15d36313c63ea7b3265f180e9f18adc3&media_type=document&tknv=v2&rtoken=876553fcd08c3e4d9acc94b407c85688&force_default=no

YLJCp0RQyPOOdiynuMlIWUZr0hQPxzdPHqBw=&limit=0&content_type=application/pdf&fsize=5859719&hid=15d36313c63ea7b3265f180e9f18adc3&media_type=document&tknv=v2&rtoken=876553fcd08c3e4d9acc94b407c85688&force_default=no

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Tekrar Etme, Alıntılama ve Altüst Etme 155<br />

yi, anneyi ama aynı zamanda dişil imgelemi ve arzuyu simgesele sokma girişimidir.<br />

"Bedence konuşmak" bedensel alanın dildeki olası temsilini işaret<br />

eder. "Irigaray bedenle dolaysız ve dolayımsız bir ilişkiye değil, bedenin imgesel<br />

ve simgesel bir temsiline atıfta bulunmaktadır."28<br />

Bu temsil, yine de oldukça farklı bir dil oluşturacaktır; bir "karşı dil", gelecek<br />

olan bir dil, kökenindeki koşulları kapsayan bir dil, şimdiki sentaktik<br />

ve semantik kategorilerle ölçülemeyecek bir dil. "Dişil bir sentaksın ne olduğunu<br />

söylemek basit veya kolay değil, çünkü bu sentaksta ya özne ya nesne<br />

durumu olmayacak, "teklik"e ayrıcalık tanınmayacak, özel anlamlar, özel<br />

adlar, "özel" sıfatlar olmayacak. .. Bunun yerine "sentaks" hısımlık ve yakınlık<br />

içerecek ... sahiplenişin her biçimini dışarıda bırakacak"29<br />

Taklitçilik, özellikle oyunlu tekrar versiyonunda, verili simgesel düzen ve<br />

henüz gelecek olan dil arasındaki dolayımlayıcı bağlantı olarak görülebilir.<br />

Hala ataerkil anlamlandırma kipleri dahilinde bulunuyor olsa da, halihazırda<br />

ondan bir adım uzaktadır - anlamın altını kazımanın, karmaşıklaştırmanın<br />

hatta onu altüst etmenin bir yolu. Kayan anlamlar, sürekli hareket, açıklık ve<br />

değişim dilidir o: kısaca, sözcüklerin sözcüklere dokunduğu bir dildir. Sonuçta<br />

ortaya çıkan, süregelen metin veya söz zinciri kurulu gramer kurallarından<br />

farklı bir mantık izler. Belirtilen nedenler açısından en önemli özelliğiyse, bu<br />

öykünmeci dilin bastırılan ve dışlanan maddeyle yakından ilişkili olmasıdır.<br />

"Kadınların taklitle oynayabilmesinin nedeni, taklidin işleyişine yeni bir<br />

besin katma kapasitelerinin olmasıdır. Bu işleyişi zaten ezelden beri beslemiş<br />

olmaları mı yoksa? Taklidin "ilk" adımı doğadan (alarak) tekrar üretmek<br />

değil midir?"30 Kadın, taklidi oynayarak, düşünülürlüğün ve düşünümün<br />

unutulmuş, bastırılmış besleyici zeminine tekrar ulaşmaya yarayacak<br />

bir yol açar. Ne var ki, kurulu anlamlandırma (ve toplumsal) düzeninden<br />

her sapma, "taklidi oynamak" için yeterli değildir. Daha çok, "aşikar taklit,<br />

taktikseldir ve farklılığı yaratmayı hedefler."31 Her ne kadar oyuncu olsa da<br />

ayrıntılarıyla düşünülmüş bir eyleme ihtiyaç vardır - dişillik özellikleri muhafaza<br />

edilmeli, ayna yansımalarını üretmeye devam etmelidir, ama bu yansıtmaların<br />

hedefi artık görülmemesi gereken bir şeyi, düşünülürlük işleyişlerinin<br />

artığını, cinsiyet farklılığını görünür kılmaktır:<br />

Yeni bir dil konuşmaya başlayabileceğimizi varsaymak bir hayaldir elbette.<br />

Mevcut toplumsal cinsiyet düzenlemelerinde gerçekleştirilecek her değişimin<br />

işe mevcut simgesel düzenden başlaması gerekmektedir. Bu da eril<br />

olanı, her tür simgesel değiş tokuşun maddi temelini açığa vuracak biçimde<br />

Cogito, sayı: 58, 2009

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!