23.02.2015 Views

YLJCp0RQyPOOdiynuMlIWUZr0hQPxzdPHqBw=&limit=0&content_type=application/pdf&fsize=5859719&hid=15d36313c63ea7b3265f180e9f18adc3&media_type=document&tknv=v2&rtoken=876553fcd08c3e4d9acc94b407c85688&force_default=no

YLJCp0RQyPOOdiynuMlIWUZr0hQPxzdPHqBw=&limit=0&content_type=application/pdf&fsize=5859719&hid=15d36313c63ea7b3265f180e9f18adc3&media_type=document&tknv=v2&rtoken=876553fcd08c3e4d9acc94b407c85688&force_default=no

YLJCp0RQyPOOdiynuMlIWUZr0hQPxzdPHqBw=&limit=0&content_type=application/pdf&fsize=5859719&hid=15d36313c63ea7b3265f180e9f18adc3&media_type=document&tknv=v2&rtoken=876553fcd08c3e4d9acc94b407c85688&force_default=no

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

288 Hande Birkalan-Gedik<br />

fazla görünür olmaya başlamıştır (Türkiye'de antropolojinin eleştirileri<br />

için, Atay 1996, 2000a, 2000b, 2000c; Aydın 1996, 1998, 2000, 2001, 2004,<br />

2005; Birkalan 2000, Birkalan-Gedik 2000, 2005b, 2006, 2007a; 2010, yayımlanacak;<br />

Bolak 1996; Kümbetoğlu 1995, 1996; Kümbetoğlu ve Birkalan­<br />

Gedik 2005a, b; Maksudyan 2005; Özmen 2000; Özbudun ve Şafak 2005).<br />

İkinci etken ise Türkiye'deki feminist hareketin, bulunduğumuz coğrafya,<br />

tarihsel ve kültürel koşullar içinde zaman zaman Ortadoğu ile paralellikler<br />

kursa da, kendisini daha çok batılı -çoğunlukla da Anglo-Amerikan- feminizmi<br />

içinde konumlandırmasıdır. Hem antropoloji, hem de feminizm bağlamında<br />

Batı'ya dönük "modernist" bir yüzü bulunan bu sahalarda "yerellik"<br />

sorgulaması da çok yeni başlamıştır (İlyasoğlu ve Akgökçe 2001; Bora<br />

ve Günal 2002; Birkalan-Gedik 2005b; Kümbetoğlu ve Birkalan-Gedik<br />

2005a, b). Bu disipliner ve tarihsel kesişimdeki veriler ışığında, hem Batı­<br />

' dan etkilenen ama hem de kendi durumunu sorgulayan Türkiye' de antropolojinin<br />

serüveni bağlamında, yukarıda sorduğum sorular benim için oldukça<br />

önemli anlamlar taşıyor.<br />

Bunları belirttikten sonra, Anglo-Amerikan ekolündeki feminist antropoloji<br />

değerlendirmemin akabinde, Türkiye'deki kadın hareketi, aktivizmi, kadın<br />

araştırmaları ve antropoloji içinde "feminist" çalışmaların bulunduğu<br />

noktayı irdelemek istiyorum. Acaba bulunduğumuz noktada feminist antropoloji<br />

bağlamında neler yapılmıştır, yapılmaktadır ve yapılmalıdır soruları<br />

ekseninde 2000'li yıllarda Türkiye'de feminizmin hangi açılımları kullanılabilmeli<br />

sorusuna da cevap(lar) aramaya çalışacağım. Son olarak, açıklamakta<br />

yarar gördüğüm bir nokta daha var: Yazımda "feminist antropoloji" ve feminist<br />

etnografya terimlerini zaman zaman değişmeli olarak, birbirinin yerine<br />

kullanıyorum. Kafa karışıklığı yaratmaması açısından şunları söyleyebilirim:<br />

Feminist antropoloji, özellikle antropolojiyi bir disiplin olarak ele<br />

alarak, antropolojinin içinde gelişen feminist hareket, kuram ve pratikleri ilgilendiriyor.<br />

Bu noktada özellikle kadın antropolojisiyle feminist antropolojinin<br />

farklılıklarını, geçişkenliklerini ve ilişkileri ele alıyorum. Feminist etnografi,<br />

öte yanda, ampirik olmayı öngören bir "pratik" sahayı da işaret ediyor.<br />

Ancak her iki terim de birbirinden bağımsız değil. Çünkü, saha çalışması<br />

anlamında kullanılan "etnografi" antropolojiye has bir pratik olmasa da,<br />

antropolojinin kendisini tanımlamasında en önemli faktörlerden biri "etnografik"<br />

oluşudur.<br />

Cogito, sayı: 58, 2009

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!