15.05.2019 Views

Türk Devletleri Birligi

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

TÜRK DEVLETLERİ BİRLİĞİ: KÜRESEL ENTEGRASYONUN AVRASYA MODELİ<br />

rövanşı güçlendirmiştir. Dünya nüfusunun % 80’nin yaşadığı 61<br />

devletin 110 milyon insanının yer aldığı, askeri operasyonların<br />

coğrafyasına göredünyanın en büyük savaşı olarak tarihe geçen 2.<br />

Cihan Harbi 1945 yılında militarist devletlerin yenilmesiyle sona<br />

ermiştir. Bundan sonra yaklaşık SSCB’nin dağılmasına kadarki<br />

Soğuk Savaş dönemi (1947 - 1990), ABD ve SSCB’nin liderliğinde<br />

dünyanın iki kutuplu uluslararası sistemini ortaya çıkarmıştır. Dünya<br />

emperyalizminin içinde bulunduğu büyük ve keskin çelişkilerin<br />

sonucu olan 2. Dünya Savaşı ve Soğuk Savaş dünya üzerinde karşıt<br />

süreçlerin hızlanmasına neden olmuş, dünyada “Etnik Rönesans”ı<br />

güçlendirmiş, milli direniş ve bağımsızlık harekâtları genişletmiş<br />

ve bu, yeni egemen devletlerin ortaya çıkmasıyla sonuçlanmıştır.<br />

Eğer 1914 yılında sadece Avrupa’da 17 bağımsız devlet var idiyse,<br />

1922 yılında bunların sayısı 24`e, 1930 yılında 27’ye, 2000 yılında<br />

ise 44’e ulaşmıştır. Onlardan 22’si SSCB’nin dağılmasından sonra<br />

oluşan devletlerdir. Avrasya’nın merkezi bölgesinde bağımsızlık<br />

kazananlar ise <strong>Türk</strong> devletleridir!<br />

Geçtiğimiz yüzyılın dönüş yaratıcı olayları sırasında (1) dünyanın<br />

bütün kıtalarında bağımsız devletlerin, (2) Birleşmiş Milletler<br />

Birliği`nin oluşması ve (3) Avrupa Birliği’nin kurulması uluslararası<br />

ilişkileri küresel siyaset modeline uygunlaştıran ve bağımsızlık<br />

kazanmış devletleri uluslararası siyaset meydanına ve uluslararası<br />

hukuk alanında aktif eden süreçlerin parçası olarak büyük önem taşıyor.<br />

Yani, dünyanın son yüz yıllık döneminde yaşananlar, bağımsızlığın ve<br />

ittifak olmanın birbirini zorunlu kılan süreçler olarak en yeni siyasi<br />

tarihin karakterini belirlediğini göstermektedir. Küreselleşme de<br />

işte bu süreçlerin mantıksal gelişmesinin sonucu olarak kendi gerçek<br />

mahiyetini ortaya çıkarmaktadır: Bağımsız olanların birleşmesi küresel<br />

politik ve hukuki mekânı şekillendirmektedir. Birleşmiş Milletler<br />

(BM), dünya devletlerinin bağımsızlık haklarını tanıyarak, onların<br />

uluslararası çapta işbirliği ortamını oluşturmasına ve uluslararası<br />

ilişkilerin gelişmesindeki sorumluluklarını hem de birlik yaratma ve<br />

örgütlenme alanında bölüşmesine temel oluşturmaktadır (207, s.2<br />

384

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!