23.11.2016 Views

Tefekkür

tefekkur

tefekkur

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

DÜNYA<br />

DÜNYA<br />

Sıcaklık artışının, yüksek enlemlerde ve<br />

özellikle de kutup bölgelerinde daha şiddetli<br />

hissedilmesi bekleniyor. Bu bölgelerdeki sıcaklık<br />

artışının dünya ortalamasının iki katı kadar<br />

olacağı tahmin ediliyor.<br />

Yani Dünya’nın ortalama sıcaklığı 3,5 C derece<br />

artarsa, kutup bölgelerinde ortalama sıcaklık<br />

7 C kadar artacak. Doğal olarak bu durum<br />

Arktik Denizi’yle Antarktika’daki buzların<br />

ve dağlardaki buzulların erimesini de beraberin<br />

de getirecek.<br />

Uzun süreçte bu bölgeler belki yine bitki ve<br />

ormanlarla kaplanacak. Buzların erimesinin de<br />

çok önemli bir etkisi olacak: Deniz seviyelerinin<br />

yükselmesi gibi... Ancak bu yükselmenin<br />

ne kadar olacağı, sıcaklık artışına ve buzların<br />

erime miktarına bağlı.<br />

Yapılan hesaplara göre 3-4 C’lik bir sıcaklık<br />

artışı, 2050 yılında denizlerin düzeyi en fazla 35<br />

cm kadar yükseltecek. Bu yükselmede, buzların<br />

erimesinin yanı sıra sıcaklık artışı yüzünden<br />

okyanuslardaki suların ısı genleşmesinin de<br />

payı olacak. Deniz düzeyinin yükselmesi kıyı<br />

şeritlerinin değişmesini ve kıyı ülkelerinin toprak<br />

kaybetmesine yol açacak. Örneğin, 2100<br />

yılına doğru deniz düzeyi 60 cm yükseldiğinde,<br />

ABD’nin toprak kaybının 25.000 km kareye<br />

ulaşacağı hesaplanıyor. Büyük bölümü alçak<br />

deltalardan oluşan Bangladeş ise topraklarının<br />

yüzde 10’unu yitirebilir. Bu durum daha şimdiden<br />

başta Bangladeş, Maldiv Adaları, Pakistan,<br />

Endonezya olmak üzere birçok ada halkını ve<br />

kıyı ülkelerini endişelendiriyor.<br />

Küresel ısınma yalnızca hava sıcaklıklarını<br />

değil deniz suyu sıcaklıklarını da artıracak. Bu<br />

ısınma (taşıyıcı bant - Okyanus Akıntıları) alttan<br />

ve üstten giden akıntılar arasındaki sıcaklık<br />

farkını azaltırsa, okyanusların daha fazla yağış<br />

almasına yol açarak tuz oranını düşürürse bu<br />

dev okyanus akıntıları (dünyadaki tüm akarsuların<br />

akan suyun 20 misli) durabilir.<br />

Dünya’nın iklimlerine yanardağ faaliyetleri,<br />

kıta hareketleri, okyanus akıntıları, güneşteki<br />

lekeler, ozon tabakası, Antarktika, havadaki<br />

karbondioksit ve metan, dünyanın güneş çevresindeki<br />

yörüngesi, rüzgârlar ve yağışlar tesir<br />

eder.<br />

Isınma olayları normal olarak güney yarım-küreden<br />

ziyade kuzey yarımkürede ve iki<br />

kışta bir gerçekleşiyor.<br />

ATMOSFERDE SERA ETKİSİ VE KARBON-<br />

DİOKSİT BİRİKİMİ<br />

İçinde kış mevsimi boyunca çeşitli yazlık<br />

sebzelerin ve çiçeklerin yetiştirildiği seralar,<br />

gündüz güneşten aldıkları ısıyı depo edebildikleri<br />

için dış ortama göre daima daha sıcaktırlar.<br />

Serayı örten cam tabakası ve sera içindeki<br />

nemli hava, ısının sera dışına çıkmasını engeller.<br />

Diğer bir ifadeyle güneşten gelen kısa<br />

boylu ışınlar, sera zeminine ulaştıktan sonra<br />

uzun dalga boylu ışınlar olarak geriye dönerler.<br />

Ancak bu ışınlar sera dışına çıkmazlar. Sera<br />

camı kısa dalga boylu ışınları geçirirken, uzun<br />

dalga boylu ışınları geçirirken uzun dalga boylu<br />

olanların geçmesine izin vermez. Neticede,<br />

ısı enerjisini de taşıyan bu ışınlar sera içinde<br />

kalarak sıcaklığı artırır. Serbest atmosferdeyse<br />

yeryüzünden yansıyan uzun dalga boylu<br />

ışınlar, eğer havanın içinde yeterli miktarda su<br />

buharı, karbondioksit, toz ve kir yoksa yerden<br />

uzaklaşarak tekrar atmosferin üst tabakalarında<br />

dağılmaktadır. Aynı zamanda, gece boyunca<br />

toprakdaki ısı radyasyonla uzaklaşarak<br />

yere yakın olan seviyelerin soğumasına sebeb<br />

olmaktadır. Buna karşılık, yerden yansıyan ışınların<br />

ve ısının atmosferin alt tabakalarda bulut<br />

ve kirli hava tarafından tutulması durumunda<br />

yer seviyesinde sıcaklık artışları görülür. Hava<br />

tabakasının karbon, kükürt ve azot oksitlerle<br />

ve diğer partiküllerle kirlenmesi sonucunda<br />

tıpkı sera camı gibi bir tabakanın oluştuğu anlaşılmıştır.<br />

Bilimadamlarının çalışma ve araştırmalarının<br />

sonucunda bu durumun ileride<br />

önemli doğal felaketlere neden olacağı tahmin<br />

edilmektedir. Atmosferde karbondioksit ve diğer<br />

kirleticilerin bugünkü oranlarda artmaya<br />

devam etmesine mani olunamazsa, 2000’li<br />

yılların başında dünya sıcaklığının ortalama<br />

3 C artması beklenmektedir. Sonuçta, deniz<br />

seviyesinin 20 - 30 cm yükseleceği, kutup buzullarının<br />

erimeye başlayacağı, sıcaklıkların aşı<br />

dalgalanmalar göstereceği, fırtına ve sel gibi<br />

doğal afetlerin güçlenerek artacağı ileri sürülmektedir.<br />

(BiLiM TEKNiK MART 1992)<br />

ANİ SİSTEM BOZUKLUĞU<br />

Son 10 bin yıl içinde insanlık çok sayıda<br />

felaketlerle karşı karşıya kalmışsa da, dünya<br />

çapında ve insanlık için çok önemli sayılacak<br />

doğal bir âfetle karşı karşıya kalmamıştır.<br />

Bilim adamlarına göre, dünya için küresel<br />

ısınma, korkutucu bir senaryo değildir. Çünkü<br />

küresel ısınma yavaş seyretmektedir. Bazı bilimadamlarına<br />

göre, çok ani bir sistem bozukluğunun<br />

dünya dengesini bozma ihtimali vardır.<br />

Antroposen adı verilen bu devrede, ormanların<br />

ve buzulların yok olması ya da çoğalması,<br />

okyanuslardaki akıntılar, atmosferdeki hava<br />

tabakasının kimyasının bozulması, karbon ve<br />

nitrojen döngüsü kilit unsurlardır.<br />

OZON TABAKASINDAKİ DELİK<br />

Ozon tabakasındaki deliğin Antarktika kıtasının<br />

üstünde açılması ve çok büyümeden<br />

1980’li yılların başında tespiti bir nimettir.<br />

Buzdolabı ve aerosol spreylerde “bromin”<br />

yerine “klorin” bileşimleri kullanılmaya başlamıştır.<br />

Bu tebdir deliğin genişlemesini önlemiştir.<br />

Ozon, mor ötesi ışınlarını önler.<br />

BUZ ÇAĞININ SONA ERMESi<br />

10 bin yıl önce buz çağı sona ermiş ve yerine<br />

ılıman bir dönem başlamıştır. Unutmayalım ki;<br />

uygarlık bugünlere 10 bin yıllık düzenli bir seyir<br />

izleyen iklimler sayesinde ulaşabildi.<br />

ANi DEĞİŞİKLİK İHTİMALİ<br />

Kısaca insanoğlu büyük ve ani değişikliklere<br />

alışık değil. 10 bin yıldır değişikliğin olmaması<br />

bunların olmayacağı anlamına gelmez. Merkezi<br />

Stockholm’de bulunan “Uluslararası Jeosfer<br />

Biyosfer Programı”nın Yetkililerinden Will<br />

Steffen bu konuda şöyle demiştir:<br />

“Programımız dünya sistemlerini inceleyen<br />

bilim adamlarından meydana geliyor. Hepimiz<br />

gezegenimizde her an ani bir değişikliğin olmasını<br />

bekliyoruz. Bunun için de dünyada birçok<br />

zayıf noktaların bulunduğu inancındayız.<br />

Bu hassas noktanın ne olduğunun ne kadar<br />

erken öğrenirsek o kadar iyi.” (CUMHURiYET<br />

GAZETESi BiLiM TEKNiK SAYI/873 SAYFA:8)<br />

Bir milyon yıllık iklim kayıtları incelendiğinde<br />

sakin ilkbahar döneminden sonra buzul devri<br />

görülmektedir ve bu geçişler oldukça hızlı olmaktadır.<br />

Dünya, Güneş etrafındaki yörüngesinde yalpalama<br />

yapmaktadır. Buzul çağlar bu yalpalama<br />

zamanına denk gelmektedir.<br />

Az miktarda soğuma güçlü bir donma olayı<br />

ile sonuçlanabiliyor.<br />

İngiltere’deki Bristol Üniversitesi‘nde görevli<br />

Tony Payne, “Kuzey yarımkürede buzulların<br />

artması, güneş ışınlarını tekrar uzaya geri göndererek<br />

soğumayı hızlandırır,” diyor.<br />

Karbondioksit termostat vazifesi görür. Azalırsa<br />

sıcaklık düşer. Kuzey yarımküre buz tabakalarıyla<br />

kaplanır. 40 milyon kilometre kütle<br />

yaklaşır ve bu tabakalar o kadar çok su tutar<br />

ki deniz seviyesi bugünkünden 120 m aşağıda<br />

kalır.<br />

Yeryüzünün buzullarla kaplanması onbinlerce<br />

yıl sürer. Dünya’nın yörüngesindeki bir<br />

yalpalama bütün süreci tersine çevirir. Buz<br />

tabakaları yerinden oynar ve buzul çağı sona<br />

erer. İngiltere’deki East Anglia Üniversitesi’nden<br />

Andy Watson dansa benzetmektedir.<br />

122 123

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!