23.11.2016 Views

Tefekkür

tefekkur

tefekkur

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

DÜNYA<br />

DÜNYA<br />

kileri sonucunda ve uzun yılların vermiş olduğu<br />

tecrübelere dayanılarak hazırlanmış olan “şiddet<br />

cetvelleri”ne göre değerlendirilmektedir.<br />

Diğer bir deyişle deprem şiddet cetvelleri, depremin<br />

etkisinde kalan canlı ve cansız herşeyin<br />

depreme gösterdiği tepkiyi değerlendirmektedir.<br />

Önceden hazırlanmış olan bu cetveller,<br />

her şiddet derecesindeki depremlerin insanlar,<br />

yapılar ve arazi üzerinde meydana getireceği<br />

etkileri belirlemektedir.<br />

Bir deprem oluşumunda bu depremin<br />

her-hangi bir noktadaki şiddeti belirlemek istenildiğinde,<br />

orada meydana getirdiği etkiler<br />

gözlenir. Bu izlenimler, şiddet cetvelinde tanımlanan<br />

hangi şiddet derecesine uygunsa,<br />

depremin şiddeti, o şiddet olarak değerlendirilir.<br />

Örneğin, depremin neden olduğu etkiler şiddet<br />

cetvelinde 8 şiddet olarak tanımlanan bulguları<br />

içeriyorsa o depremin şiddeti 8 olarak<br />

saptanır. Deprem şiddet cetvelinde şiddetler<br />

romen rakamlarıyla gösterilmektedir. Bugün<br />

kullanılan başlıca şiddet cetvelleri değiştirilmiş<br />

Marcalli Cetveli (MM) ve Medvedev-Sponheur-Karnik<br />

(MSK) şiddet cetvelidir. Her iki<br />

cetvelde 12 şiddet derecesini kapsamaktadır.<br />

Bu cetvellere göre, şiddeti 5 ve daha küçük<br />

olan depremler genellikle yapılarda hasar<br />

meydana getirmezler ve insanların depremi<br />

hissetme şekillerine göre değerlendirilirler.<br />

6-12 arasındaki şiddetler ise, depremlerin<br />

yapılarında meydana getirdiği hasar ve arazide<br />

oluşturduğu kırılma, yarılma, heyelan gibi<br />

bulgulara dayanılarak değerlendirilmektedir.<br />

4- Magnitüd: Deprem sırasında açığa çıkan<br />

enerjinin bir ölçüsü olarak tanımlanmaktadır.<br />

Enerjinin doğrudan doğruya ölçülmesi imkânı<br />

olmadığından, ABD’den Prof. C. F. Richter<br />

tarafından bulunan bir yöntemle depremlerin<br />

aletsel bir ölçüsü olan “Magnitüd” tanımlanmıştır.<br />

Prof. Richter bir depremin magnitüdü<br />

olarak episantrdan 100 km. uzaklıkta ve sert<br />

zemine yerleştirilmiş özel bir sismografla<br />

(2800 büyütmeli, özel periyodu 0,8 saniye ve<br />

%80 sönümü olan bir Wood- Anderson Torsiyon<br />

Sismografı ile) kaydedilmiş zemin hareketinin<br />

mikron cinsinden (1 mikron- 1/1000 mm)<br />

ölçülen maksimum genliğinin 10 tabanına<br />

göre logaritmasını tanımlamıştır. Magnitüd,<br />

depremin şiddeti gibi bir noktadan bir noktaya<br />

değişmemektedir. Oluşan her depremin bir<br />

tek magnitüd değeri vardır. Magnitüddeki bir<br />

birimlik artış, depremin titreşim enerjisinde 32<br />

kat artış meydana getirmektedir. Bugüne kadar<br />

kaydedilmiş en büyük deprem 8,75 magnitüdlüdür.<br />

TÜRKiYE’NiN DEPREM BÖLGESi<br />

Genel bir gruplama yapıldığında ülkemizdeki<br />

ana deprem bölgeleri dörde ayrılabilmektedir.<br />

1- Kuzey Anadolu Deprem Zonu: Bu deprem<br />

kuşağı Batı’da Biga Yarımadasından başlayıp<br />

Marmara Bölgesini içine alarak, Bolu Kurşunluamasya-Erzincan’dan<br />

Van gölüne kadar<br />

uzanmaktadır.<br />

Daha detaylı bir tanımlama, Yenice- Gönen<br />

Manyas ve Bursa üzerinden Sakarya Nehri,<br />

Mudurnu vadisi- Bolu- Gerede- Çerkeş ve Ilgaz’ın<br />

kuzeyinden, Havza- Ladik yakınlarından<br />

Amasya ve Yeşilırmağı takiben Kelkit vadisi,<br />

Reşadiye- Refahiye’nin kuzeyinden Erzincan<br />

Ovasına, Oradan Fırat’ı keserek Karlıova- Çaylar-<br />

Varto, Hamurpet Gölü ve Van Gölü’nün<br />

kuzeyinden İran sınırına ulaşan fay serisi<br />

“Kuzey Anadolu Fay Zonu” olarak isimlendirilmektedir.<br />

Karadeniz sahil dağları eksenine<br />

paralel durumda uzanan bu fay serisinin toplam<br />

uzunluğunun 1600 km. civarında olduğu<br />

belirtilmektedir.<br />

Deprem yönünden çok aktif olan bu bölgede<br />

büyük depremler meydana gelmiştir. Örneğin,<br />

26 Aralık 1939 Erzincan depremi, 20 Aralık<br />

1942 Erbaa depremi, 26 Aralık 1943 Havzalâdik<br />

depremi, 1 Şubat 1944 Bolu- Gerede-Çerkez<br />

depremi, 13 Ağustos 1951 Kurşunlu- Ilgaz<br />

depremi, 26 Mayıs 1957 Abant- Bolu depremi<br />

ve 19 Ağustos 1966 Varto depremi büyük depremler<br />

arasında belirtilmektedir. 1909 ile 1967<br />

yılları arasında bu bölgede, bir tanesinin magnitüdü<br />

8 olmak üzere, magnitüdü 6 veya daha<br />

büyük olan 30’dan fazla depremin oluşu bu<br />

zonun çok yüksek bir sismik aktiviteye sahip<br />

olduğunu ve ne derecede önemli bulunduğunu<br />

göstermek açısından iyi birer kanıttır.<br />

2- Batı Anadolu’da Deprem Zonu: Türkiye’nin<br />

batı kısmını kapsayan bu alan Edremit<br />

Körfezinden, güneyde Güney Anadolu kıvrım<br />

larının sınırladığı Akdeniz’e kadar uzanmaktadır.<br />

Büyük ve Küçük Menderes ile Gediz vadileri<br />

ve bu vadilerin içerisindeki fay sistemi ile<br />

Edremit Körfezi ve Kerme Körfezi gibi yerel çöküntü<br />

alanları bu zonun önemli deprem kaynaklarıdır.<br />

Bölgenin güneybatı sahilleri ile Girit<br />

adası arasında kalan yörede, derinliği 60 km.<br />

den fazla ve odak noktası orta derinlikte olan<br />

depremlerin yoğunlaştığı görülmektedir. Bu<br />

zon, Batı Anadolu çöküntü (graben) havzaları<br />

olarakta isimlendirilmektedir.<br />

3- Doğu Anadolu Deprem Zonu: İsrail toprakları<br />

içerisindeki Ölü Deniz fay zonu ile bağlantılı<br />

olduğu bilinen bu zon, Lübnan ve Suriye<br />

üzerinden ülkemize ulaşmakta ve Antakya,<br />

Amik Ovası, İslahiye, Maraş, Gölbaşı, Sivrice<br />

(Hazar Gölü), Palu, Bingöl civarından geçerek<br />

Karlıova civarında Kuzey Anadolu Fay Zonu ile<br />

birleşmektedir.<br />

Yakın geçmişte ve günümüzde sakin olarak<br />

gözüken bu bölgede özellikle Antakya civarında,<br />

tarihî devirlerde büyük depremler olduğu<br />

bilinmektedir.<br />

4- Yerel Episantr Zonları:<br />

Güneydoğu Anadolu’da Urfa’da, Orta Ana<br />

dolu’da Afyon-Akşehir çukurluğu deprem episantr<br />

bölgeleri olarak bilinmektedir. Ayrıca,<br />

Ankara-Eskişehir kırık bölgesi, Kırşehiryerköy,<br />

Kayseri, Isparta, Burdur (Göller Bölgesi) yöreleri<br />

de ayrı episantr alanları olarak belirlenebilmektedir.<br />

DÜNYA DEPREM BÖLGELERİ<br />

Genel olarak Pasifik çevresi kuşağı ve<br />

Ak-deniz, Alp-Himalaya kuşağı olmak üzere iki<br />

ana gruba ayrılabilmektedir. Gutenberg Richter’in<br />

incelemelerine göre depremler nedeniyle<br />

açığa çıkan enerjinin %80’i Pasifik kuşağında,<br />

%15’i Akdeniz kuşağında geri kalan %5’i de<br />

diğer deprem bölgelerinde oluşan depremlerden<br />

ileri gelmektedir. Yine açığa çıkan enerjinin<br />

%85’i sığ odaklı depremlerden, %12’si orta<br />

derin odaklı depremlerden ve geri kalan %3’ü<br />

de derin odaklı depremlerden ileri gelmektedir.<br />

Deprem nedeniyle yıllık açığa çıkan toplam<br />

enerjinin %80’inden fazlası sayıları 10 kadar<br />

diyebileceğimiz magnitüdü 7,5 ve daha büyük<br />

olan depremlerden ileri gelmektedir.<br />

Yukarıda genel olarak verilen iki büyük deprem<br />

kuşağında bir takım alt gruplara ayrılmaktadır.<br />

Pasifik Çevresi Kuşağı:<br />

1- Kuzey Amerika: Alaska ile Meksika Körfezi<br />

arasında kalan bölge Kuzey Amerika bloku<br />

olarak tanımlanmaktadır. Bu bölgede ana fay<br />

sistemi San Andreas Fayı bilinen sistem olup<br />

sığ derinlikteki depremleri kapsamaktadır. Bilinen<br />

en büyük depremi 1906 San Fransisko<br />

ve 1964 Alaska depremleridir. 2- Orta Amerika<br />

Meksika: Batıdaki okyanus çukurluğunda sığ<br />

ve sık sık orta derinlikte depremler olmaktadır.<br />

Doğuda da şiddetli depremlerin oluştuğu Karabiyen<br />

denizi çukurluğu bulunmaktadır.<br />

Peru- Ekvator- şili: Peru- Ekvator ve şili bölgeleri<br />

yoğun bir sismik aktiviteye sahip bölgeler<br />

olup, çok sayıda sığ odaklı depremler görülmektedir.<br />

Bilinen en büyük depremi 22 Mayıs<br />

1960 şili depremidir. 1904 ile 1954 arasında<br />

mağnitüdü 8’den büyük olan 12’den fazla<br />

büyük deprem ki bunlardan 7’si şili bölgesine<br />

132 133

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!