23.11.2016 Views

Tefekkür

tefekkur

tefekkur

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

MADDENİN YAPISI<br />

MADDENİN YAPISI<br />

Madde – anti madde olmak üzere kainatta<br />

ne varsa çifttir”<br />

Elektronun karşıtı protonu bulmak suretiyle<br />

açıklayan Paul Dirac; Nobel armağanı kazandı.“<br />

Kainatın yaratılışının başında madde aleminin<br />

temel taşı olan atom parçacığı yaratan<br />

tarafından yaratılmıştır.<br />

Atomun iki parçacığı vardır. Bunlardan bir<br />

tanesi elektrondur.<br />

Çekirdeğin etrafındaki yörüngesinde sürekli<br />

döner ve negatif elektrik yüklü bir parçadır.<br />

Elektron yaratılırken aynı zamanda karşıtı da<br />

yaratılmıştır. Pozitif elektrik yüklü ve “ proton”<br />

adını alan bir elektron, yani maddenin bir elementi<br />

ve onun aksi yani ikiz kardeşi ama zıt<br />

kardeşi ortaya çıkmaktadır.<br />

Atomun çekirdek kısmını teşkil eden protonlar<br />

vardır. Protonları teşkil eden de, kuarklar<br />

yani en küçük atom parçacıklarıdır. Kainatın<br />

başlangıcında bir yandan kuark yaratılırken<br />

bir yandan da anti kuark dediğimiz onun zıttı<br />

yaratılmıştır.<br />

Dolayısıyla bir yandan madde teşekkül ederken<br />

bir yandan da anti madde teşekkül ediyor.<br />

“Madde ve anti madde bir araya geldikleri<br />

zaman birbirini yok eden mahiyettedir.<br />

Anti maddenin nerede olduğu bugün bilinmiyor.<br />

Ancak kainatın dışında olduğu düşünülüyor.<br />

Eğer kainatın içinde olsaydı, madde ve anti<br />

madde yok ettikleri için bu alemde barınamayacaktı.”<br />

Hidrojen gazının bir gramında (150 bin x 1<br />

trilyon ) tane atom vardır.<br />

Bazı bilim adamlarına göre; 10 üzeri 45 yani<br />

10’un önüne 45 sıfatı konulduğunda çıkan sayı<br />

miktarı kadar atom bir insanı meydana getirir.<br />

10 üzeri 45 insan ise güneş kütlesine eşittir.<br />

Bilim tarihinin en önde gelen buluşlarından<br />

biri olan “kuantum teorisi” atom ve atom altı<br />

parçacıklarının davranışlarını inceler.<br />

“Atomun çekirdeği de pozitif yüklüdür. Elektron<br />

ise negatif yüklüdür. Ve bunlar birbirlerini<br />

çekerler. Nasıl oluyor da bunlar birbiriyle buluştuğu<br />

zaman bu çekimin etkisiyle birbirinin<br />

üzerine düşmezler de etrafında bir tur çizerek<br />

tüm hızla giderler. İşte ilim bu noktada tıkanmıştır.<br />

Bunu ispat edememiştir. Burada Allah-ü<br />

Teâlâ’nın kudreti bulunmaktadır.”<br />

“Hidrojen atomu yani kainatın ana maddesi<br />

yıldızlar tarafından kullanılmaktadır. Yıldızlar<br />

teşekkül ettikten sonra onların birbirine olan<br />

çekici kuvveti atomların çekici kuvveti dolayısı<br />

ile yıldızlar bir atom topluluğu yaparlar. Ve bir<br />

kitle teşekkül ederler.<br />

Bu kitle o kadar sıkışır ki zamanla, içerisindeki<br />

hidrojen atomlarını birbiriyle kaynaştırır.<br />

Buna fizikte füzyon ismi veririz. Yani iki hidro-jen<br />

atomu bu elektronları ile birbiriyle birleşir.<br />

Bu birleşmeden dolayı da korkunç enerji<br />

meydana gelir. Yani bir hidrojen bombası patlamış<br />

gibi olur.<br />

Ortaya çıkan enerjide yıldızların hayatını<br />

teşkil eder. Güneşte yaşananda budur. Güneş,<br />

yukarıda bahsettiğimiz olayı yaşayarak bir saniyede<br />

ne kadar hidrojen atomu yakıyor biliyor<br />

musunuz?<br />

Tam 565 milyon ton hidrojen yakmaktadır…”<br />

“Kainatta katrilyonlarca güneş gibi yıldız var<br />

ve 15 milyar yıldan beri bunun devam ettiğini<br />

düşünün. O zaman, o kainatın, o yaktıklarını<br />

hidrojen miktarının, tükenmeyen hidrojen miktarını<br />

tayin etmek ve sonsuz kudret sahibi Yaradan’ın<br />

ne büyük kudrete sahip olduğunu açık<br />

olarak görmek mümkündür…”<br />

“Güneşin bir saniyede 565 milyon ton hid-rojen<br />

yakmak suretiyle kainata yaydığı enerji, ısı<br />

ve ışık, insanlık tarihinde dünyada kullanılan<br />

tüm enerjilerin toplamından fazladır.”<br />

“Yani elektrik enerjisi, petrol enerjisi, hidro<br />

elektrik enerjisi, kömürü, madeni, ne aklınıza<br />

gelirse hepsini toplayın, güneş bir saniyede o<br />

kadar çok enerji çıkarmaktadır.<br />

Ama maalesef biliyorsunuz dünya güneşin<br />

bu muazzam enerjisinden, bu büyük bolluğundan<br />

istifade edeceğine, yer altlarına girerekmadenler<br />

kazmakta, petrol peşinde koşmaktadır.<br />

Halbuki insanlık eğer güneşten gelen bu<br />

enerjinin iki saniyede çıkan miktarını toplayabilse,<br />

dünyanın tarihinde, dünya devam ettikçe<br />

yeterli derecede enerji sahibi olur.<br />

Güneş ve bütün yıldızlar hidrojenlerini yakarlar.<br />

Her yıldızın bir hidrojen deposu, yani bir<br />

yakıt deposu vardır. Bir gün gelir hidrojen deposu<br />

boşalır. Böylece yıldızın sonu gelmiş olur.<br />

Yıldızın ölmesi, yıldızın büyüklüğüne göre<br />

olur. Küçük yıldızlar az miktarda hidrojen yaktıkları<br />

için bunların ömürleri çok uzun sürer.<br />

Ama büyük yıldızların daha kısa olur. Bu yaşanan<br />

akıbet şöyle olmaktadır. Yakıtı tükendiği<br />

zaman içindeki maddeyi ortalığa atar. Sadece<br />

demirden bir kabuğu kalır. Bu demir kabuğu<br />

kaldıktan sonra evvela demir kabuk parıldar,<br />

küçülür ve bu w beyaz cüce ismini alır. Ondan<br />

sonrada bu kahverengi cüce halini almak suretiyle<br />

ortadan kaybolur. Atom çok ilginç bir<br />

varlıktır. Elektronlar çekirdeğin etrafında bir<br />

saniyede bin kilometre ve bir saniyede 1,5 milyar<br />

tur çizecek şekilde hareket ederler. Lütfen<br />

dikkat buyurun, mesela, 6 elektronlu yani atom<br />

ağırlık sayısı 6 olan bir atom etrafında bütün<br />

elektronlar bir saniyede 1,5 milyar tur, yani saniyede<br />

bin kilometre hızla çekirdeğin etrafında,<br />

madde dünyaya geldiği andan itibaren yani<br />

15 milyar yıldan beri devamlı olarak intizam<br />

içerisinde birbiriyle hiç çarpışmadan dönüp<br />

dururlar.<br />

İşte bu şekilde bir elektrondan ve bir protondan<br />

teşekkül eden ilk ana maddenin, kainatın<br />

ana maddesinin hidrojen atomu olduğu kabul<br />

edilmektedir.<br />

Simya Labarotuvarı<br />

Yıldızların bünyelerindeki sıkışıklık büyüdükçe<br />

hidrojen atomlarını, iki atomu bir araya<br />

sokarak füzyon dediğimiz olayda birleştirirler.<br />

Bu füzyondan muazzam enerji çıkar. Yani<br />

bir atom bombası patlar gibi… Güneşimizde<br />

her an bu patlamalar oldukça binlerce, milyonlarca<br />

atom bombası patlıyor gibi enerji çıkar ve<br />

güneş saniyede 565 milyon ton hidrojen yakar<br />

dedik. Şimdi bu yakma esnasında her yakıldıkça<br />

hidrojen, iki atom birleşerek bir helyum<br />

atomu haline gelir. Yani hidrojenin biraz daha<br />

büyüğü. Eğer ileride hidrojen azalırsa yıldızda,<br />

o zaman helyumları yıldız birleştirerek yeni bir<br />

madde yapmaya çalışır. Yine aynı şekilde bu<br />

iki maddenin yani helyumların birleşmesiyle<br />

bir enerji husule gelir.<br />

Helyum iki hidrojen atomundan ibarettir. İki<br />

helyum birleştiği zaman da, berilyum adında<br />

bir üçüncü madde doğar. İki berilyum mad-<br />

582 583

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!