11.07.2015 Views

Yûnus'ta Hak ve Halk Sevgisi 'nin yayın hakları ... - Eskişehir Valiliği

Yûnus'ta Hak ve Halk Sevgisi 'nin yayın hakları ... - Eskişehir Valiliği

Yûnus'ta Hak ve Halk Sevgisi 'nin yayın hakları ... - Eskişehir Valiliği

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

YÛNUS’TA HAK <strong>ve</strong> HALK SEVGİSİYÛNUS’TA HAK <strong>ve</strong> HALK SEVGİSİ<strong>ve</strong> sâde söyleyişiyle geniş halk kütlelerine duyurmuştur. İşte, yukarıdabâzılarının isimlerini <strong>ve</strong>rdiğimiz <strong>Hak</strong> âşıkları <strong>ve</strong> benzerleri vâsıtasıyla,on üçüncü asra kadar olgunlaşarak gelen “ilâhî aşk” motifinin en önemlitemsilcilerinden biri de Yûnus Emre olmuştur. Kendisinde zühdîtasavvufa âit şiirler varsa da, onun aşkı terennüm eden mısrâları dahaetkilidir. Kanâatimizce böyle bir tasnif <strong>ve</strong> ayırım her zaman kesinliktaşımaz. Gerçi bir tasavvuf yolcusu zâhidlikte kalıp, âşıklık seviyesineçıkamıyabilir. Fakat, hem âbid <strong>ve</strong> zâhid, hem de ileri derecede <strong>Hak</strong>âşıkı olmak ideal çizgidir. Yûnus Dîvânı’ndaki şiirlere bir göz attığımızzaman, onun bu sonuncu zümre içinde yer aldığını görürüz.İlâhî aşk duygusunun sûfî şâirler tarafından terennüm edilmiş,başka dillerde çok güzel örnekleri vardır. İşte Yûnus Emre, bu kafileninTürkçe söyleyenleri arasında başta gelenlerdendir. Bu bölümde YûnusEmre’nin “İlâhî Aşk” temalı şiirlerine âit bir tasnif denemesi yapacağız.Ayrıca, bu şiirlere bâzı açıklama <strong>ve</strong> yorumlar getireceğiz.*Bilindiği gibi Yûnus Emre’nin şiirleri konusunda henüz bir ittifaksağlanmış değildir. Ona âit olduğu kesin olarak bilinenler yanında,başkaları tarafından söylenip de “Yûnus” mahlâsı taşıyan bir çok şiirlerde vardır. Bunu da tabiî karşılamak lâzımdır. Çünkü Yûnus Emre,yaşadığı devirden îtibâren öyle çok sevilmiş <strong>ve</strong> tesir sâhibi olmuşturki, onun düşünce sistemini <strong>ve</strong> üslûbunu benimseyen san’atkâr ruhlubâzı kimseler, söyledikleri şiirlerde kendi isim <strong>ve</strong>ya mahlâslarınıkullanmaktansa, onları Yûnus Emre’ye mâl etmeyi tercih etmişlerdir.Bu durum kendilerinin tevâzu <strong>ve</strong> mahviyet duyguları kadar, Yûnussevgilerini de gösterir. Böylece bir “Yûnus Emre Mektebi” 61 teşekkületmiştir. Yûnus Emre Dîvânlarındaki şiirlerin tamâmı kendisineâit değilse bile, onun ismiyle anılan “mektep” mensuplarınındır,dolayısıyle feyzini ondan almışlardır.*Konumuzla ilgili şiirleri derlerken mevcut üç Dîvândan faydalandık:1- Fâruk Kadri Timurtaş, Yûnus Emre Dîvânı, Tercüman 1001Temel eser, No.1, istanbul (1972 (?) (T).2- Abdülbâki Gölpınarlı, Yûnus Emre <strong>ve</strong> Tasavvuf, İstanbul, 1961(G).3- Burhan Toprak, Yûnus Emre Dîvânı, 4. baskı, İstanbul 1960(BT).Şiirlere âit <strong>ve</strong>rdiğimiz sayfa numaraları bu baskılara âit olup,birincisini (T), ikincisini (G), üçüncüsünü (BT) rumuzuyla gösterdik * .Bu çalışma, bir metin neşri <strong>ve</strong>yâ dil ağırlıklı bir araştırma değildir.Onun için şiirlerin imlâsında, yazıldığı devir ölçülerini değil de, pratikfaydayı düşünerek, imkân nisbetinde günümüz söyleyiş <strong>ve</strong> telaffuzunutercih ettik. Meselâ eski metinlerde <strong>ve</strong> Dîvânlardaki “ışk” kelimesini,günümüzdeki yaygın şekliyle “aşk” olarak yazmayı uygun gördük.Tâhiru’l-Mevlevî’nin fikir <strong>ve</strong> zevkine katılıyoruz: “Mâlumdur ki aşklâfzı, sarmâşık demek olan ışk kelimesinden alınmıştır. Sarmaşıksarıldığı yeri nasıl istîlâ ederse, aşk da girdiği kalbi, hattâ insanvücûdunu ihâta etmesi dolayısıyle aşk tesmiye edilmiştir. Bu kelimeyi“ışk” okumak benim zevkime uygun düşmüyor. Bana öyle geliyor ki,onu “aşk” okumalı; mânâsı kalbi dolduran o kelimenin lafzıyle de ağızdolmalı! “ 62Şimdi Yûnus Emre›nin ilâhî aşkla ilgili şiirlerinin tasnif <strong>ve</strong>yorumuna geçebiliriz:1. Aşk Ezelîdir, Hilkatin Sebebidir <strong>ve</strong> Cihanşümuldür.Yûnus Emre’ye göre aşk makamı yüce bir makamdır. HattâAllah’tan zuhur ettiği için âdetâ O’nunla aynîleşmiştir, dolayısıylekadîm <strong>ve</strong> ezelîdir. Vahdet-i vücûd inanışına göre, nasıl ki her zerreAllah’ın isim <strong>ve</strong> sıfatlarının birer sûretle “tecellîsi” ise, her varlık aynızamanda bu ezelî aşkı kendi diliyle terennüm etmektedir:*61Bk.Nihad Sâmi Banarlı, Resimli Türk Edebiyâtı Târihi,I, 335, İstanbul 1972.*Mustafa Tatçı’nın hazırladığı değerli bir çalışma olan, Kültür Bakanlığı <strong>ve</strong>Akçağ yayınları arasında çıkan Yunus Emre Divanı daha sonra neşredilmiştir.62Tâhiru’l-Mevlevî, Şerh-i Mesnevî, I, 63, İstanbul 1963.4849

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!