30.03.2014 Views

13_1_tum

13_1_tum

13_1_tum

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

242 Tülay ÖCAL<br />

Konya şehri tarihsel gelişimini ve günümüze kadar varlığını sürdürmesini<br />

bulunduğu mevkii’ ye borçludur. Konya şehrinin iç Anadolu’yu, Ege, Akdeniz,<br />

Karadeniz gibi kıyı bölgelerine bağlayan yol kavşağı noktasında olması, şehrin<br />

gelişmesine katkıda bulunmuştur. Konya çevresinde mevcut olan eski yerleşme<br />

merkezlerinde (Burdur Hacılar, Çatalhöyük vb.) yaşayan insanlar, bu bölgede ticareti<br />

geliştirmişler, böylece Konya şehri bir tüccarlar şehri olma özelliğini’ de elinde<br />

tutmuştur. Neolitik ve Kalkolitik dönemlerde Çatalhöyük ve Karahöyük gibi büyük<br />

yerleşim birimleri önemini korurken, zamanla tarih sahnesinden silinmiştir. Bölgede<br />

daha sonra yerleşme birimi olarak Konya şehrinin merkezinde yer alan, Alaeddin<br />

tepesini yerleşme içerisinde görmekteyiz.<br />

Konya çevresindeki yerleşmelerde, Hitit etkisi görülmektedir. Konya Hitit<br />

döneminde Luvi kültür bölgesinde ye almasına rağmen, Konya şehrinin kuruluş yerini<br />

oluşturan, Alaeddin tepesinde yapılan kazılarda, Hitit döneminin izlerine<br />

rastlanılmaktadır.<br />

Tarihi dönemlerde ismi Lykaonia olan Konya’dan ilik söz eden kişi Klasik Dönem<br />

Grek yazarlarından Xenophon olmuştur. Aynı zamanda Xenophon İkonion’un<br />

Frigya’nın en son şehri olarak zikredilmektedir. W.M Calder bölgede yaptığı<br />

araştırmalarda, Konya çevresinin Frig kültürünün Roma dönemine kadar yaşadığını ileri<br />

sürmüştür. Bu çalışmalarda anlaşıldığı üzere, Konya doğu Frigya’da Galatya Frigyası<br />

içinde ele almıştır 1 .<br />

Konya’nın tarihsel çekirdeğini, iç kalede yer alan, Alaeddin tepesi oluşturmaktadır.<br />

Burada yapılan kazılarda, gün ışığına çıkan çanak çömlek (keramik) ve yapıtlarda<br />

Frigyalıların etkisi görülmektedir.<br />

Alaeddin tepesindeki kazılarda bulunan eserlerde, Frigyalılar devrinde şehrin,<br />

Alaeddin tepesinin bulunduğu yere nakledildiği anlaşılmaktadır 2 .<br />

Frigler döneminde tarih sahnesinde görülmeye başlayan Konya şehrinin, bir süre<br />

Perslerin eline geçtiği anlaşılmaktadır. Konya şehrinin, İskender’in Doğu Avrupa, Batı<br />

Asya ve Kuzeydoğu Afrika’yı birleştirmesinden sonra gelişmeye başladığı söylenebilir.<br />

Zira Konya şehri, bu üç kıtayı birleştiren yol üzerinde bulunuyordu. İskender’in<br />

haleflerinden, Selevkovlar’ın daha da geliştirdiği bu yol üzerinde yeni şehirlerde<br />

kuruluyordu. Bunlardan Konya şehrinin kuzeyindeki Laodikeia Aksaray yöresine giden<br />

yolun kavşağında idi. Çanakkale boğazı ile toros geçitleri arasındaki bu ana yolun<br />

Efesos’a giden bir kolu da vardır. Roma çağında Efosos liman şehrinden başlayan yol<br />

Tralles, Laodikei, Apamaeia ve Antiokhia’dan geçen yol, Konya’ya uğrayarak devam<br />

ediyordu.<br />

Konya, adını binlerce yıl sürdüren nadir şehirlerdendir. Türklerin geç Bizans<br />

dönemindeki ikoniondan Türkleştirdikleri Konya Frig dilindeki Kawania veya Grekçe<br />

Fikondan çıktığı kabul edilir. Yunan ve Roma çağlarında Eikonieon ve İkoniun diye<br />

1 BAHAR, H., 1994. TELELİ DAĞ (Kavale Kalesi) ve Konya’nın Tarihi Bakımından Önemi,<br />

Selçuk Üniv- Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 3, Konya, (S. 314-315)<br />

2 ÖNDER, M., 1962 Mevlana Şehri Konya Tarihi Klavuzu, Yeni Kitap Basımevi, Konya (S.10)<br />

Mart 2005 Cilt:<strong>13</strong> No:1<br />

Kastamonu Eğitim Dergisi

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!