arış zamanlarında ise barış <strong>ve</strong> sükunet timsali olarak gü<strong>ve</strong>rcin donuna girmesi dikkate değerbir olgudur. Yani O, yaptığı işin türüne göre don değiştirmektedir 134 .Bu konuda daha birçok örneğin yanında bir menkıbe de Sultan Şucâ’eddîn’e aittir.Rivayete göre bir gün, kendisine kurban olarak bir koyun <strong>ve</strong>rmeyen sürü sahibine kızan Sultan,oradakilerin gözleri önünde göğe havalanarak bir şahin donunda geri dönmüş <strong>ve</strong> koyunsürüsüne saldırmıştır 135 .Menkıbelerde kuş şekline bürünmenin yanında diğer hayvan motifleri de işlenir.Bu motiflerin işlendiği menkıbelerden ilkine hiç şüphesiz Menâkıb-ı Hacı Bektaş <strong>Veli</strong>’derastlamaktayız. Rivayete göre Ahmed-i Yesevî’nin şan <strong>ve</strong> şöhretinin artmasını çekemeyen bazıkimseler, onu hırsızlıkla itham etmek için boğazladıkları bir öküzü gizlice tekkenin mutfağınabırakırlar. Ertesi günü hırsızlık şâyiâsını yayıp her tarafı aramaya başlarlar. Bu arada tekkeye degirerler. Mutfaktaki öküzü görürler. Duruma çok üzülen Ahmed-i Yesevî dua ederek iftiracılarıhemen oracıkta herkesin gözleri önünde köpek şekline sokar. İftiracılar önce ete saldırıp yerler,sonra birbirlerini parçalarlar 136 .Velâyetnâme-i Sultan Şucâ’eddîn’de ise şöyle bir menkıbe anlatılır ; Acem diyarındanRum’a gelerek Sultan’a mürid olan Baba Mecnun, zaman zaman onun <strong>ve</strong>layetinden şüpheduymakta, fakat bunu içinde gizlemektedir. Bir ara topluca otururken Baba Mecnun aniden birkeçi olup melemeye başlar <strong>ve</strong> cemaatin ortasında gidip gelir. Bunun üzerine Sultan müridlerinekeçinin başına bir tas su dökmelerini emreder. Dediği yapılınca Baba Mecnun yeniden insanhaline döner <strong>ve</strong> gidip yerine oturur. Artık Sultan Şucâ’eddîn’in gerçek <strong>ve</strong>li olduğunu anlamıştır.Anlatılan bu iki menkıbede insanın doğrudan doğruya bir hayvan donuna girmesi, üstelik buişin bir lânet sonucu oluşması söz konusudur 137 .Külte konu edilen diğer önemli bir motif de havada uçma olgusudur. Bu konuda ikimenkıbe mevcut olup bunlar da Velâyetnâme-i Sultan Şucâ’eddîn’dedir. Bunlardan ilkine göre;bir gün Sultan müridleriyle otururken aniden <strong>ve</strong>cde gelip herkesin gözü önünde bulunduğuyerden havalanarak göğe doğru yükselmiş <strong>ve</strong> bulutların üstüne çıkarak bir süre uçtuktan sonrayine yere inmiştir. İkinci menkıbe ise yukarıda da zikrettiğimiz gibi kendisine bir koyun <strong>ve</strong>rmeyireddeden sürü sahibine kızarak havalanıp uçmuş <strong>ve</strong> bulutlara doğru yükselmiştir 138 .134. Ocak, Alevi <strong>ve</strong> Bektaşi......s.220 ; Kuş şekline girme konusunda ayrıntılı bilgi <strong>ve</strong> örnekleri için bkz. Şenay Yola, “ZurOrnithophanie im Vilayet Name des Hağği Bektaş”, Islamkundliche Abhandlungen H.J.Kissling, 1974, s.178,179 ; Ergun, BektaşiŞairleri <strong>ve</strong> Nefesleri, İst.1955, C.I, s.21 ; Öztelli, Pir Sultan Abdal, s.200.135. Ocak, Alevi <strong>ve</strong> Bektaşi......s.221.136. Menâkıb-ı Hacı Bektaş <strong>Veli</strong>, s.14 ; A.Y.Ocak, Alevi <strong>ve</strong> Bektaşi......s.223137. Ocak, Alevi <strong>ve</strong> Bektaşi......s.224138. Ocak, Alevi <strong>ve</strong> Bektaşi......s.236,23745
D- Balkan Aleviliğinde Sultan Şucâ’eddîn Velî kültüBalkanlardaki Alevilik üzerine yapılan çalışmaların tamamına yakınında buradayaşayan Aleviler, 139 Bektaşi genel tanımlaması içinde değerlendirilmiş <strong>ve</strong> bu şekildetanıtılmıştır. Fakat dışarıdan yapılan bu tanımlamaların bölge gerçeği ile çok örtüştüğünüsöylemek zordur. Balkanlarda yaygın olarak Hacı Bektaş geleneğine bağlı gurupların baskınolarak bulunmasına rağmen, onların dışında da Ehli beyt yoluna bağlı olduğunu söyleyenfarklı guruplar da bulunmakta olup, bunların bir tanesi de Babâîlerdir. Babâîler bugün yoğunolarak Bulgaristan’da bulunmaktadırlar. Babâîler, Balkanlardaki ilk Alevi gurubu olup, bölgeyeyerleşmeleri de 13. yüzyıla kadar dayanmaktadır.Osmanlıların Balkanlarda ilk fetih <strong>ve</strong> yerleşme döneminde Alevi çevreden üç farklıgurup bu akınlara fiili olarak katılmıştır. Bunlar; Babâîler, Bektaşiler <strong>ve</strong> Ahiler’dir. 140 Ahiler’insüreç içerisinde Bektaşi geleneği ile birleşmesi bu gurupların sayısını ikiye indirmiştir. RumeliAleviliğine rengini <strong>ve</strong>rip bunun günümüze kadar gelmesini sağlayan Babâîler <strong>ve</strong> Bektaşilerdir.Babâîlerde Bektaşilikte olduğu gibi tek bir piri ön plana çıkarmak yerine yörelere görekutsadıkları kişinin değiştiği görülmektedir. Bunların üzerinde de Sarı Saltuk <strong>ve</strong> Şeyh Şücâ’ önplana çıkmaktadır. Haskova yöresi genellikle Haskova yakınlarındaki Otman Baba’nın adınıanmakta, Razgrad <strong>ve</strong> Silistre yöresinde yaşayan Babâî Alevileri Razgrad’da türbesi <strong>ve</strong> dergahıbulunan Demir Baba <strong>ve</strong> Şumnu’daki Musa Baba’yı anmakta, Varna yöresi ise Balçıkta türbesibulunan Akyazılı Sultan’a bağlı olup onun adını zikretmektedirler. Dobruca, Deliorman <strong>ve</strong>Romanya yöresi halkı Babadağ’ında bulunan Sarı Saltuk dergahına bağlıdır. 141 Sarı Saltuk’u kutsayan Babâî gurupları dışta tutulursa, Otman Baba, Akyazılı İbrahim, Demir Baba <strong>ve</strong>Musa Baba’yı kutsayanların tamamı Eskişehir Seyyid Gazi Arslanbeyli köyünde bulunanŞücâ’ddin <strong>Veli</strong> dergahına bağlanıp bu evliyanın silsilesinden el etek tutmaktadırlar. Bektaşi139. Alevilik kavramı üzerine her ne kadar tartışmalar sürse bile, bu makalede Alevlik kavramı Anadolu <strong>ve</strong> BalkanlardakiHz. Ali <strong>ve</strong> onun soyunu kutsayan <strong>ve</strong> bu geleneğe bağlı olduğunu söyleyen Batini gurupların toplu adı olarak kullanılacaktır.Bu anlamda Alevi tanımlaması birbirine benzeyen ortak çevrelerin toplu adı olarak değerlendirilip, Bektaşi yada Babâî <strong>ve</strong>Kızılbaş adlı guruplardan her hangi birisi bu tanımlamanın tek başına sahibi olmadığı gibi bunlardan hiç birisi bu tanımlamanındışında tutulmamıştır. Fakat bu bölgede <strong>ve</strong> başka yerde de Alevilik kavramının genel bir tanımlama gibi değerlendirilmesinekarşı çıkanlar bulunmaktadır. Bulgaristan’daki Babâîler dahil Ehli beyti kutsayan <strong>ve</strong> ona bağlı olduğunu söyleyen guruplarkendilerini bu kavram içerisinde görürken, dinsel pratiklerinde benzer uygulamaları olan bazı Bektaşiler <strong>ve</strong> Bedrettinilerböyle tanımlanmaya karşı çıkmakta, kendilerinin Alevi olmadığını kendilerine Bedretini yada Bektaşi gibi tanımlamalarlayaklaşılması gerektiğini söylemektedirler. Alevilik kavramına bu makale çerçe<strong>ve</strong>sinde yüklenen anlam, bölge gerçeğine rağmenşeklinde değerlendirilmemeli, sadece onları toplu tanımlayacak en yakın kavramın “Alevi” olması nedeniyle, bir zorunluluğunürünü olarak kullanılmıştır.140. Bu çevrelerden Bektaşilik <strong>ve</strong> Ahiliğin daha ilk dönemlerden itibaren düşünce <strong>ve</strong> inançlarında bir birine çok yakın olduğugörülmektedir. Bir birine yakın bu iki Batıni anlayış daha sonra aynileşerek Hacı Bektaş geleneğinin de yaratıcısı olmuşlardır.Bir çok araştırmada Bektaşilikle Ahilik arasındaki inanç ortaklıklarına işaret edilmiştir. Bunun dışında 14. yüzyıl da Ahi adıylaanılan bir çok tekkenin daha sonra Bektaşi tekkeleri haline geldikleri görülmektedir. Bunların dışında tekkede şeyh olarakoturanlarında adlarında Ahi sözcügüne oldukça çok rastlanmaktadır. Seyyid Al Sultan Tekkesinde posta oturanların adlarındaAhi Kulu, Ahi Evran adlarının bulunması bu birliktelikle ilgili olmalıdır. İrene Beldiceanu-Steinherr Osmanlı Tahrir DefterlerindeSeyyid Ali Sultan: Hetredoks İslam’ın Trakya’ya Yerleşmesi Sol kol Osmanlı egemenliğinde Vıa Egnatıa (1380-1699) S.61 YineÖmer Lütfü Barkan ünlü makalesinde bir çok Ahi tekkesinden bahsederken bunların 19. yüzyılda tamamen ortadan kaybolduğugörülmektedir. Sureya Faroqi en son Ahilerin Bosna’da kuşak kuşanmak için Kırşehir’deki merkez tekkeden Şeyhlerin gittiğinibunların Bektaşiler içinde eridiğini söylemektedir.141. Hakkı Saygı, Şeyh Safi Buyruğu <strong>ve</strong> Rumeli Babağan (Bektaşi) Erkanları,İst.1996,s.94,9546
- Page 3 and 4: YAĞMUR SAYKalenderî, Alevi ve Bek
- Page 8 and 9: GİRİŞŞUCÂ’EDDÎN VELÎDÜŞ
- Page 10 and 11: sık sık zorluklar da çıkarırla
- Page 12: etkisi, Kayı Beyi Ertuğrul Gazi
- Page 16 and 17: ı. BÖLÜMİNSÂNÎ TEMEL15
- Page 18 and 19: olup, 619 yılında Amasya valisi o
- Page 20 and 21: Sultan Şücâ’ sadece Şeyh ya d
- Page 22 and 23: Mehmet Demirtaş Dede’nin görü
- Page 24 and 25: için birlikte çalışma yapmışl
- Page 26 and 27: Velâyet kavramı, birçok İslam d
- Page 28 and 29: Velî, olağanüstü ruhani güçle
- Page 30 and 31: Bu üstün ve mistik güçlerle don
- Page 32 and 33: eddeden gündelik yaşamdaki insan,
- Page 34 and 35: Velâyetnâme ise Hacı Bektaş’
- Page 36 and 37: Baba İlyas ile ilişkileri ve Sulu
- Page 38 and 39: Velâyetnâme’de Sultan Şucâ’
- Page 40 and 41: Üryan Şücâ’iler olarak tanın
- Page 42 and 43: Velâyetnâme’deki bazı kelime v
- Page 44 and 45: olunan bütün büyük velilerin be
- Page 48 and 49: geleneği ise Hacı Bektaş’a ba
- Page 50: elirtmektedir 150 . Tabii ki bütü
- Page 53 and 54: A- Sultan Şucâ’eddîn külliye
- Page 55 and 56: aşka Şücâ’a ait bir türbe Ko
- Page 58 and 59: ııı. BÖLÜMKÜLTE KONU OLAN Dİ
- Page 60 and 61: Gerçekten de kabine içindeki çı
- Page 62 and 63: Henüz kaynağı üzerinde kesin bi
- Page 64 and 65: Abbasi İmparatorluğu’ndaki Meva
- Page 66 and 67: Melameti şeyhleri arasında aramak
- Page 68 and 69: Celladın kılıcını bütün güc
- Page 70 and 71: etti. Babâî isyanından sonra da
- Page 72 and 73: Elvan Çelebi eserinde; Baba İlyas
- Page 75 and 76: Otman Baba ve abdallarının Balkan
- Page 78 and 79: gelmesine sebep olmuşlardı 263 .
- Page 80 and 81: Hindistan, Irak, Suriye, Orta-Asya
- Page 82 and 83: Kurban Bayramı’ndaki büyük ây
- Page 84 and 85: savurmaktadır. Bu sebeple hiç bir
- Page 86 and 87: Bektaşi hareketi Osmanlı İmparat
- Page 88: I. Murad devrinin (1421-1451) ünl
- Page 91 and 92: A- İnsânî Öge ve HiyerarşiTekk
- Page 93 and 94: Fatih devrine ait vakıf defterinde
- Page 95 and 96: Bununla beraber, İran savaşların
- Page 97 and 98:
Pazar ödentileri kurumun asıl gel
- Page 100 and 101:
V. BÖLÜMŞUCÂ’EDDÎN VELÎVEL
- Page 102 and 103:
-“Şol derviş senin evine varub
- Page 104 and 105:
-“Yedirsin”, didi.Çam ağacın
- Page 107 and 108:
Ol aradan çekilüb asılmaya mağa
- Page 109:
Ol yer bir virâne susuz kır idi.
- Page 114 and 115:
Pes Sultan geçtikden sonra ol pın
- Page 116 and 117:
Pes Sultan sağ yanına nazar itdi.
- Page 118 and 119:
Eyitdiler:-“Kırkkavak’da ardı
- Page 120 and 121:
Abdal Mehmed dahi Bursa şehrine gi
- Page 122 and 123:
Böyle diyicek Laçinoğlu’nun g
- Page 124 and 125:
Sayfa 22ve Seyyid Nesimi Baba, Kayg
- Page 126 and 127:
Sayfa 24Odun katı tutdı. Döküld
- Page 128 and 129:
Sayfa 26vezirleri hükm verdiler ki
- Page 130 and 131:
-“Alın köçegüm, ol kardaşın
- Page 132 and 133:
didiler.-“Bize gelmez oldun, kull
- Page 134 and 135:
Dinleyenler evliyâ sırrın duyaG
- Page 136 and 137:
Olaki hükmin yüride gir vâr iseE
- Page 138 and 139:
Evliyânın hükmine kimler ereOl s
- Page 140 and 141:
Sayfa 36Didi Yâ Sultan Şüca’ s
- Page 142 and 143:
Ânâ istikbâl idevüz o yavuzOl d
- Page 144 and 145:
Yakun iş bu ni’meti birkaç yere
- Page 146 and 147:
Her ne yük girse eline samutununÇ
- Page 148 and 149:
Didi varın digün imdi köçegümT
- Page 150 and 151:
Yine gördiler kim bir kişi gelür
- Page 152 and 153:
Merd-i bîrân-ı tarikat Şâh-ı
- Page 154 and 155:
Vı. BÖLÜMŞUCÂ’EDDÎN VELÎVE
- Page 156 and 157:
155
- Page 158 and 159:
157
- Page 160 and 161:
159
- Page 162 and 163:
161
- Page 164 and 165:
163
- Page 166 and 167:
165
- Page 168 and 169:
167
- Page 170 and 171:
169
- Page 172 and 173:
171
- Page 174 and 175:
173
- Page 176 and 177:
175
- Page 178 and 179:
SONUÇKaynaklarda Şucâ’eddîn h
- Page 180 and 181:
iri olarak medresesinde ders okuttu
- Page 182 and 183:
kapışur iken pirlerün şunda bir
- Page 184 and 185:
KAYNAKÇA1. Ahmed Eflaki, Menâkıb
- Page 186 and 187:
59. Gökbilgin M.T., Edirne ve Paş
- Page 188 and 189:
122. Ocak A. Y., “Zaviyeler”, V
- Page 190 and 191:
BELGELER, DEFTERLER ve TASNİFLER1.
- Page 192 and 193:
Ek 1 : FOTOĞRAFLAR191
- Page 194 and 195:
Şucâ’eddîn Velî külliyesi (G
- Page 196 and 197:
Cemevi (Semâhane) GirişFırınAş
- Page 198 and 199:
Çerağkülliye İçi Tavan Süslem
- Page 200 and 201:
Tavan SüslemeleriDuvar Süslemeler
- Page 202 and 203:
Tavan SüslemeleriCemevi (Semâhane
- Page 204 and 205:
Ek 2 : HARİTALAR203
- Page 206 and 207:
205
- Page 208 and 209:
207
- Page 210 and 211:
209
- Page 212 and 213:
211
- Page 214 and 215:
Ek 3 : MİNYATÜRLER213
- Page 216 and 217:
Eskişehir ( Matrakçı Nasuh )215
- Page 218 and 219:
kalenderi Dervişler217