12.07.2015 Views

Şucaeddin Veli ve Velayetnamesi T.C. Eskişehir Valiliği

Şucaeddin Veli ve Velayetnamesi T.C. Eskişehir Valiliği

Şucaeddin Veli ve Velayetnamesi T.C. Eskişehir Valiliği

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

(ibadet-kulluk eden, tapınan) <strong>ve</strong> zahid (aşırı sofu, kaba sofu, Alevilerce Kızılbaş olmayan)insanlar oldukları halde halk tarafından fâsık (Allah’ın emirlerini tanımayan, sapkın, günahkar)bilinmek için çaba sarfetmeleri yüzünden, bu tavrın sahte Memaletiler türemesine sebepolduğunu da kaydederler. Ayrıca Melamet perdesi altında pek çok kimsenin “fisk u fücur”(Hakk yolundan çıkma, Allah’a isyan etme, hainlik, dinsizlik, ahlaksızlık) işlediğine dikkatçekerek bunun ise zendeka (kafirlik, dinsizlik) <strong>ve</strong> ilhad (inançtan dönme, dinsizlik)’ın ta kendisiolduğunu vurgularlar 196 .Her iki yazar da Kalenderler’i gerçek sufilerden sayıp zındık (dinsiz) <strong>ve</strong> mülhidlerin(Allah’ı inkar eden, dinsiz) dışında tutuyorlar. Onlara göre Melametilerle Kalenderler arasındakifark, esas olarak topluma karşı tavırlarla <strong>ve</strong> nafile ibadetleri yapıp yapmamakta belirmektedir.Melameti anlayışı daha ileri görülen Kalenderler, topluma muhalefet konusunda daha aktif<strong>ve</strong> isteklidirler. Onlar için kalp temizliği esas olduğundan, Melametiler gibi gizli gizli ibadetetmek yerine, hiç nafile ibadet etmezler; zira bunun gereğine inanamazlar; ancak farzları yerinegetirirler 197 . Cami’ye göre, kendilerini kalender olarak nitelemekle beraber, her bakımdanİslamiyet’in dışına çıkmış sufilerin bu gerçek Kalenderler ile alakaları yoktur 198 .Kalenderlik, Melametiliğin biraz farklılaşmış biçimidir. Asıl önemli olan, bu yazarlarıneserlerini yazdıkları dönemlerde Kalenderliği henüz yüksek bir tasavvufi felsefe <strong>ve</strong> yaşayışbiçimi olarak yaşayanlar bulunduğu gibi, kendilerini bu maske altında gizleyerek hiçbir dinsel,toplumsal <strong>ve</strong> ahlaki kural tanımayan Kalenderî toplulukları da bulunmaktadır. Sühre<strong>ve</strong>rdi’ninyaşadığı çağ Kalenderîliğin doğuşundan yaklaşık iki buçuk asır sonrası olup büyük KalenderîŞeyhi Cemalü’din-i Savi’yi yetişmiştir. Bu devir, aynı zamanda Kalenderler’in Orta Doğu’dayayıldıkları bir dönemdir. Cami’nin dönemi ise Kalenderî zümrelerinin her yeri kapladığı birdönemdir 199 .Kalenderîlik mistik temellerini oluştururken hem doğrudan doğruya hem deMelametilik yoluyla Hind-İran mistisizmine dayanmıştır. Ancak, Kalenderîliğin bir sufi sınıfolarak ortaya çıkışı, Melametilik akımının doğal gelişim süreci içindeki doktrin <strong>ve</strong> eylemselalanlardaki farklılaşmanın sonucudur 200 .Kalenderî geleneği Cemalü’d-Din Yusuf es-Savi’yi kurucu olarak kabul eder. AncakKalenderîliğin doktrin olarak Hind-İran mistik kültür alanı ile Melametiliğin yayılmaalanı içinde ortaya çıktığına kesin gözüyle bakılırsa, Cemalü’d-Din Yusuf es- Savi’yi ilkKalender olarak kabul etmek pek olası değildir. Kalender sıfatını kullanıp ondan çok dahaönce yaşamış kimliklerin varlığı bunu daha da olanaksızlaştırmaktadır. İlk Kalenderîleri,196. Hikmet, a.g.e., s. 211,212.197. Hikmet, a.g.e., s. 208-210.198. Lamii Çelebi, Tercüme-i Nefehatü’l-üns, İstanbul, 1270, s. 20.199. A.Y.Ocak, Osmanlı İmparatorluğunda Marjinal Sufilik: Kalenderîler, Ankara, 1992, s.16.200. A.Y.Ocak, a.g.e., s.1664

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!