açıklamaktadır 356 . Seyitgazi çevresinde bulunan yaylak <strong>ve</strong> kışlaklarda konaklayan cemaatlerinözel bir hizmet üstlenip üstlenmediği açıklanmamıştır. Ödedikleri resm-i zemin, kışlak, otlakgibi <strong>ve</strong>rgileri de ayrı ayrı belirtilmemiştir.Seyitgazi nahiyesinde bulunan pazarın ihtisabı 1530’da 200 akçe, 1571’de 305 akçedir 357 .Bu ihtisab nahiyede kurulan pazara aittir. 1571’de Seyitgazi içinde kurulan pazarın ihtisabı ise610 akçedir 358 . Nahiyede kurulduğu belirtilen pazar tamamen konar göçerlerin ürettiklerinipazarlamaya <strong>ve</strong> onların alış<strong>ve</strong>rişine yönelik bir pazar olduğu açıktır.Bu gibi yerlerde alış<strong>ve</strong>riş yapanların sayısı her ne kadar artıyorsa da yüzyılın başındakipazar sayısının yüzyılın sonunda değişmediği tesbit edilmektedir. Bu da sancağın ticaripotansiyelinde herhangi bir artış olmadığını gösterir.Eskişehir pazarında hayvansal ürünlerin satışa sunulduğu gerçek ise de asıl hayvansalürünlerin Seyitgazi pazarında pazarlandığı kuşkusuzdur. Çünkü Seyitgazi çevresinde konargöçer aşiretler bulunuyordu <strong>ve</strong> bunlar sadece hayvancılık yapıyorlardı. Arşiv belgelerindehayvancılığın yan ürünü olan deriye dayalı debbağlık <strong>ve</strong> saraçlık hakkında herhangi bir kayıtbulunmamasına rağmen burada oturan Ahi liderlerinden Şeyh Edebali’nin de debbağ olduğukroniklerde belirtilmiştir. Ayrıca Sultanönü sancağında oturan Müsellem <strong>ve</strong> Taycıların da kendiihtiyaçları için bu tür işler yaptığı, nalbantlığı <strong>ve</strong> demirciliği iyi bildiği kuşkusuzdur 359 .Konar göçerler de reayanın tâbi olduğu <strong>ve</strong>rgi nizamına bağlı idiler. Sürüleri ise adet-iagnam (koyun resmi), sürüsünün toplandığı yer için ağıl resmi, konakladıkları yer için adet-iresm-i kışlak ödüyorlardı. Aşiretlerin diğer reaya gibi ödedikleri <strong>ve</strong>rgiler; otlak resmi, resm-i çift,resm-i dönüm (zemin), resm-i aruse (gerdek resmi), bad-ı hava, ya<strong>ve</strong> akçesi gibi <strong>ve</strong>rgilerdi 360 .Osmanlı Devleti’nin bazı sancaklarında konar göçerler oldukça yoğun olduğu haldeSultanönü Sancağı’nda sadece Seyitgazi kazasında konar göçerler bulunmaktadır. Tahrirsırasında bölgede bulunan aşiretler yazıldığı için defterlerde ancak o sırada bulunanların isimleri<strong>ve</strong> hane sayısı yer almaktadır. Bu yüzden <strong>ve</strong>rgi miktarı da değişkendir. Örneğin; 1530’da 28500akçe olan hasıl II. Selim zamanında 39176 akçedir. H.979-M.1571’de miktar değişmemiştir.Bu meblağ Anadolu Kazaskerinin zeametine dahildir 361 .Kayıtlarda, pazar <strong>ve</strong>rgisi (bac-ı pazar) ayrı olarak zikredilmemektedir; Kanunizamanının tahriri bac-ı pazarın, sergi pulunun (pazarda satıcılardan alınan ödenti) <strong>ve</strong> 500akçelik resm-i keyl’in yekününü <strong>ve</strong>rmektedir. Açıkça, son iki ödenti XVI. yüzyılın sonlarındatüm pratik önemini kaybetmiştir.356.Doğru, XVI. yüzyılda Eskişehir <strong>ve</strong> Sultanönü Sancağı, İstanbul,1992,s. 104357. B. A. ,T. T. D. N0: 438, s.237; T.T.D. N0: 515, s.44.358. B. A. ,T. T. D. N0: 515, s.44.359. Doğru, XVI. yüzyılda Eskişehir <strong>ve</strong> Sultanönü Sancağı, İstanbul,1992,s. 66360. C. Orhonlu, Osmanlı İmparatorluğunda Aşiretlerin İskanı, İstanbul, 1987, s.25.361. B. A.,T. T. D. N0: 438, s.237; T. T. D., N0: 515, s.14,20; T. K. G. M. A, SMD, No: 145, s.128 A.95
Pazar ödentileri kurumun asıl gelirlerini oluşturmamıştır. Bunlar, Muharrem 932/Ekim-Kasım 1525 tarihli bir fermanla Seyyid Battal Gazi Külliyesine bağışlanmıştır 362 . Bupazar gelirlerinden Şucâ’eddîn Velî Külliyesi’nin de belli oranlarda yararlandığını düşünmekyanlış olmayacaktır. Bu yıllarda merkezi yönetim tarafından <strong>ve</strong>rilen ek yardım sadece buolmadığı için o sırada henüz dervişlere karşı bastırıcı tedbirlerin sözkonusu olmadığınainanmak mümkündür.Şucâ’eddîn Zaviyesi’nin 1252 <strong>ve</strong> 1253 yılı maaş çizelgesinde buraya önce 2 guruşarkasından iki kez 400 guruş kaydı gözlenmekte, 26 Cemaziyelahır 1254 yılında buradaherhangi bir maaş kaydı görülmemektedir. 1254 <strong>ve</strong> 1255 yıllarındaki maaş kayıtlarına göresadece 2 guruşun kaydı görülür. 1256 yılında ise iki kez 1800 guruş kaydedilmiş, 21 Receb 1257yılında herhangi bir miktar kaydedilmemiştir 363 .XX. yüzyılın başlarında, ekonomik başarıların tarikat mensuplarına eksiksiz birşekilde faydası dokunuyordu. Kışın gezginci dervişlerin rahat etmeleri için her türlü olanaksağlanıyordu. Örneğin Menzel bu konudaki izlenimlerini şöyle kaydetmektedir; “Kışın tekketıklım tıklım dervişlerle doludur. Kim gelirse memnuniyetle kabul ediliyordu. Evliya Çelebi’ninövdüğü misafirper<strong>ve</strong>rlik hala devam etmektedir. Ben şahsen bu misafirper<strong>ve</strong>rliğe şahit oldum.Biz geldiğimizde şeyh Nuri bize bir dana kesmişti. Ayrıca çok kişinin barındırılabilmesi için deönlemler alınmıştı. Her tekke odasında misafirler için ranzalar vardı. Ayrıca sonbaharda gerekliolan bir de küçük demirden sobamız mevcuttu.” demektedir 364 .Yine Menzel’e göre; Şeyh Nuri tarım konusunda birtakım şeylere öncülük yapmıştır.Her ne kadar halk her yeni bir dikimde onların bir şeylerine saldırı olarak kabul etseler deağaçlandırma yapmış, gübre uygulamasını getirmiştir. Türbe yönetimi <strong>ve</strong> idare yönetimi için deçalışmaları vardır. İdare binasının <strong>ve</strong> yeni kışlanın planları ona aittir. Değişik komisyonlara üyedir.Tekkelerin faaliyetleri farklı olduğu gibi devletten gelen gelir de farklıdır. Seyyid Gazi, EvkafBakanlığı’nın katkılarıyla <strong>ve</strong> ona bağlı 40 köyden toplam yılda 4000 akçe alacak iken sadece 36akçe alınıyorken Nuri’ye çalışmalarından dolayı 800 akçe <strong>ve</strong>riliyordu 365 . Özetle, Seyitgazi yöresiekonomik açıdan diğer Anadolu kasabalarından pek farklı olmamakla birlikte dini yapılarınçokluğu <strong>ve</strong> bu bölgeye gelen göçer nüfusun hareketliliği bölge <strong>ve</strong> külliye ekonomisine fazlasıylayansımıştır. Ekonomik anlamda XIII <strong>ve</strong> XIV. yüzyıllar hakkında pek fazla bilgimiz olmamaklabirlikte Ahilik kurumunun işleyişindeki uyumun bir göstergesi olarak <strong>ve</strong> dini kurumlarınfaaliyetlerinin düzenli çalışmaları sonucu, burada da ekonomik trendlerin olumlu bir grafikçizdiklerine hükmedebiliriz. XV, XVI <strong>ve</strong> XVII. yüzyıllar her ne kadar birçok siyasi <strong>ve</strong> ekonomik362. B.A.,M.M.D, No: 27, s.53.363. BAED , No: 9582, s.22-30,52-67.364. Thedor Menzel, “Das Bektasi-Kloster Sejjid-i Ghâzi”, MSOS, 28/2 1925, s.208.365. Menzel, a.g.e., s.20896
- Page 3 and 4:
YAĞMUR SAYKalenderî, Alevi ve Bek
- Page 8 and 9:
GİRİŞŞUCÂ’EDDÎN VELÎDÜŞ
- Page 10 and 11:
sık sık zorluklar da çıkarırla
- Page 12:
etkisi, Kayı Beyi Ertuğrul Gazi
- Page 16 and 17:
ı. BÖLÜMİNSÂNÎ TEMEL15
- Page 18 and 19:
olup, 619 yılında Amasya valisi o
- Page 20 and 21:
Sultan Şücâ’ sadece Şeyh ya d
- Page 22 and 23:
Mehmet Demirtaş Dede’nin görü
- Page 24 and 25:
için birlikte çalışma yapmışl
- Page 26 and 27:
Velâyet kavramı, birçok İslam d
- Page 28 and 29:
Velî, olağanüstü ruhani güçle
- Page 30 and 31:
Bu üstün ve mistik güçlerle don
- Page 32 and 33:
eddeden gündelik yaşamdaki insan,
- Page 34 and 35:
Velâyetnâme ise Hacı Bektaş’
- Page 36 and 37:
Baba İlyas ile ilişkileri ve Sulu
- Page 38 and 39:
Velâyetnâme’de Sultan Şucâ’
- Page 40 and 41:
Üryan Şücâ’iler olarak tanın
- Page 42 and 43:
Velâyetnâme’deki bazı kelime v
- Page 44 and 45:
olunan bütün büyük velilerin be
- Page 46 and 47: arış zamanlarında ise barış ve
- Page 48 and 49: geleneği ise Hacı Bektaş’a ba
- Page 50: elirtmektedir 150 . Tabii ki bütü
- Page 53 and 54: A- Sultan Şucâ’eddîn külliye
- Page 55 and 56: aşka Şücâ’a ait bir türbe Ko
- Page 58 and 59: ııı. BÖLÜMKÜLTE KONU OLAN Dİ
- Page 60 and 61: Gerçekten de kabine içindeki çı
- Page 62 and 63: Henüz kaynağı üzerinde kesin bi
- Page 64 and 65: Abbasi İmparatorluğu’ndaki Meva
- Page 66 and 67: Melameti şeyhleri arasında aramak
- Page 68 and 69: Celladın kılıcını bütün güc
- Page 70 and 71: etti. Babâî isyanından sonra da
- Page 72 and 73: Elvan Çelebi eserinde; Baba İlyas
- Page 75 and 76: Otman Baba ve abdallarının Balkan
- Page 78 and 79: gelmesine sebep olmuşlardı 263 .
- Page 80 and 81: Hindistan, Irak, Suriye, Orta-Asya
- Page 82 and 83: Kurban Bayramı’ndaki büyük ây
- Page 84 and 85: savurmaktadır. Bu sebeple hiç bir
- Page 86 and 87: Bektaşi hareketi Osmanlı İmparat
- Page 88: I. Murad devrinin (1421-1451) ünl
- Page 91 and 92: A- İnsânî Öge ve HiyerarşiTekk
- Page 93 and 94: Fatih devrine ait vakıf defterinde
- Page 95: Bununla beraber, İran savaşların
- Page 100 and 101: V. BÖLÜMŞUCÂ’EDDÎN VELÎVEL
- Page 102 and 103: -“Şol derviş senin evine varub
- Page 104 and 105: -“Yedirsin”, didi.Çam ağacın
- Page 107 and 108: Ol aradan çekilüb asılmaya mağa
- Page 109: Ol yer bir virâne susuz kır idi.
- Page 114 and 115: Pes Sultan geçtikden sonra ol pın
- Page 116 and 117: Pes Sultan sağ yanına nazar itdi.
- Page 118 and 119: Eyitdiler:-“Kırkkavak’da ardı
- Page 120 and 121: Abdal Mehmed dahi Bursa şehrine gi
- Page 122 and 123: Böyle diyicek Laçinoğlu’nun g
- Page 124 and 125: Sayfa 22ve Seyyid Nesimi Baba, Kayg
- Page 126 and 127: Sayfa 24Odun katı tutdı. Döküld
- Page 128 and 129: Sayfa 26vezirleri hükm verdiler ki
- Page 130 and 131: -“Alın köçegüm, ol kardaşın
- Page 132 and 133: didiler.-“Bize gelmez oldun, kull
- Page 134 and 135: Dinleyenler evliyâ sırrın duyaG
- Page 136 and 137: Olaki hükmin yüride gir vâr iseE
- Page 138 and 139: Evliyânın hükmine kimler ereOl s
- Page 140 and 141: Sayfa 36Didi Yâ Sultan Şüca’ s
- Page 142 and 143: Ânâ istikbâl idevüz o yavuzOl d
- Page 144 and 145: Yakun iş bu ni’meti birkaç yere
- Page 146 and 147:
Her ne yük girse eline samutununÇ
- Page 148 and 149:
Didi varın digün imdi köçegümT
- Page 150 and 151:
Yine gördiler kim bir kişi gelür
- Page 152 and 153:
Merd-i bîrân-ı tarikat Şâh-ı
- Page 154 and 155:
Vı. BÖLÜMŞUCÂ’EDDÎN VELÎVE
- Page 156 and 157:
155
- Page 158 and 159:
157
- Page 160 and 161:
159
- Page 162 and 163:
161
- Page 164 and 165:
163
- Page 166 and 167:
165
- Page 168 and 169:
167
- Page 170 and 171:
169
- Page 172 and 173:
171
- Page 174 and 175:
173
- Page 176 and 177:
175
- Page 178 and 179:
SONUÇKaynaklarda Şucâ’eddîn h
- Page 180 and 181:
iri olarak medresesinde ders okuttu
- Page 182 and 183:
kapışur iken pirlerün şunda bir
- Page 184 and 185:
KAYNAKÇA1. Ahmed Eflaki, Menâkıb
- Page 186 and 187:
59. Gökbilgin M.T., Edirne ve Paş
- Page 188 and 189:
122. Ocak A. Y., “Zaviyeler”, V
- Page 190 and 191:
BELGELER, DEFTERLER ve TASNİFLER1.
- Page 192 and 193:
Ek 1 : FOTOĞRAFLAR191
- Page 194 and 195:
Şucâ’eddîn Velî külliyesi (G
- Page 196 and 197:
Cemevi (Semâhane) GirişFırınAş
- Page 198 and 199:
Çerağkülliye İçi Tavan Süslem
- Page 200 and 201:
Tavan SüslemeleriDuvar Süslemeler
- Page 202 and 203:
Tavan SüslemeleriCemevi (Semâhane
- Page 204 and 205:
Ek 2 : HARİTALAR203
- Page 206 and 207:
205
- Page 208 and 209:
207
- Page 210 and 211:
209
- Page 212 and 213:
211
- Page 214 and 215:
Ek 3 : MİNYATÜRLER213
- Page 216 and 217:
Eskişehir ( Matrakçı Nasuh )215
- Page 218 and 219:
kalenderi Dervişler217