07.01.2013 Views

tanz‹mat dönem‹ türk edeb‹yatı-ı

tanz‹mat dönem‹ türk edeb‹yatı-ı

tanz‹mat dönem‹ türk edeb‹yatı-ı

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

3. Ünite - Tanzimat Dönemi Türk Edebiyat›nda fiiir: 1 (1. Kuflak)<br />

ni anlay›fl, bir süre eskiyle iç içe yürüyecek ve zamanla yeni kimli¤ine kavuflacakt›r.<br />

fiüphesiz yeni anlay›fl eskiyi k›sa sürede tasfiye ederek yerine geçmeyecek, bir<br />

müddet eskiyle yeni yan yana gidecektir.<br />

Yenili¤in Öncüsü: ‹brahim fiinasi<br />

fiiirde ilk de¤iflme içerikte bafllar. Bunu flekil, dil ve üsluptaki de¤iflmeler takip<br />

eder. Bir taraftan yeni tema ve konular ele al›n›rken, bir taraftan da git gide halk›n<br />

anlayabilece¤i bir dilin yolu aç›l›r. fiiirin içeri¤inde ilk de¤ifliklikler ‹brahim fiinasi’nin<br />

(1826-1871) eserlerinde belirmeye bafllar. Maliye ö¤renimi görmek için yirmi<br />

üç yafl›nda gitti¤i Fransa’da kald›¤› s›ralarda (1849-1854) çeflitli müsteflriklerle<br />

ve Lamartine gibi sanatkârlarla dostluk kuran fiinasi, fliire yeni ve de¤iflik kelimeleri,<br />

kavramlar› ve temalar› sokar. Onun fliirlerinde “ak›l”, “kanun”, “hak”, “adalet”,<br />

“millet”, “devlet”, “medeniyet”, “reis-i cumhur” gibi o güne kadar fliirde pek<br />

rastlanmayan kelime ve kavramlar yer etmeye bafllar. Nam›k Kemal’in eserleriyle<br />

birlikte bu kelime ve kavramlar daha da genifller. “Vatan”, “hürriyet”, “istiklâl” gibi<br />

temler ve kavramlar fliirin bafll›ca konusu olur. Ziya Pafla ise bu yeni muhtevaya<br />

metafizik konularla modern kâinat anlay›fl›n›, mütevekkil do¤ulu insan›n yan›na<br />

Bat›l› buhran felsefesini ve huzursuzlu¤u getirir.<br />

Ömer Faruk Akün, “fiinasi’nin fliirlerinin en mühim cephesi devrine yeni görüfller<br />

afl›lamak istedi¤i 1855-1857 y›llar› aras›nda Reflid Pafla için yazd›¤› kasideler<br />

ile dini manzumelerinde ortaya koydu¤u fikrî muhtevad›r” der. fiair, bu kasidelerinde<br />

siyasi, hukuki, sosyal ve felsefî fikirlerini ortaya koyar. Bu kasideler birçok<br />

beyitte klasik edebiyattan, flahsa yer vermeyiflleri, fikri öne ç›karan âdeta küçük<br />

bir makale özelli¤i tafl›malar›yla ayr›l›r. Mehmet Kaplan, yeni anlay›fl›n ilk örneklerinden<br />

biri olan fiinasi’nin Münacat’›n› ele ald›¤› yaz›lar›nda klasik tevhitlerle<br />

yeniler aras›ndaki farklar üzerinde genifl bir flekilde durur. Ona göre klasik flairler<br />

“Tanr›’n›n kudretini göstermek için teferruata inerler, hemen bütün mahluklar›<br />

sayarlard›: Öküz, vaflak, y›lan, örümcek, ipekböce¤i, kufllar, bitkiler, bu¤day,<br />

a¤açlar ve çiçekler, çimen; k›ymetli tafllar; inci, misk, fleker ve bal... Sonra peygamberlerin<br />

mucize ve hayatlar›ndan: ‹sa, Musa, ‹brahim, ‹smail, Süleyman, Zekeriya!<br />

Bu varl›klardan her biri eski flairler için bir ‘mazmûn’ yapma vesilesi idi” Böyle<br />

olunca da Tanr› fikri teferruat›n aras›nda bo¤ulup gidiyordu. fiinasi’ye gelince o,<br />

“her fleyden önce, eski münacatlar› dolduran malzeme y›¤›n›n› ay›kl›yor. Tanr›<br />

fikrini yer yüzüne ait teferruatla de¤il, kâinat›n bütünlü¤ü içinde ortaya koyuyor.<br />

Gayesi, sanat göstermekten ziyade Tanr› ile kâinat aras›ndaki münasebeti anlatmakt›r.<br />

Bundan dolay› fikri örten ve da¤›tan kelime oyunlar›n› da b›rak›yor. Minyatüre<br />

çok benzeyen eski münacatlar›n karfl›s›nda fiinasi’nin ‘Münacat’› sade çizgilerle<br />

yap›lm›fl bir desene benzer.”<br />

fiinasi’nin fliire getirdi¤i önemli kavramlardan biri ak›ld›r. fiair, Frans›z klasiklerinden<br />

ve yaflad›¤› dönem Fransa’s›nda yayg›n olan pozitivist felsefeden hareketle<br />

akla ve ak›lc›l›¤a önem vermifl; onu hayat› de¤erlendirmede birinci s›raya alm›fl,<br />

bütün hayat›, hatta Tanr›’y› ak›l yoluyla anlamak ve de¤erlendirmek isteyen bir anlay›fla<br />

ulaflm›flt›r. Kaplan, fiinasi’nin tutumunu flöyle yorumluyor: “Eskiler için Tanr›’n›n<br />

varl›¤› bedihî bir hakikattir; bunu ispata kalkmak hem abes, hem de günaht›r.<br />

Fakat fiînâsî, birdenbire, XVIII. yüzy›l›n ak›lc› filozoflar›n› hat›rlatan flöyle bir<br />

m›sra yaz›yor: ‘Vahdet-i zât›na akl›mca flehâdet lâz›m’<br />

Ak›l eskiler taraf›ndan daima afla¤› görülmüfl bir melekedir. Onun Tanr›’y› anlamas›na<br />

imkân yoktur. fiinasi ise Tanr›’n›n birli¤ine inanmas› için akl›n›n flehâdetine<br />

lüzûm oldu¤unu ileri sürüyor.” Böylece onun fliirleriyle klasik anlay›fltan<br />

farkl›, yeni bir kâinat ve Tanr› anlay›fl› ortaya ç›kmaya bafllar.<br />

fiinasi’nin fliire getirdi¤i<br />

önemli kavramlardan biri<br />

ak›ld›r.<br />

41

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!