DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLAR, EKONOMİK BÜYÜMEYE ...
DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLAR, EKONOMİK BÜYÜMEYE ...
DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLAR, EKONOMİK BÜYÜMEYE ...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Öte yandan ise sanayi zaman içerisinde önem kazanmış ve tarımın önüne geçmesi ile<br />
emek, toplamda artan verimler kanununa dahil olmuştur. Diğer bir sapma da<br />
Malthusian nüfus kanununda ortaya çıkmıştır. Emek karşılığı olan ücret, nüfus<br />
artışlarına rağmen asgari fizyolojik seviyenin üzerinde gerçekleşmiştir.<br />
2.4.1.1. Marksist Büyüme Teorisi<br />
Karl Marx 1847-48’deki Komünist Bildiri (Communist Manifesto) ve<br />
1867’deki Kapital (Das Kapital) ve diğer eserleri ile yaşadığı çağdaki ekonomik<br />
dönüşümü açıklamaya çalışmıştır. Marx’ın yaşadığı bu dönem, tarım toplumundan<br />
kapitalist topluma geçişteki sancıların yaşandığı dönemdir. Fabrikalar kurulmuş,<br />
üretimde makineler kullanılmış ve buhar enerjisine geçilmiş fakat sendikalar, sosyal<br />
güvenlik yasaları, yaşam koşullarına uygun altyapı henüz tamamlanmamıştı. Bu<br />
bağlamda, Marx’ın çalışmalarında klasik iktisat teorisinden daha genel bir teori<br />
oluşturma eğilimi olsa da, ‘işçi sınıfı’nın yaşadığı bu ‘sömürü’ Marx’ın eserlerinde<br />
siyasi eğilimlerin olmasına sebep olmuştur. Dolayısıyla Marx, kendine hedef olarak<br />
emeğin sömürüsü üzerine kurulmuş kapitalist sistemi almıştır.<br />
Marx’ın en dikkat çeken yazılarındaki göndermelerin çoğu klasik iktisadi<br />
düşünceyi hedef alıyordu. Buna rağmen, kendi teorisinin özünü de klasik iktisat<br />
oluşturuyordu. 91 Bunu en açık şekilde Ricardo’dan aldığı ve ürün fiyatlandırması için<br />
kullandığı emek-değer teoreminde görebiliriz. 92<br />
Marx’ın teorisini klasik teoriden ayıran özellikler ise Marx’ın Malthusian<br />
nüfus kanununu reddetmesi, toplumun klasik teorideki gibi 3 sınıftan (kapitalist veya<br />
girişimci, toprak sahibi veya sermayedar ve emekçi) değil üretim araçlarına sahip<br />
olanlar ve olmayanlar diye 2 sınıftan oluştuğuna inanması, ücretleri asgari fizyolojik<br />
düzey değil emek-zaman teorisine göre belirlemesidir. 93<br />
Marx, teorisinde sermayeyi sabit ve değişken sermaye olarak iki kısma<br />
ayırmıştır. Sabit kısım, makine, teçhizat, hammadde gibi üretim araçlarını içerirken,<br />
değişken sermaye ise emekçilere ödenen toplam ücretleri içerir. Bu ayrışma sonucu<br />
91<br />
BARBER, s. 169-70.<br />
92<br />
HİÇ, s. 30–1.<br />
93<br />
BARBER, s. 170, 173, 175.<br />
38