13.07.2015 Views

2012 İlerleme Raporu - Avrupa Birliği Bakanlığı

2012 İlerleme Raporu - Avrupa Birliği Bakanlığı

2012 İlerleme Raporu - Avrupa Birliği Bakanlığı

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ertelenmiştir. Bu hüküm, en fazla beş yıl hapis cezası gerektiren suçlara uygulanır ve üç yıliçinde suçun tekrarlanmaması şartıyla alenen ifade edilmiş olan görüşlerle ilgilidir. Sonuç olarak,tüm bunlar usule ilişkin hakların güvence altına alınması için atılmış olumlu adımlardır.Ceza Muhakemesi Kanunu’nun mülga 250. maddesinde yer alan suçlar kapsamında, sanığınkamu görevlisi statüsünde olup olmadığına bakılmaksızın, ön izin almadan kapsamlı soruşturmayapılmış ve yargılama gerçekleştirilmiştir; böylece hukuk önünde eşitlik sağlanmıştır. TerörleMücadele Kanununun değişik 10. maddesi kapsamında, yasal olmayan ekonomik çıkarsağlamak, kara para aklamak, uyuşturucu madde imal etmek ve ticaretini yapmak üzerekurulmuş olan bir örgüt çerçevesinde işledikleri suçlar da dâhil olmak üzere, kamu görevlileribakımından yetkili makamların ön izni gerekmektedir.Üçüncü Yargı Reformu Paketinde bazı hükümler aynı kalmıştır. Bu çerçevede, 10 yıl olanyargılama öncesi azami tutukluluk süresi aynı kalmıştır. Bu süre, özellikle yargılama öncesitutukluluk halinin sadece ilk derece mahkemesinin kararına kadar olan süreyi kapsaması halinde,oldukça uzundur. Yargılama öncesi tutukluluk halinin ilk derece mahkemesinin vereceği kararakadar olan süreyi kapsayıp kapsamadığı ile ilgili olarak Yargıtay’ın çelişkili içtihadıbulunmaktadır. Bu konunun ele alınması gerekmektedir.Sonuç olarak ve daha önemlisi, Üçüncü Yargı Reformu Paketi, adalet yönetimi ve temel haklarınkorunması ile ilgili sorunlu alanları yeterince gözden geçirme konusunda başarılı olamamıştır.Üçüncü Yargı Reformu Paketi, Türk ceza yargılama sisteminin bazı sorunlu alanlarından olan veTürk Ceza Kanunu veya Terörle Mücadele Kanununun kapsamına giren ceza gerektiren suçununsurlarının tanımları ile ilgili konuları ele almamıştır.Uygulamada, ceza yargılama sistemine ilişkin olarak endişeler ifade edilmiştir. Bu endişelerdenbazıları, sanığa yönelik iddialara etkili bir biçimde itiraz edilememesine sebep olan, savunmamakamının savcılık dosyasına kısıtlı erişimine odaklanmıştır. Diğer endişeler, şüphelilere ilişkintutuklama veya tutukluluk halinin devam etmesi kararlarında, yalnızca Ceza MuhakemesiKanununun lafzını tekrar eden gerekçelere yer verilmesi nedeniyle, söz konusu kararların hemenhemen her zaman yetersiz kalmasına ilişkindir. Yargılama öncesi tutukluluk da kamu yararıbakımından olması gerekenden daha uzundur. Yargılama öncesi tutukluluk yerine alternatiflergöz önünde bulundurulmamıştır. Türkiye’de, başvuranlara, makul bir başarı beklentisiyleyargılama öncesi tutukluluğa karşı itiraz imkânı sunan etkili ve gerçek bir iç hukuk yolubulunmamaktadır. Pek çok durumda iddianamelerin ve iddianame süreçlerinin kalitesi ile ilgilieleştiriler bulunmaktadır. Bilgi, kanıt ve ifadelerin sızdırılması endişe yaratmaya devametmektedir. Bazı ceza davalarında çapraz sorgulamanın düzgün bir şekilde yürütülmediğine dairraporlar mevcuttur. Hâkimlere ve savcılara çapraz sorgulama ile ilgili eğitim verilmemiştir.Yargılama öncesi tutukluluk dâhil olmak üzere, Üçüncü Yargı Reformu Paketinin uygulamadakietkisinin daha fazla değerlendirilmesi gerekmektedir.İlgili kanun uyarınca Haziran 2007 itibarıyla, faaliyete geçmiş olması gereken bölge adliyemahkemeleri hâlâ kurulmamıştır.Adalet <strong>Bakanlığı</strong>nın, hedeflerine büyük oranda ulaşılmış olan 2009 yılı Yargı ReformStratejisinin revizyonuna, tüm paydaşların, Türk hukuk camiasının ve sivil toplumun katılımıyladevam edilmektedir.Sonuç olarak, yargı alanında bazı ilerlemeler kaydedilmiştir. Yargının etkinliğini artırmak vemahkemelerin artan iş yükünü hafifletmek amacıyla mevzuatta değişiklik yapılmıştır. Temmuzayında kabul edilen Üçüncü Yargı Reformu Paketi, Türk ceza adaleti sistemininyönetilmesindeki sorunlu alanları yeterince ele almamakla birlikte, doğru yönde atılmış biradımdır. 2009 yılı Yargı Reform Stratejisi revize edilmektedir. Ancak, ceza adaleti sistemi veağır ceza davalarının yüklü miktarda yığılması dâhil olmak üzere, yargının bağımsızlığı,TR 16 TR

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!