13.07.2015 Views

2012 İlerleme Raporu - Avrupa Birliği Bakanlığı

2012 İlerleme Raporu - Avrupa Birliği Bakanlığı

2012 İlerleme Raporu - Avrupa Birliği Bakanlığı

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

sığınma başvurularındaki yüksek artışın, kabul kapasitesi bakımından kritik düzeyde olduğuortaya çıkmıştır. Buna ilaveten, Türkiye’nin doğusunda Ekim 2011’de yaşanan depremin birsonucu olarak, Türkiye’nin ulusal iltica sistemindeki en önemli “uydu şehirlerden” biri olanVan’da yaşayan mültecilerin çoğu barınma yerleri yıkıldığından şehir dışına çıkmak zorundakalmışlar ve yerel halka sağlanan yardımdan çok az faydalanabilmişlerdir.Türk makamları, Suriye’de krizin baş göstermesinden bu yana, Suriye vatandaşlarınınTürkiye’ye süreklilik arz eden akını ile mücadelede yüksek seviyede yetkinlik ve operasyonelkapasite sergilemişlerdir. 2011 yılı Ekim ayı sonunda kampta kalanların tümüne tanınan açıkuçlu geçici koruma statüsü ile fiili koruma durumu teyit edilmiştir. Bu statü, sınırların açıktutulmasını, insani yardım sağlanmasını ve Suriye vatandaşlarının ülkelerine zorla gerigönderilmelerinden kaçınılmasını içermektedir.Resmi tahminlere göre, Türkiye’de bulunan Suriye vatandaşlarının yaklaşık sayısı 100.000’dir.Suriyeli vatandaşların pek çoğu, güneyde bulunan dört ilde kurulmuş olan kamplarda vekonteyner kentlerde kalmaktadır. Kamplardaki genel yaşam koşulları, BM Mülteciler YüksekKomiserliği (BMMYK) ve <strong>Avrupa</strong> Komisyonu İnsani Yardım ve Sivil Koruma Biriminin(ECHO) de dâhil olduğu birçok uluslararası gözlemciler tarafından övgüyle karşılanmıştır.BMMYK, Türk makamlarına kampların bulunduğu yerlerde yardımcı olmuş, kamplardakiişleyişi izlemiş, gözlemlemiş ve Hatay kayıt merkezinde, kayıt işlemlerine yönelik danışmanlıkdesteği vermiştir. Kamplardaki durumu izleme ve raporlama yapma imkânı sunulangözlemcilerin sayısı giderek artmaktadır. Ancak, şeffaflığın tam olarak sağlanması ve ilticaalanındaki sivil toplum örgütleri de dâhil ilgili diğer aktörlerin kamp tesislerine girmelerine izinverilmesi için daha fazla çaba sarf edilmesi gerekmektedir.Vize politikası konusunda sınırlı ilerleme kaydedilmiştir. İçişleri <strong>Bakanlığı</strong>, Türkiye’deki kısasüreli kalışlar için yeni düzenlemeler getirmiştir. Ancak, Türkiye, dış sınırlardan geçişte vizesiolması gereken ve vatandaşları vizeden muaf tutulan ülkeleri sıralayan AB listelerine uyumsağlamamıştır. 2009’un başında başlatılan vize muafiyetlerinin ardından sınır kontrollerinin dahada güçlendirilmesi için hiçbir ilave tedbir alınmamıştır. Ayrıca Türkiye, vize politikasına ilişkinolarak üye ülkeler arasında ayrım yapmaya devam etmektedir: AB’ye üye 11 ülkeninvatandaşları, hâlâ Türkiye’ye girmeden önce vize almak zorundayken, 16 üye ülkeninvatandaşları ise bu yükümlülükten muaftır. Konsolosluk personeline yönelik olarak, özelliklebelge güvenliği konusunda eğitim düzenlenmesine açıkça ihtiyaç vardır.Dış Sınırlar ve Schengen konusunda sınırlı ilerleme kaydedilmiştir. Sınır yönetimine ilişkingörevlerin ve koordinasyonun, uzman ve profesyonel bir sınır muhafaza teşkilatınadevredilmesine ilişkin mevzuat, henüz Meclisin onayına sunulmamıştır. Entegre Sınır Yönetimi(ESY) taslak yol haritası henüz onaylanmamıştır. Kanunun ve ESY yol haritasının kabuledilmesinde yaşanan gecikmeler, kurumsal gelişme ve entegre sınır yönetiminin uygulanmasıönündeki en büyük kurumsal engeldir.Kurum içi ve kurumlar arası işbirliği ve koordinasyon, etkin bir sınır yönetimi sağlanmasıaçısından büyük ölçüde geliştirilmelidir. Vali yardımcılarının görevlerini genişleterek, sınırbirimlerinde idare amiri olarak görev yapmalarını öngören mevzuat değişikliği, Meclis’te henüzkabul edilmemiştir.Mayıs <strong>2012</strong>’de TC Dışişleri <strong>Bakanlığı</strong> ve Frontex arasında bir Mutabakat Zaptı imzalanmıştır.Bu Mutabakat Zaptı, eğitim faaliyetlerine ve ortak tatbikatlara katılım, Frontex uzmanlarınınTürkiye’de görevlendirilmesi ve daha düzenli bir bilgi alışverişi ve risk analizinin yapılabilmeside dâhil Türkiye ve Frontex arasında güçlendirilmiş operasyonel işbirliği için çerçeveoluşturulmasını mümkün kılmaktadır. Genel olarak, sınır yönetiminden sorumlu ilgili makamlararasında yapılan ortak analizler de dâhil risk analizinin yapılmaması, yetersiz bir sınıryönetimine ve kaynakların etkin kullanılmamasına yol açmıştır.Sınırlardan sorumlu tüm birimlere, dil eğitimi de dâhil olmak üzere yapılandırılmış eğitimTR 76 TR

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!