07.04.2023 Views

Büyük Çatişma

Dinsel özgürlük öğretisi sapkınlık olarak değerlendirildi ve bunu destekleyen kişilerin hakları ellerinden alındı. Uzun bir çatışmadan sonra sadık olanlar, kiliseden ayrılmalarının mutlak bir gereksinim olduğunu görüyorlardı. Kendi canları için ölümcül olacak, çocuklarının ve torunlarının imanlarını da tehlikeye atacak hatalara katlanmaya cesaret edemediler. Ülkeleri kurban ederek yapılacak barışın çok pahalıya mal olacağını anladılar. Eğer gerçekten ödün verilerek bir birlik oluşturulacaksa, varsın farklılık olsun ve hatta savaş çıksın diye düşündüler. ANAHTAR KELİMELER: drama, aksiyon, gerilim, tarih, önyargı, isyan, tarih, siyaset, devrim, reform.

Dinsel özgürlük öğretisi sapkınlık olarak değerlendirildi ve bunu destekleyen kişilerin hakları ellerinden alındı. Uzun bir çatışmadan sonra sadık olanlar, kiliseden ayrılmalarının mutlak bir gereksinim olduğunu görüyorlardı. Kendi canları için ölümcül olacak, çocuklarının ve torunlarının imanlarını da tehlikeye atacak hatalara katlanmaya cesaret edemediler. Ülkeleri kurban ederek yapılacak barışın çok pahalıya mal olacağını anladılar. Eğer gerçekten ödün verilerek bir birlik oluşturulacaksa, varsın farklılık olsun ve hatta savaş çıksın diye düşündüler.

ANAHTAR KELİMELER: drama, aksiyon, gerilim, tarih, önyargı, isyan, tarih, siyaset, devrim, reform.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

<strong>Büyük</strong> Çatışma<br />

Çocukluktan başlayarak zorluklara katlanmaları, kendileri için düşünmeleri ve hareket<br />

etmeleri öğretildi. Sorumluluk taşıma, konuşmalarına dikkat etme ve sessizliğin bilgeliğini<br />

anlama konularında eğitim aldılar. Düşmanlarının huzurunda dikkatsizce soy lenen tek bir<br />

söz, yüzlerce kardeşin yaşamını tehlikeye atabilirdi. Çünkü kurtların av peşinde koştuğu gibi<br />

gerçeğin düşmanları da iman özgürlüğünü yaşayanların peşinde koşuyordu.<br />

Valdensler büyük sabır göstererek ekmek parası için uğraş veriyordu. Dağlarda ekilebilen<br />

ufacık araziler bile titizlikle kullanılıyordu. Tasarruf ve benliği inkar, çocukların aldığı<br />

eğitimin bir parçasıydı. Gençlere tüm yeteneklerinin Tanrı’ya ait olduğu ve O’nun<br />

hizmetinde kullanılmak üzere geliştirilmesi gerektiği öğ-retildi.<br />

Bu imanlıların oluşturduğu kiliseler, elçisel dönemin topluluklarını andırıyordu. Papanın<br />

ve ruhban sınıfının yetkilerini reddetmiş, tek kusursuz yetki olarak Kutsal Kitap’a<br />

bağlanmışlardı. Roma’nın şaşaalı rahiplerine benzemeyen kilise önderleri, Tanrı’nın<br />

sürüsünü güdüyor, onları yeşil otlaklara ve Tanrı Sözünün diri sularına yönlendiriyordu.<br />

İnsanlar görkemli binalarda ya da ulu katedrallerde değil. Alp vadilerinde ya da tehlikeli<br />

zamanlarda kaya oyuklarında toplanıyor, Mesih’in hizmetkarlarından gerçeğin sözlerini<br />

öğreniyorlardı. Topluluk önderleri yalnızca müjdeyi paylaşmakla kalmıyor, hastaları ziyaret<br />

ediyor, kardeşliği ve uyumlu yaşamı geliştirmek için gayret gösteriyorlardı. Çadırcı Pavlus<br />

gibi kendilerine destek sağlayan küçük sanatlarla geçiniyorlardı.<br />

Gençler topluluk önderlerinden eğitim aldılar. Kutsal Kitap başlıca çalışına aracıydı.<br />

Matta ve Yuhanna kitapçıklarıyla birçok mektup ezberleniyordu. Karanlık mağaralarda,<br />

meşale ışığının yardımıyla ve büyük güçlükle Kutsal Yazılar ayet ayet yazılarak çoğaltıldı.<br />

Göğün melekleri bu sadık işçileri kuşatmıştı.<br />

Şeytan, papalığın rahiplerini gerçeğin Sözünü batıl inançlarla ve yanılgılarla örtmek için<br />

kullandı. Ama Söz, tüm karanlık çağlar boyunca hiç bozulmadan kaldı. Tanrı’nın Sözü, onu<br />

yıkmaya çalışan her türlü tehdit ve tehlikenin üstesinden geldi. Madenlerin yüzeyinin altında<br />

nasıl zengin altın ve gümüş damarları varsa, Kutsal Yazılar da aynı şekilde alçakgönüllü<br />

duacılar için gerçeğin zengin hazinelerini gizlemektedir. Tanrı Kutsal Kitap’ı, kendisini<br />

bütün insanlığa açıklayan bir ders kitabı olarak tasarlamıştır. İçindeki her gerçek Yazarın<br />

karakterini dışa vurmaktadır. Gençlerin bazıları Alplerdeki dağlardan Fransa ve İtalya daki<br />

öğrenim kurumlarına gönderildi. Oralarda Alplerden daha fazla gözlem ve inceleme<br />

fırsatları vardı. Gönderilen gençler bu şekilde ayartıya maruz kaldılar. Şeytan’ın elçileri<br />

tarafından karşılarına çıkarılan sinsi efsaneler ve tehlikeli yanılgılarla yüzleştiler. Ancak<br />

çocukluklarından aldıkları eğitim onları buna hazırlamıştı.<br />

Gittikleri okullarda sırlarını açmamaları gerekiyordu. Giysileri en büyük hazinelerini -<br />

Kutsal Yazıları - gizleyecek şekilde dikilmişti. Fırsat buldukça Kutsal Yazının bazı<br />

metinlerini yüreği açık gibi görünen kişilerin önüne dikkatlice koyuyorlardı. Zaman içinde<br />

bu öğrenim kurumlarında birçok kişi gerçek imana kavuştu; temel ilkeler okullara böylece<br />

25

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!