07.04.2023 Views

Büyük Çatişma

Dinsel özgürlük öğretisi sapkınlık olarak değerlendirildi ve bunu destekleyen kişilerin hakları ellerinden alındı. Uzun bir çatışmadan sonra sadık olanlar, kiliseden ayrılmalarının mutlak bir gereksinim olduğunu görüyorlardı. Kendi canları için ölümcül olacak, çocuklarının ve torunlarının imanlarını da tehlikeye atacak hatalara katlanmaya cesaret edemediler. Ülkeleri kurban ederek yapılacak barışın çok pahalıya mal olacağını anladılar. Eğer gerçekten ödün verilerek bir birlik oluşturulacaksa, varsın farklılık olsun ve hatta savaş çıksın diye düşündüler. ANAHTAR KELİMELER: drama, aksiyon, gerilim, tarih, önyargı, isyan, tarih, siyaset, devrim, reform.

Dinsel özgürlük öğretisi sapkınlık olarak değerlendirildi ve bunu destekleyen kişilerin hakları ellerinden alındı. Uzun bir çatışmadan sonra sadık olanlar, kiliseden ayrılmalarının mutlak bir gereksinim olduğunu görüyorlardı. Kendi canları için ölümcül olacak, çocuklarının ve torunlarının imanlarını da tehlikeye atacak hatalara katlanmaya cesaret edemediler. Ülkeleri kurban ederek yapılacak barışın çok pahalıya mal olacağını anladılar. Eğer gerçekten ödün verilerek bir birlik oluşturulacaksa, varsın farklılık olsun ve hatta savaş çıksın diye düşündüler.

ANAHTAR KELİMELER: drama, aksiyon, gerilim, tarih, önyargı, isyan, tarih, siyaset, devrim, reform.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

<strong>Büyük</strong> Çatışma<br />

lekeleyen kötülükler ya da kendi ellerinin döktüğü masum kanı değil, Rab’bin Sofrasının<br />

Katolik usulü yapılmasına kendi halkından dil uzatanların ‘ölümcül günahıydı’.<br />

Kral daha sonra piskoposun sarayındaki geniş salonda görünerek hararetli bir konuşma<br />

yaptı. Ulusun üzerindeki suç, küfür, keder ve onursuzluk için yanıp yakıldı. Kendisine sadık<br />

olan her insanı veba gibi yayılan ve Fransa’yı yıkıma doğru sürükleyen ‘sapkınlığın’<br />

kökünün kazınmasına adanmış olmaya çağırdı. Gözlerinden yaşlar geliyordu, tüm topluluk<br />

da ağlamaya ve hep bir ağızdan bağırmaya başladı; “Katolik inancı için yaşayacağız ve<br />

öleceğiz!”13<br />

‘Kurtuluş sağlayan lütuf’ ortaya çıkmıştı. Ancak bu ışıkla aydınlanan Fransa, geri döndü,<br />

karanlığı ışığa yeğledi. Kendi aldanışının kurbanı olana dek kötüye iyi ve iyiye kötü dedi.<br />

Parisliler, kendilerini aldanıştan kurtarabilecek ve canlarını suçtan arındıracak ışığı isteyerek<br />

reddettiler.<br />

Alay tekrar toplandı. Protestan imanlıların diri diri yakılacağı kazıklar dikilmeye<br />

başlandı. Sapkınlar, kral tam görünmek üzereyken ateşe verilecek, alay da durup bu olaya<br />

tanık olacaktı.14 Kur-banların tarafında ise hiçbir tereddüt yoktu. İnancını reddetmesi<br />

öğütlenen biri şöyle dedi: “Peygamberler ve elçiler ne vaaz ettiyse, ona inanıyorum. Rab’bin<br />

bütün kutsalları neye inandıysa ona inanıyorum. Benim imanım cehennemin güçlerine karşı<br />

direnecek güçtedir. Çünkü Tanrı’ya güveniyorum.”<br />

Saraya yaklaşan alay dağıldı, kral ve rahip yardımcıları çekildiler. ‘Sapkınlığı’ yok etme<br />

görevindeki kararlılıklarından ötürü birbirlerini kutluyorlardı.<br />

Fransa’nın reddettiği esenlik müjdesini ortadan kaldırmayı gerçekten de başaracaklardı.<br />

Ne var ki bunun korkunç sonuçları olacaktı. 1793 yılının 21 Ocak günü, Paris sokaklarından<br />

geçen başka bir alay vardı. Bu alayın da odak noktası kraldı; yine kargaşa ve bağrış vardı,<br />

yine daha çok kurban isteyen çığlıklar atılıyordu, yine kara kazıklar hazırlandı. O gün yine<br />

tüyler ürperten idamlarla son buldu. Kendi cellatları tarafından sürüklenen XVI. Louis, kaba<br />

kuvvet kullanılarak sehpaya getirildi ve kafası yere eğildi. İnen giyotinle kafasını koptu ve<br />

yere yuvarlandı.16 Aynı yerde 2800 kişi giyotine kurban gitti.<br />

Reform inancı dünyaya açık bir Kutsal Kitap sunmuştu. Sınırsız sevgi insanları<br />

gökyüzünün ilkelerine çekmek istedi. Fransa göğün armağanını reddedince büyük bir<br />

yıkımın tohumlarını atmış oldu. Sebep sonuç ilkesi kaçınılamayan meyvesini verdi.<br />

Fransa’da büyük bir reform oldu ve ardından dehşetli yıllar geldi.<br />

Cesur ve ateşli Farel, doğduğu yerden kaçıp Fransa’ya sığınmaya zorlanmıştı. Buna<br />

rağmen Fransa’daki inanç hareketini kararlı bir şekilde etkilemeye devam etti. Sürgündeki<br />

diğer insanların yardımıyla Alman reformcuların eserleri Fransızca’ya çevrilmiş, Fransızca<br />

Kutsal Kitap’la birlikte çok sayıda basılmıştı. Bu eserler Fransa’da yaygın bir şekilde<br />

satılmıştı.<br />

88

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!