You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
<strong>Bizim</strong> <strong>Yunus</strong> / Mustafa Özçelik<br />
Yürü, yürü yalan dünya;<br />
Yalan dünya değil misin<br />
Böyle bir dünyada kişinin zulüm ve kötülük üzere bir hayat sürmesi elbette doğru<br />
değildir. Bu kötülüklerinden de eline zaten hiçbir şey geçmeyecek üstelik yaptıklarının hesabını<br />
ahrette vermek durumunda kalacaktır.<br />
<strong>Yunus</strong>’un dünyayı böyle algılayışı aslında konuyla ilgili ayetlerin yorumu niteliğindedir:<br />
“Dünya hayatı ancak bir oyun ve oyalamadır.” 112 “Bu dünya hayatı bir eğlence ve oyundan<br />
başka bir şey değildir. Ahiret yurdu ise şüphesiz gerçek hayatın tâ kendisidir.” 113 Öyleyse insan,<br />
dünyanın bu yüzünü görerek ona aldanmamalı ve tuzaklarına düşmemelidir.<br />
<strong>Yunus</strong>’un bir sufi şair olarak dünyaya böyle bakışında elbette başka sebepler de vardır.<br />
Bir sufi için önemli olan gönlünü muhabbete açmasıdır. İşte dünya sevgisi buna engel olur<br />
ve kişinin kemal yolundaki yolculuğu sekteye uğrar. Bu bakımdan tasavvufta “terk-i dünya”<br />
esastır.<br />
Fakat <strong>Yunus</strong>’un bu ikazı “bir lokma, bir hırka” şeklinde anlaşılmalıdır. Çünkü asırlar<br />
boyunca bu kavramın kimi çevrelerce bu şekilde anlaşıldığını bilmekteyiz. Bu durumun İslam<br />
toplumlarında olumsuz sonuçlar doğurmuştur. Çünkü eğer dünya terk edilecek bir yer olsaydı<br />
buraya gönderilmemizin bir anlamı olmazdı. Oysa dünyada olmanın bir anlamı hem de önemli<br />
bir anlamı var. <strong>Yunus</strong> bunu “taat kılmak” şeklinde özetliyor. Taat kılmak yani kulluk etmek…<br />
Bu da dünyada yaratılış amacımıza uygun olarak yaşamak demektir.<br />
Dünya, İslam anlayışında bir imtihan yeridir. Kişi dünyanın geçici bir yurt olduğunu<br />
bilecek, onun görünüşüne aldanmayacak ve burada bir bilinç hâlinde yaşayacaktır. “Taat kılmak”<br />
ise ilk anda akla gelen ibadetlerin çok ötesinde anlaşılması gereken bir kavramdır. Dünyada<br />
adaleti, eşitliği, kardeşliği sağlamak, iyi ve güzel olanı yaygınlaştırmak, kötü ve çirkin olana<br />
mani olmak gibi davranışların hepsi dünyada yapmamız gereken davranışlardır.<br />
Kişi bu bilinç hâlinde ise terk-i dünyayı insanın gönlüyle dünya arasındaki bir mesele<br />
olarak görmek gerekiyor. Kişi gönlünü dünya muhabbetine kaptırmadığı sürece ortada bir<br />
sorun yoktur. Bütün mesele gönüldedir. Eğer gönül derviş eylenmişse Şeyh Sadi’nin dediği<br />
gibi “Dervişlik yamalı hırka giymek değil midir Temiz ol da istersen ipekten elbise giy. Esas<br />
dervişlik budur.” 114 Yani dünya insanı böyle bir durumda tutsak edemez. Öyleyse burada sorun,<br />
bir denge sorunudur. Terk edilmesi gereken dünya değil dünya perestliktir. <strong>Yunus</strong> bu konuda<br />
da bizleri uyarır:<br />
112. Enam Suresi, ayet 32<br />
113. Ankebut Suresi ayet 64<br />
114. Mustafa Kara, Tasavvufta Dünya’ya Bakış, İslam Drgisi sayı 86 s. 13<br />
101