Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
<strong>Bizim</strong> <strong>Yunus</strong> / Mustafa Özçelik<br />
Azizlermiş hususa <strong>Yunus</strong> Emre<br />
İdermiş zühd ü uzlet uyup emre<br />
Bu yirdedir bu zümrenin mezarı<br />
Müşerref eylemişdir diyarı<br />
diyerek <strong>Yunus</strong>’un Sivrihisarlı oluşunu belirtir. 30<br />
Yine Şakayık-ı Numaniye’de “Sakarya adı verilen nehre yakın bir karyede doğmuştu”<br />
denmektedir. 31<br />
Bütün bunları değerlendiren Fuat Köprülü de “<strong>Yunus</strong> Emre XIII. asrın son yarısında<br />
Sivrihisar civarında, yahut Bolu mülhekatından Sakarya suyu civarındaki karyelerden birinde<br />
yetişmiş bir Türkmen köylüsüydü.” Şeklindeki Lamii Çelebi’nin verdiği bilgiye itibar ederek<br />
<strong>Yunus</strong>’un doğum yerini Sarıköy olarak belirtir. 32<br />
Sonraki araştırmacılar da Köprülü’nün bu tespitini genellikle benimseyerek <strong>Yunus</strong>’u<br />
Sarıköylü kabul ederler. Mesela Köprülü’den sonra <strong>Yunus</strong> Emre hakkında çok önemli çalışmalar<br />
yapan Abdülbaki Gölpınarlı da bu bilgiyi teyit eder. O da “ <strong>Yunus</strong> ve şeyhi Tabduk Emre,<br />
Sakarya havzasında yaşamışlardır. Bu bakımdan onun Sarıköylü olduğunu kabul etmemiz<br />
gerekir.” 33 görüşündedir. 34<br />
Fakat mesele burada bitmez. <strong>Yunus</strong>, daha sonra başta Karaman olmak üzere Aksaray,<br />
Kırşehir, Afyon, Manisa, Erzurum gibi pek çok şehirde yaşamış ve mezarı yahut makamı olan<br />
bir insan durumuna getirilir. Yöresel gayretkeşliklerle ilgili olan bu tavır, bölgede içinde <strong>Yunus</strong><br />
kelimesi geçen kimi belgelerle de desteklenmeye çalışılır.<br />
Bu durumu bir ölçüde anlayışla karşılamakla birlikte bunun gereksiz bir çaba olduğunu<br />
da söylemek gerekiyor. Zira bizim için <strong>Yunus</strong>’un nereli olduğu değil ne söylediği önem<br />
taşımalıdır. İhtiyacımız olan bilgi budur. <strong>Yunus</strong>, bunu önemli görseydi hayatını meçhuller<br />
perdesi altına gizlemez, şiirlerini topladığı mecmualara biyografik bilgiler de koyardı. Ama<br />
o öyle yapmadı. Fani varlığından soyunup manasıyla bilinir olmayı istedi. Çünkü, o asla bir<br />
bölgeye hapsedilecek insanlardan değildi. Evrensel bir sesi vardı. Bu ses, bir bölgenin değil<br />
bütün insanlığın ihtiyaç duyduğu bir sesti. Yine de bu meselenin önemli olduğu söyleniyorsa o<br />
zaman tarihin tanıklığına güvenmek gerekir.<br />
Meseleye bu açıdan bakıldığında ise şunları söyleyebiliriz. Önce <strong>Yunus</strong>’u Karamanlı<br />
olarak düşünenlerin görüşlerine bakalım. Bu yaklaşımın ilk önemli ismi İbrahim Hakkı<br />
Konyalı’dır. Bu konudaki bir yazısında: “<strong>Yunus</strong> Emre, boyu sopu belli olan bir insandır.<br />
Horasan’dan göçmüş ve Karaman’a yerleşmiş hatta kendi adına bir köy kurmuş olan Hacı<br />
İsmail ailesine mensuptur. Babası ve oğlu da büyük dedesi olan bu zatın adını taşımaktadırlar.<br />
30 Abdurrahman Güzel, Dini-Tasavvufi Türk Edebiyatı s. 344, Şeyh Baba Yusuf Sivrihisari, Mevhub-ı Mahbub, Hz. Ahmet<br />
Kartal, s.529<br />
31. İlhan Başgöz, <strong>Yunus</strong> Emre, s. 96<br />
32. Fuat Köprülü, Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar, s. 226<br />
33. Abdülbaki Gölpınarlı, <strong>Yunus</strong> Emre, s. 11<br />
34. Âşıkpaşazâde <strong>Yunus</strong>’u Orhan Gazi zamanında (1324-1360) yaşamış ve 1. Murat devrini idrak etmiş göstermesi, Şakayık-ı<br />
Numaniye müellifinin Yıldırım devri şair ve şeyhlerinden göstermesi şeklindeki bilgiler sonraki araştırmacılar tarafından<br />
doğrulanmadığı için kimse tarafından kabul görmemiştir. Bknz. Tatçı, <strong>Yunus</strong> Emre Divanı c.1 s. 15<br />
32