Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
<strong>Bizim</strong> <strong>Yunus</strong> / Mustafa Özçelik<br />
şiirin hem şeklinde hem de muhtevasında görülür. Okur, onun şiirlerini seslendirirken asla<br />
zorlanmaz. Halkın tavrı da böyledir. O da dolaysız ifadelerden hoşlanır. Deyimlerin ve<br />
atasözlerinin Halkın duygu ve düşünce dünyasının bir yansıması oluşu da bundandır. Nitekim<br />
<strong>Yunus</strong> da şiirsel doğal söyleyişlerinin içinde bu sözlerden de katmıştır:<br />
Saçın çözüp benim için yaşın yaşın ağlar mısın<br />
….<br />
Vardı dost ıla buluştu gerü bana boyun vermez<br />
Gibi söyleyişlerindeki “yaşın yaşın ağlamak” ve “boyun vermek” ifadeleri bu tarz<br />
söyleyişlerdendir. 122 Yine;<br />
Dağ ne kadar yüksek ise yol anın üstünden aşar<br />
Şeklinde atasözlerinin de <strong>Yunus</strong>’un şiirinde doğal söyleyişin bir ifadesi olarak<br />
kullanıldığını görmek mümkündür.<br />
Bu doğallığı onun kullandığı imgelerde de görebilmekteyiz. Şüphesiz ki imge şiirde en<br />
önemli unsurdur ve özgün olması son derece önemlidir. <strong>Yunus</strong> bu noktada seçimini yine Halk<br />
sözcüklerinden, Halkın hayatında olan kavramlardan hareketle yapar. Mesela;<br />
Halkı bostan edinmiştir dilediğin üzer ölüm<br />
Mısraındaki “bostan” imgesi bu duruma bir örnek olarak gösterilebilir. Bu sözcük<br />
görünüşte sıradan gibi durur ama Halkın hayatında bir anlamı vardır. <strong>Yunus</strong>, böyle bir imgeyi<br />
kullanarak hem Halktan kopmamakta hem de ona yüklediği yeni ve zengin anlamla Türkçe’nin<br />
kelimelerini şiir dünyasına taşıyabilme ustalığı göstermektedir.<br />
Şu karşıki dağları meşeleri bağları<br />
Sağlık safalık ile aştık elhamdülillih<br />
…<br />
Kaynar denizleyin kanım oynar gemileyin canım<br />
İki deniz arasında garkolup uşanayım<br />
<strong>Yunus</strong>’un şiirindeki lirizmde bu mısralarda da görüldüğü gibi “hareket” kavramı çok<br />
önemlidir. Çünkü coşku, durgunluğun değil hareketin eseridir. <strong>Yunus</strong>, bu yüzden şiirlerinde<br />
oturup düşünen pasif bir insan portresi çizmez. Gezgincilik, dervişlik hayatının da bir gereği<br />
olduğu için karşımızda hep hareket hâlinde olan, gezen dolaşan, tefekkürünü bu şekilde<br />
gerçekleştiren bir insan portresi çıkar. Bu söyleyişlerdeki canlılık ve hareketlilik lirizmi de<br />
en uç noktasına çıkarmaktadır. Bu özellik de yine tasavvufun dinamik bir hayat görüşüyle<br />
yakından ilgilidir. Çünkü tasavvufta pasiflik yoktur. Devamlı hareket hâlinde olma vardır.<br />
122. Doğan Aksan, <strong>Yunus</strong> Emre Şiirinin Gücü, s.41<br />
115