Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
<strong>Bizim</strong> <strong>Yunus</strong> / Mustafa Özçelik<br />
YOKSUL BİR EKİNCİ<br />
“Sözlü tarihimizde <strong>Yunus</strong>, yoksul bir ekincidir.”<br />
İlhan BAŞGÖZ<br />
Sosyal durumu itibarıyla nasıl bir insandır <strong>Yunus</strong> Diğer insanlarla şair ve mutasavvıf<br />
olmasının ötesinde ortak paydaları nelerdir Nasıl bir hayat yaşamıştır gibi sorulara da tarihi<br />
kaynaklara dayalı olarak ayrıntılı cevaplar vermek oldukça zor görünüyor. Ancak şiirlerinden<br />
ve menkıbelerden yola çıkılarak şunları söyleyebiliriz:<br />
<strong>Yunus</strong>, yoksul bir çiftçidir. Yanı sıra marangozlukla da uğraşmıştır. Menkıbelerden onu<br />
bir yandan dağdan odun getirirken bir yandan da Dergâhın bu tür işlerini yaptığını anlıyoruz.<br />
Yine saf ve coşkulu bir gönle sahip olduğu için gençliğinden itibaren şiirler söylediği sonucuna<br />
da varabiliriz. Zaten marangozlukla uğraşması ve dağdan düzgün odunlar getirmesi bu olayın<br />
Dergâha eğri odun giremeyeceği yahut şeyhine hep düzgün müritler getirdiği şeklindeki<br />
metafizik yorumunu bir yana bırakacak olursak taşıdığı estetik duygunun bir ifadesi olsa<br />
gerektir. 41<br />
Devrinin bazı olayları da <strong>Yunus</strong>’un çiftçi ve köylü oluşunu, olabileceğini doğrulamaktadır.<br />
Zira göçebe bir medeniyetten yerleşik medeniyete geçmenin bir sonucu olarak Anadolu'da<br />
bir iskân politikası uygulanmış, bu politikanın başarıya ulaşmasında dervişler aktif görev<br />
almışlardır. Ömer Lütfi Barkan'ın çalışmaları bu konuya oldukça açıklık getirmiştir. 42 Ona<br />
göre o devirde derviş, şeyh ve ahilerin mekân tuttukları yerler "daha ziyade boş ve korkuluk"<br />
yerlerdir. Onlar, buraları ağaçlandırarak, çeşitli ürünler ekerek insanların yaşayabilecekleri<br />
yerler hâline getirmişlerdir. Bu uygulama, hem yerleşik düzene geçmede, hem iktisadî faaliyetin<br />
canlanmasında, hem gelip geçene, yoksula, garibe, bir sığınak olmasında, hem de dervişin<br />
hayat felsefesinde etkili olmaktadır. Zira Mehmet Kaplan’ın yorumuyla: " Bu ahiler, şeyhler<br />
ve dervişler, sadece maddi bir gaye gütmüyorlar, yeni bir medeniyet, hayat görüşü ve insan<br />
telakkisinin de öncülüğünü yapıyorlardı. Yere vurdukları her kazma, diktikleri ağaç, bağ, gül<br />
41. Sezai Karakoç, <strong>Yunus</strong> Emre, s. 27<br />
42. Ömer Lütfi Barkan, Osmanlı İmparatorlu’nda Bir İskan ve Kolonozisasyon Metodu Olarak Vakıflar ve Temlikler, Vakıflar<br />
dergisi, s. II<br />
35