Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
FİKİR SANAT VE EDEBİYATTA TÖRE<br />
bugünkü “Teleut” larda ‘Törengey”, ilk yaratılan<br />
insan demektir. “Ceddiala töztör” ilk yaratılmış<br />
demektir. Gene Teleut ve diğer “Divan-ı Lugati’t<br />
Türk’te “Törü” şeklinde geçmekte ve düzen, nizam,<br />
görenek, adet, yaratılmak manalarına gelmektedir.<br />
“Töre veya Tor” kelimeleri evin, çadırın başköşesi,<br />
misafir veri, sedir anlamlarına gelir. “Eski Türklere<br />
göre, vatan töreden, yani milli kültürden ibaretti.<br />
Kaşgarlı Mahmut’un lügatinde zikredilen “Ülkeden<br />
geçilir, töreden geçilmez” atasözü, milli kültüre verilen<br />
kıymet derecesini göstermektedir.(8)<br />
Bizde ilk defa Ziya GÖKALP’in sosyolojik bir<br />
olgu olarak ele aldığı “kültür” yani “hars” kelimesi,<br />
“bir milletin din, ahlak hukuk, akıl, estetik, dil,<br />
ekonomi ve teknikle ilgili yaşayışların uyumlu bir<br />
bütünü” olarak tarif edilmiştir. Bundan sonra yapılan<br />
bütün kültür tarifleri de aşağı yukarı aynıdır. Ancak<br />
Ziya GÖKALP’in kültür fikirlerinden esinlenmesine<br />
rağmen Atatürk, Gökalp gibi “kültür” ve “medeniyet”<br />
kelimelerini ayırmamakta, ikisini bir tutmaktadır.<br />
Bugünkü kültür kelimesinin karşılığını eski Türklerde<br />
“Töre” kelimesi karşılamıştır. Tarihçilerimizin<br />
bulgularına göre töre, eski Türklerin yazısız<br />
hukuklarıdır. Ancak sonradan yazılı kaideler de<br />
eklenmiştir. Ziya Gökalp, törenin Türklerde “milli<br />
Kültür”den başka bir şey olmadığını ifade eder.<br />
Eski Türkler, Töre’yle sosyal, ekonomik, ilmi ve siyasi<br />
hayatlarına çeki-düzen vermekteydiler. Türkiye<br />
Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk, söylevlerinde istiklal<br />
harbini Türk Milleti’nin köklerinden getirdiği<br />
manevi kuvvet ve milli ruhla kazandıklarını ifade<br />
etmektedir. O, kültür konusuna ciddiyetle eğilmiş<br />
yeni Türkiye’nin temellerinin sağlam bir kültür<br />
politikasıyla atılması gerektiğinin altını çizmiştir.<br />
Eğitim, Türk kültür hayatını kapsayan çağdaş bir<br />
sistem üzerine oturmalıydı. Ancak, Atatürk’ten<br />
sonra kültür meselesinin çözülememiş olması<br />
ve bugünlere kadar taşınmış olması son derece<br />
düşündürücüdür. Yeni yetişen Türk Gençliğinin gelenek,<br />
görenek, anane ve örflerinden; din, dil, sanat<br />
ve ilmi gelişmelerden ve öz değerlerinden giderek<br />
uzaklaşması ve kendi kültürüne yabancılaşması,<br />
gerek aile içi terbiyesindeki yetersizlik gerekse milli<br />
eğitim politikasında milli kültüre yeterince yer verilmemesinden<br />
kaynaklanmaktadır.<br />
Bu nedenle, bir an evvel kültür politikamızın;<br />
Atatürk’ün çerçevesini çizdiği şekliyle belirlenip,<br />
eğitim programlarına alınması, görsel ve yazılı<br />
basında ciddiyetle üzerinde durulması gereken bir<br />
konu olmalıdır. Özel bir eğitimle ailelerin bilinçlendirilmesi,<br />
milli kültür kaynaklarımızın milletimize<br />
aktarılması lazımdır. Aksi durumda globalleşen dünyada<br />
süratli bir şekilde gelişmekte ve değişmekte olan<br />
teknik ve sosyal meselelerin kültür zenginliğinden<br />
yoksun yetişen Türk gençliğini bir boşluğa, bir isyana,<br />
bir tembelliğe iteceği bir gerçektir. Böyle bir durum<br />
Türk gençliğinde ciddi bir kültür değişmesine<br />
neden olacağı gibi onları milli bir idealden de mahrum<br />
bırakacaktır. Çoğunluğu genç olan Türkiye nüfusunun<br />
yaşlısına bakış tarzı ve davranışları hepimizin<br />
malumudur. Böyle bir neslin, millet ve vatan<br />
şuurundan da mahrum kalması kaçınılmazdır. O<br />
halde, bir an evvel, kültür politikamızı oluşturup, bir<br />
milli eğitim disiplini içinde yetişecek yeni nesle vermek<br />
gerekmektedir.<br />
Konu geniş bir perspektifte ele alınmalı, Türkiye’nin<br />
sosyo/politik ve psikolojik durumu göz önünde bulundurularak;<br />
bir an önce değerlendirilip, eğitim<br />
programlarımıza uygun bir şekilde yerleştirilmelidir.<br />
DİPNOTLAR<br />
(1)Mehmet ERÖZ; Milli Kültürümüz ve Meselelerimiz, Kültür<br />
Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1996,s.7<br />
(2)Ziya GÖKALP; Türkçülüğün Esasları, Toker Yayınları,<br />
İstanbul, 1999, s.48<br />
(3)Selçuk KANTARCIOGLU; Türkiye Cumhuriyeti Kültür<br />
Programlarında Kültür, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara,<br />
1998, s.5<br />
(4)Ülker AKKUTAY; “Atatürk’te Kültür ve Eğitim” D.T.C.F.<br />
Atatürk’ün 100. Doğum Yılına Armağan Dergisi, Ankara Ünv.<br />
Basımevi, Ankara, 1982, s.1<br />
(5)Ziya GÖKALP; Türkçülüğün Esasları, Toker Yayınları,<br />
İstanbul, 1999, s.35. 12<br />
(6)Metin İŞÇİ; Kültür Sömürgeciliği ve Eğitim, Turan<br />
Yayıncılık, İstanbul, 1995,s.23<br />
(7)Mehmet ERÖZ; a.g.e., s.7<br />
(8)Mehmet ERÖZ; a.g.e., s.8-9<br />
KAYNAKÇA<br />
AKKUTAY, Ülker; “Atatürk’te Kültür ve Eğitim” D.T.C.F.<br />
Atatürk’ün 100. Doğum Yılına Armağan Dergisi, Ankara Ünv.<br />
Basımevi, Ankara, 1982<br />
ERÖZ, Mehmet; Milli Kültürümüz ve Meselelerimiz, Kültür<br />
Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1996<br />
GÖKALP, Ziya; Türkçülüğün Esasları, Toker Yayınları,<br />
İstanbul, 1999<br />
İNAN, Abdulkadir; Makaleler ve İncelemeler, Ankara, 1968<br />
İŞÇİ,Metin; Kültür Sömürgeciliği ve Eğitim, Turan Yayıncılık,<br />
İstanbul, 1995<br />
KANTARCIOGLU,Selçuk; Türkiye Cumhuriyeti Kültür<br />
Programlarında Kültür, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1998<br />
94