10.07.2015 Views

Ahmet ŞAFAK

Ahmet ŞAFAK

Ahmet ŞAFAK

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

FİKİR SANAT VE EDEBİYATTA TÖREÜNİVERSİTE GENÇLİĞİ VE ÜLKÜSÜZLÜK•Burhanettin UZUNYükseköğretim Kurulu (YÖK) verilerine göreTürkiye’de, 103’ü devlet, 62’si vakıf olmak üzeretoplam 165 üniversite bulunuyor. Önümüzdeki 5 yıliçerisinde ise bu sayının 200’e çıkması hedefleniyor.Üniversitelerimizde öğrenim gören yaklaşık 2 milyonöğrencinin milli ve manevi konularda ne ölçüdeduyarlı oldukları, geleceğin Türkiyesi hakkında bizlerefikir sahibi olma imkanı sunacaktır. Bu nedenle konununüzerinde hassasiyetle durulması ve sonuçlarınındoğru bir şekilde tahlil edilmesi gerekiyor.Ülkünün kelime anlamı; amaç edilen şey, ideal,mefkûre, vizyondur. Ülkücülük ise, insan kafasınıniçinde elde edilmesi, varılması en mükemmel, en güzel,kendisini mutlu edecek hedeflerin tasarlanması, buhedeflerin gerçekleştirilmesi için arzu gösterilmesi veçalışılması anlamını taşır. Bu noktadan hareket ederseküniversite gençliğinin idealleri ve geleceğe yönelikbakış açıları milletimiz için hayati önem taşımaktadır.Bu yüzden gençlerimizin eğitimini tek yönlü değil;bilimsel, toplumsal, dini ve ahlaki olmak üzere bir çokfarklı konudan tamamlamalıyız. Özellikle gençlerimizinülkü edinebilmeleri için başta tarih olmak üzerefarklı alanlarda ve farklı ideolojik görüşlerde kitaplarınokutulması teşvik edilmelidir. Aksi takdirde dünyayasadece bir pencereden bakan ve kendi fikirleri olmadanbaşka kişilerin düşüncelerini ezberleyerek taklittenusanmayan bir gençlik portresi ortaya çıkacaktır.Günümüzde baş gösteren sorun da aslında budur.Düşünen, araştıran, soran ve sorgulayan bir gençliğinyetişmiyor olması; tarihin bile kitaplar yerine televizyondizilerinden öğrenilmeye çalışılması sorunun nedenli ciddi bir boyuta ulaştığını gösteriyor.Ülküsüzlük... “Nemelazım. Ben şurdan çıkayım,şu fakülteyi bitireyim, şurda bir iş kurayım veyahutşurada bir memur olayım, şu dairenin başına geçeyim,paramı alayım, keyfime bakayım; başka düşünecekşeyim yok.” denmemelidir. Böyle olmaz? Bu milletinevlatları kendi milleti için milli ülkü sahibi olacaktır.Bütün hayatını kendi milletinin kalkınması, kendi milletininileri gitmesi yönüne çevirecek ve yaşantısınıbuna göre ayarlayacaktır. Daima ülküsünün peşindekoşacaktır... Ülküsüz insan ruhsuz ceset gibidir. Ülküsüzinsan çamurdan farksızdır. İnsanları insan yapan;fikirleri, idealleri, ülküsü ve heyecanlarıdır. Asilduygularıdır! Asil inançlarıdır!(1) Başbuğ AlparslanTürkeş’in de vurguladığı gibi kişiler sadece kendiçıkarlarını gözeterek hareket ederlerse, bunun sonucuolarak milli ve manevi kayıplarımız had safhayaulaşacaktır. Bu yüzden mensubu olduğumuz yüce Türkmilletinin çıkarlarını her şeyden üstün tutmak ve millideğerlerimize karşı her türlü tehlikeye karşı koymakülkü sahibi olan ve yaşamlarında ülkücülük sınavınatabi olan herkesin öncelikli görevidir.Elbette ki üniversite gençliğimizin tamamı ülküdenyoksun bir şekilde yetişiyor diyemeyiz. Ancak büyükbir kesiminin millî ülkülere sahip olmadığı ve sadecegelecek kaygısı ile hareket ettiği de hepimizin malumudur.Böyle bir ortamda bile ülküsüne sımsıkı bağlıolan gençlerimizin fikirlerinin baskı altına alınmak veezilmek istendiğine de hepimiz şahit oluyoruz. Neyazık ki bu olaylar karşısında çoğu zaman sesimiziçıkarmıyor, ülküsü için mücadele eden bu gençler içinsadece dua ediyoruz. Biliyoruz ki ülkü sahibi gençlerhaklı oldukları mücadelelerinde tek başlarına kalsalarbile yılmayacak ve mücadelelerine devam edeceklerdir.Yalnız, bir noktanın unutulmaması gerekir. RahmetliGalip Erdem’in de belirttiği gibi; bu oyun daimaböyle oynanmaz. İmkânla iman birleşmediği müddetçedâva kazanılamaz. Kazanılsa bile, zaferde sizinen ufak bir payınız olmaz. Hiç değilse olduğunuz gibigörününüz, bedava ülkücülükten vazgeçiniz. Bu kadarıbile, kazanmasını istediğiniz taraf için bir hizmettir.Sizi hesaba katmamış, yardımınıza bel bağlamamışolurlar. Hep seyirci kalacağınızı, hiçbir zaman sahayaçıkmayacağınızı bilirlerse, ona göre hazırlanırlar.(2)Tüm bu olumsuzluklara rağmen “ülkücü” sıfatınıtaşımaya aday olan gençlerin varlığı ve yapmış olduklarıçalışmalarla çevreleri tarafından takdir edilmeleri,ülkü ışığının her koşulda yanmaya devam edeceğiningöstergesidir. Memleketin farklı yerlerindeki bu üniversiteligençler sayıca az olsalar bile inandıkları vehizmet ettikleri ülkülerin yüklemiş olduğu sorumlulukbilinciyle hareket ederek sancaktarı oldukları davanınbaşarısı için mücadelelerine ara vermeden devam ediyorlar.Hak bildikleri yolda yürümeye devam eden bugençlik savundukları fikirler ve göstermiş olduklarıçaba ile yaşça kendilerinden büyük olan ağabeylerinegöre ülkücü olmaya daha çok yaklaşmışlardır.KAYNAKÇA1-Alpaslan Türkeş - Gönül Seferberliği - Hamle Yayınları (1996)2-Galip Erdem - Bedava Ülkücülük32

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!