10.07.2015 Views

Ahmet ŞAFAK

Ahmet ŞAFAK

Ahmet ŞAFAK

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

FİKİR SANAT VE EDEBİYATTA TÖREkütüphanesi olmuştur. Derdmend kütüphanesindekikitapların büyük bir çoğunluğu ateşe verilmiş, geriyekalan kısmının da nerde olduğu belli değildir.Aynı zamanda Derdmend’in el yazılarını da aynıkader beklemiştir. Ne acıdır ki, böylece şairin çokdeğerli eserleri de gelecek nesle ulaşamamıştır.Derdemend’in Orenburg’taki evine el konduktansonra, o Orsk şehrine taşınmak zorunda kalmıştır.Zeki Velidi bu ziyareti hakkında: “ Mütevazi birevde yaşayan eski milyoner şair Zakir Remiyev’i debu sefer bu yazın Orenburg’a ikinci defa geldiğimdegördüm. Bu zat Çağatay şairi Alişir Nevaî’ninmeftunu idi. Kendisine 12 sene önce Nevaî’dennaklettiğim şiirlere nazire yazmış olduğunu şifahenanlattı. Fakat hasta ve divanda başını dayadığı yastıkona yakışmaz bir halde idi. Servetini kaybetmektenfazla müteessir olmadığını, fakat milletimizinmukadderatı hususunda büyük endişe duyduğunusöyledi. Orsk şehrinde yaşıyormuş. Veda edipkapısından çıkarken Alişir Nevaî’nin şu mealdekiparçasını hatırladım:Ölümden daha ağır olan hayatımı mı diyeceksin,Yanma ve iç çekmelerin uğursuzluğu yüzündengözlerimden (akan) yaşımı mı diyeceksin?Yoksa taş üstüne koyduğun garip başımı mıdiyeceksin,Yahut da gam ve gussa ile dolu başımın altındakitaşımı mı diyeceksin?Zaten dayanağı eski yastığı da bir taş gibiydi.Riza Kadı’ya bir miktar kağıt ve altın para bıraktımve icap ederse kendine yardımda bulunacağımısöyledim.”[7]demiştir. Bu Zeki Velidi Togan’ınDerdmend’i son görüşü olmuş; aradan çok zamangeçmeden yoksulluk ve açlık içinde yaşayan Derdmendaniden hastalanmış ve 9 Ekim 1921’de Orskşehrinde hayata gözlerini kapatmıştır. GünümüzdeTatar edebiyatının bu değerli şairinin mezarı bileyoktur.Z.V. Togan, Orenburg’dan Astrahan şehrineoradan vapurla Kazan’a gitmiştir. Togan, yolculuksırasında da araştırmalarına devam etmiş veKazan’a gelir gelmez dayısı Habib Neccâr’ın üstadıolması dolayısıyla Şihabeddin Mercanî^nin (1818–1889) medresesini ve oğlu Burhan Molla’yı ziyaretetmiştir. Burada Mercanî’nin daha basılmamış olan8 ciltlik Arapça tarih kitabı “Vafiyât al-Aslâf”ıokumuş ve kitabın bir ciltlik Türkçe hulâsasınıyapmıştır. Kazan’ın medeniyet hayatına hızlı uyumsağlayan Zeki Velidi, gazetelere makaleler de yazmayabaşlamıştır. Medreselerdeki ıslahatlarla ilgilifikirlerini içeren yazısı “Beyan al-Haq” adlı Tatargazetesinde basıldıktan sonra şair Abdullah Tukay(1886–1913) ve yazar Fatih Emirhan (1886–1926)Velidi’nin fikrine karşı yazılar yayınlamışlardır.Togan bu konuyla ilgili şunları yazmıştır: “ KazanTatarları arasında bu sıralarda milli sahada genişıslahat yapılmasını isteyen bir zümre “al-Islah” diyebir gazete çıkarıyorlardı. Ben bu zevatla görüştüm.Fakat kendilerini plansız, mütereddit, fikirlerininbirçoğunu da temelsiz buldum. Bunlar okumaktaoldukları Tatar medreselerini hem gimnazyuma,mühendis mektebine, hem de üniversiteye çevirmekisterlerdi. Bence hakikaten eskimiş olan bu medreselerdenancak iki tip orta mektep kurulabilirdi.Bir kısmı Hristiyanlarda olduğu gibi “teolojiseminer-leri”, diğer kısmı ise “muallim mektepleri”şekline sokulabilirdi. Bu hususta “Beyân al-Haq”isminde-ki Tatar gazetesine bir makale yazmıştım.Bu fikir, münevverlerden öteki tip “Islahatçı”larınhoşuna gitmedi. Şair Abdullah Tokay bu makalemünasebetiyle bir şiir, Fatih Emirhan nam muharrirbir iki makale neşrettiler.”[8] Makale yayınlandıktansonra Z.V.Togan ünlü Tatar şairi Abdullah Tukayile tanışmış, aralarındaki anlaşmazlığı gidermiş vearkadaşlık kurmuş, onu sık sık ikamet ettiği Bulgarotelinde ziyaret etmiştir.Zeki Velidi’nin Kazan’daki yılları çok verimligeçmiştir. O, 1909–1910 yıllarında KasımiyeMedresesi’nde Türk Tarihi ve Arap Edebiyatı Tarihiöğretmenliği yapmanın yanı sıra Rus Dili dersleri almayadevam etmiş ve lise sınavlarına hazırlanmıştır.Togan’ın Türk Tarihine olan ilgisi onun Türk Tarihiadlı eserini yazmasına vesile olmuştur, böylecebüyük tarihçi olmanın ilk adımlarını Kazan’daatmıştır. İlk ilmi makalelerini de bu yıllardayazmıştır Zeki Velidi. Yoğun çalışma ve araştırmalarsunucunda “Türk Kavimlerinde Dört Mısralı HalkŞarkıları” adlı ilmi eserini vücuda getirmiş ve bueser “Şura” mecmuasında yayımlanmıştır. Bu eserihakkında Togan: “Prof. Katanov benim bu mesaimdençok çok memnun kalmıştı”[9], diye yazmıştır.Bu yıllarda Velidi tarih ve edebiyat tarihi ile ilgilibirçok eser okuyarak ufkunu daha da genişletmiştir.Artık yazdığı bilimsel makaleleri ile de kendindenyavaş yavaş söz ettirmeye başlamış, bu sahadaçalışan bilginlerle de tanışma fırsatı bulmuştur. ZekiVelidi Togan’ın “Türk Tarihi” adı altında yazdığıeserini 1911 yılında tamamlanmış ve baskıya86

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!