10.07.2015 Views

Ahmet ŞAFAK

Ahmet ŞAFAK

Ahmet ŞAFAK

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

FİKİR SANAT VE EDEBİYATTA TÖREdoğal gelişme seyrinden saptırılıp, aynen Osmanlıaydınının ağdalı dili gibi, yapay bir dil haline getirilmekistenmektedir. Bu konunun uzmanı olanHacıeminoğlu, elbette ki sessiz kalamazdı ve kalmadıda… Pek çok gazete ve dergide konuyla ilgili yazılaryazdı ve bunların bir kısmı Türkçenin Karanlık Günleriadıyla kitaplaştı.Türkiye’nin ve Türk milletinin en temel meselesinineğitim olduğunu bildiği için konuyu sohbetlerlesınırlı tutmayıp kitaplaştırdı ve Milliyetçi EğitimSistemi’ni yayınladı. Sosyal ve siyasi konularla ilgiliyazılarının bir kısmını Türkiye’nin Çıkmazlarıadıyla, bir kısmını da Milliyetçilik-Ülkücülük-Aydınlar adıyla kitap halinde yayınlattı. Son kitapTürk Edebiyatı Vakfı tarafından Millet ve Aydınlaradıyla tekrar yayınlandı. Hoca, bilim ve fikir adamlığıyanında bir sanatkardı da. Hikayelerini muhtevi kitabınınadı Yeni Bir Dünya’dır.Hacıeminoğlu ile ilgili bir yazı onun şiir, musikive çay tutkusundan bahsetmezse eksik kalır. Gerçibir insanı, bir başkasının anlatması her halükardaeksik olacaktır. Türk edebiyatından pek çok şairinhemen bütün şiirleri hafızasında olan Hacıeminoğlu,Nevai’yi ve Fuzuli’yi hayranlık derecesinde sever,Safahat’ı baştan sona ezbere okurdu. Musiki ile ilgiliolarak da hangi şarkının güftesi kime ait, bestekarıkim, makamı nedir bilen, türkülerin hangi yöreyeait olduğunu bilip bütün ruhuyla haz alarak dinleyenHacıeminoğlu’nun çaya düşkünlüğü de bütündostlarınca bilinirdi.Necmettin Bey’in hatırasına armağan olarakçıkarılan son yayın Gazi Üniversitesi TürkiyatAraştırma ve Uygulama Merkezi’nin çıkardığı Türkiyatdergisidir. Bu dergide Hoca’nın hemen hementam bir bibliyografyası verilmiştir. Bu dergidekikayıtlara göre Hoca; 13 kitap ile 25 farklı gazete vedergide yayınlanmış 543 yazının yazarıdır. Buradakidergi ve gazete adlarına bakıldığında, meslekiyayınlar hariç tutulursa, milliyetçilik düşüncesiyleuzak yakın ilişkisi olan her dergi ve gazetedeHacıeminoğlu imzası vardır.Hacıeminoğlu’nun yazılarının yalnızca başlıklarınıokuyarak bile onun nasıl bir hayat yaşadığını, hayatınıdolduran şeylerin neler olduğunu, hayat karşısındadurduğu yeri ve sağlam, sarsılmaz duruşunu anlamakmümkündür. Türkiye’nin ve Türk milletinin hermeselesi karşısında lafı-sözü dolaştırmadan kesin vekeskin bir tavır ortaya koymuş ve her konuda millîbakış geliştirmiştir.Mücadeleli yıllarda yaptığı çalışmalar meslekhayatını etkilemiş ve 10 yıl süreyle profesörlüğüyalnızca siyasi sebeplerle engellenmiştir. Türkiye’yehuzur ve sükun getiren(!) 12 Eylül darbesi, Hoca’yabu huzuru ve sükunu çok görmüş, onu işinden etmiştir.12 Eylül’den önce Eşgüdüm Komutanları başlıklıyazısından dolayı hapse atılan Hacıeminoğlu’yabu ceza yetersiz görülmüş olmalı ki Türk milliyetçilerininsiyasi kanadını çökerten anlı şanlıTürk(!) generalleri, milliyetçilik düşüncesinin bilimkanadına da el atmışlar ve işe de Hacıeminoğlu’danbaşlamışlardır. 2 yıl işsiz bırakılan Hacıeminoğlu,merhum Doğramacı’nın çabaları sonucu TrakyaÜniversitesi’nde yeniden mesleğine dönebilmiştir.İbnü’l-Emin Mahmut Kemal, Son Asır TürkŞairleri adlı eserinde Atsız Bey’i anlatırken yaşadığısıkıntılardan bahsediyor ve şu hükmü veriyor;“Bu durum, ezkıyanın ekserine nasib-i ezelidir.”.Hacıeminoğlu da şüphesiz ki ezkıyadan idi. Allahvergisi müthiş zeka, onu hiç rahat bırakmadı.Milli meselelerde hiçbir zaman tarafsız ve çekimserolmadı, taraf oldu ve çok açık bir tavır ortaya koydu.Özel hayatında, dostları arasında, öğrencileri içindeson derece mütevazi ve hoş görülü bir insanken,milli meseleler söz konusu olduğunda tavizsiz, sonderece sert ve hatta kırıcı olmaktan geri durmayanbir er kişi…Hastalığı ilerleyince Ankara’ya taşındılar veson görüşmemiz Oran sitesindeki evlerinde oldu.Konuşmaları ve yazılarıyla Türkiye’yi etkileyenNecmettin Bey, neredeyse konuşma yeteneğinikaybetmişti, cümle kuramıyor, kelimeleri tek tek telaffuzederek konuşabiliyordu. Televizyondaki askergörüntüsünden etkilendi ve yazdım dedi (Bu yazdımdediği, Bağdat’tan trenle dönerken Irak askerlerininpejmürdeliğini ve bizim askerlerin disiplinini vevakarını yan yana gördükten sonra Genel Kurmay’ayazdığı ve bütün birliklere dağıtılan mektubu idi.).Daha sonra zihninde kurduğu cümleler ağzından kelimeolarak döküldü ve bütün hayatını dolduran veözetleyen dört kelime söyledi: …devlet…, … millet…,… Başbuğ…, metinler… Ve Hoca 26 Haziran1996 tarihinde vefat etti. Cenazesinde dostları,öğrencileri, arkadaşları vardı ve bir de Edirne’deçalıştığı süre boyunca odasının temizliğini yapanmüstahdem vardı… Çünkü namazı kılınan kişiHacıeminoğlu idi. Üniversitenin rektörüyle müstahdemiaynı safta buluşturmak için de herhaldeHacıeminoğlu olmak gerekirdi...Ruhun şad, durağın cennet olsun aziz Hocam…51

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!