10.07.2015 Views

Ahmet ŞAFAK

Ahmet ŞAFAK

Ahmet ŞAFAK

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

FİKİR SANAT VE EDEBİYATTA TÖREZEKİ VELİDİ TOGAN VE EDEBİYAT•Roza KURBANZeki Velidi Togan 100 yılda bir dünyaya gelenönemli şahsiyetlerden birisi olup, Türk Dünyası’naverilen bir armağandır. Togan’ı Tataristan’dayaşarken hiç tanımamışım, okul yıllarımda onunadından söz edildiğini pek hatırlamıyorum, üniversiteyıllarında ise Z.V. Togan’ın adı satır aralarındaçok az da olsa anılıyordu. Ancak 1995 yılındaTürkiye’ye geldikten sonra Togan’ı tanıma fırsatınıbuldum. Önce çevremde onun hakkında söylenenolumlu fikirler dikkatimi çekti. Daha sonra ZekiVelidi’nin 1999 yılında Türkiye Diyanet VakfıYayınları tarafından yayımlanan “HÂTIRALAR”kitabını okudum.Kitabı okudukça Z.V. Togan ‘a olan hayranlığımve saygım daha arttı. “Hatıralar” kitabını okuduktansonra şu sonuca vardım: Zeki Velidi Togan – meraklıve girişken, cesur, gözü pek, ama aynı zamanda çokduygusal, yüksek sezgileri sayesinde ne olacağınıkestirebilen, hızlı karar alma yeteneğine sahip olanve en önemlisi ulusunu karşılıksız seven bir kişiliktir.“Hâtıralar”, sadece bir dönemin tarihini yansıtantarihi eser değil, kitapta aynı zamanda Türk Dünyasıcoğrafyası, halkın kültürü, gelenekleri, Türk boylarıhakkında da geniş bilgiler bulunmaktadır. Zaten ZekiVelidi Togan hem tarih yapan, hem de tarih yazannadir kişilerden birisidir. Togan’ın “Hâtıralar” kitabıeşi benzeri bulunmayan bir başyapıttır.“Hâtıralar” kitabını okuduktan sonra Z.V.Togan’ınyalnız büyük tarihçi ve önemli devlet adamı olmanınyanı sıra edebiyat ile de yakından ilgisi olduğu kanaatinevardım. Zeki Velidi eğitimli ve kültürlü birailenin çocuğu olduğundan, babası <strong>Ahmet</strong>şah’tanArap, annesi Ümmülhayat Hanım’dan Fars diliniöğrenmiştir. Edebiyatı çok seven annesi, küçükZeki’ye Fars ve Türk edebiyatından hikaye veşiirler okumuştur. Zeki Velidi annesi ÜmmülhayatHanım’dan “melek” diye bahsederek annesihakkında şunları yazmıştır: “1918’de Orenburg’daSovyetler ve 1944’de Türkiye’de İsmet Paşatarafından hapse atıldığım, okunacak her şeydenmahrum edildiğim vakit en çok annemden öğrenmişolduğum şiirleri ve Yesevi’nin “Şeb-i Yeldâ”unvanlı münacatını okurken üzerimde annemin nekadar mühim olduğunu gördüm. 1944 hadiselerizamanında babamın hatıraları çoktan unutulmuştu,fakat annemin hayali “hafıza ferişte”si denilen melekgibi yanımda bulunuyordu. Ben bazen, memleketteyaptığım gibi, kendi annemi kokluyormuşumgibi hissederdim. Onun cazibesi, şiirlerle dolu olanahlak telkinlerinde idi. Ben annemin, hayatındahiçbir vakit en küçük bir günah işlemediği ve banakarşı sonsuz samimi olduğu kanaatindeyim. Onunbana öğrettiği Farsça ve Türkçe şiirler yalnız ahlakîparçalardan ibaret değildi; bunların arasında edebîestetik şiirler de vardı… Bana Orta ve Yakın Şark’ınhayatını çok yakından öğrenmek, o diyarda çoksamimi dostlar kazanmak imkânı vermiş olan Farsdilini severek öğrettiği için anneme daima minnettarkaldım. Annemin siyasetten katiyen haberi yoktu.Çok dindardı… Şiirden haz alan annemin konuşmasıçok fasihti. Hemen her cümlesini atalar sözü ile teyitederek veya araya bir vecize sokarak konuşurdu.”[1]Arap Edebiyatını ise Togan dayısı Habib NeccârSatlıoğlu’dan öğrenmiştir. Habib Neccâr zamanınınileri görüşlü insanlarından birisi olup, Zeki Velidi’ninhem eğitimine hem de siyasete adım atmasına vesileolmuştur. Dayısı hakkında Togan şöyle demiştir:“Ben Ütek medresesinde Arap dili ve edebiyatınıöğrendim. Arapça iyi bildiği halde babamın Arapedebiyatından haberi yoktu. Dayım bu dersleri banabizzat öğretirdi, çünkü çoğu onun evinde kalırdım.Kendisinin o zaman hiç çocuğu olmadığından benikendi çocuğu gibi itina ile okuttu… 1904 yılındaRus-Japon muharebesi başlayınca Rusya’nın yenilmesinesevinen dayım her gün İsterlitamak’a bir atlıgönderip getirttiği telgraf bültenlerini bana okuturdu.Bu benim Rusçamın ilerlemesine ve siyasî meselelerleilgilenmeme vesile oldu.”[2] Zeki Velidi’ninhalk edebiyatına olan ilgisinde amcası Veli Mola’nında payı vardır. Amcası sayesinde o milli destanlarlatanışma ve okuma fırsatını bulmuştur. Togan,Veli Molla hakkında şu satırları yazmıştır: “ VeliMolla’nın Arapça ve Farsça yazdığı eserler vardı;daha genç olduğumdan ondan ancak Edige, Cirence,İsaoğlu Emet gibi Türkçe milli tarihi destanlarımızıöğrendim.”[3]84

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!