A'dan Z'ye EĞİRDİR ANSİKLOPEDİSİ - Nuri Güngör - Ispartaya.com
A'dan Z'ye EĞİRDİR ANSİKLOPEDİSİ - Nuri Güngör - Ispartaya.com
A'dan Z'ye EĞİRDİR ANSİKLOPEDİSİ - Nuri Güngör - Ispartaya.com
- TAGS
- nuri
- ispartaya.com
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Baba Sultan Zaviyesi 1357 yılında Şeyh İsa Deduki tarafından yaptırılmıştır. İlyas<br />
Bey de katkıda bulunup Yazla'daki Katranlar korusunu zaviyeye vakfetmiştir.<br />
Öteden beri sınır anlaşmazlıkları olan Karanmanoğlu Alaaddin Bey,<br />
Hamidoğullarını ortadan kaldırmak için İlyas Beyin üzerine geldi. Eğirdir'de müthiş<br />
bir katliam yaptı ve Eğirdir'i baştan başa yaktı. İlyas Bey yardım için Kütahya'daki<br />
Germiyanoğlu'na sığındı. İlyas Bey daha sonra Germiyanoğlu'nun yardımıyla<br />
topraklarını ele geçirip beyliğinin başına döndü. 1370 de ölümünden sonra yerine<br />
Hüseyin Bey geçti. Hüseyin Bey zamanında da Karamanoğulları, Hamidoğlu<br />
Beyliğini sürekli rahatsız ettiler. Germiyanoğlu Süleyman Bey kızı Devlet Hatun'u<br />
l.Murat'ın oğlu Bayazit'e verince Osmanlılar daha güçlenip Hüseyin Beye<br />
topraklarını satması için zorlayıcı bir teklifte bulundular. Hüseyin Bey hem<br />
Osmanlıların hem Karamanlıların baskısına karşı kendini savunamayacağını<br />
anlayınca 80 bin altın karşılığı Yalvaç, Akşehir, Ş. Karaağaç, Beyşehir, Seydişehir,<br />
Isparta şehirlerini 1374 de Osmanlı devletine sattı. Bu toprak satışının içinde<br />
Eğirdir yoktu. Hüseyin Bey de Gönen'e çekilip kalan topraklarını yönetti. Bazı<br />
kaynaklara göre de Uluborlu'dan yönetmiştir.<br />
Hüseyin Beyin oğlu Mustafa Bey 1389 da yapılan I.Kosova savaşına okçu<br />
ve öncü birlik olarak bin kişilik bir kuvvetle katıldı.<br />
1391 de Hüseyin Beyin ölümünden sonra Hamidoğulları Beyliği son<br />
bulmuştur.<br />
Arap Tarih ve Coğrafya bilgini İbni Fazlillahi Ömeri'ye göre 1332 yılında<br />
Hamidoğlu Beyliği nüfusu 300.000 dir.<br />
HAMUR DOLMASI<br />
Kalın bir yufka açılır. İki parmak genişliğinde şeritler halinde kesilir. Soğanla<br />
kavrulmuş kıyma bu şeritlere konularak rulo yapılır. Lokma lokma kesilir. Kaynar<br />
suya atılarak pişirilir. Sonra üzerine kızarmış tereyağ konur. Bir çeşit mantıdır.<br />
HANKAH<br />
Arapça tekke demektir. 1336 yılında Hamidoğlu İlyas Bey tarafından<br />
yaptırılmıştır. Prof. İsmail Hakkı Uzunçarşılı 1929 yılında kitabeleri incelemek için<br />
Eğirdir'e geldiğinde Hankah civarında bulduğu bir kitabede yukarıdaki bilgiyi<br />
okumuştur.<br />
Karçınzade Süleyman Şükrü Seyahat-ı Kübra adlı eserinde 1875 lerde<br />
gördüğü Hankahı söyle anlatır:<br />
"Yarım metre eninde, bir metre boyunda kesme taşlar ile Mevlevi dergahları<br />
tarzında ve büyük bir camii şerif heybetinde bina olunmuştur. Bir dağ misali<br />
Hankahın geniş semahanesi karşısında neyzenlere mahsus yüksek bir mahvel ve<br />
etrafında çilekeşler için yapılmış müteahhit hücreler, gayet geniş olan meydanın<br />
ortasında yuvarlak bir şadırvan olup yükseldikçe tedricen darlaşan kubbesi,<br />
takriben elli metre yüksekliğinde, hava ve ışık almak üzere bırakılan tepesindeki<br />
delik on metrekare kadardır."<br />
Etem Kartal da Hankah hakkında şu bilgileri verir:<br />
"Hankaha bitişik Tez Murat türbesi vardı. Binanın batısında bir müderris, bir<br />
de mütevelli evi bulunuyordu. Ayrıca yine batı tarafındaki aşevinden her perşembe<br />
fakirlere yemek dağıtılırdı.