A'dan Z'ye EĞİRDİR ANSİKLOPEDİSİ - Nuri Güngör - Ispartaya.com
A'dan Z'ye EĞİRDİR ANSİKLOPEDİSİ - Nuri Güngör - Ispartaya.com
A'dan Z'ye EĞİRDİR ANSİKLOPEDİSİ - Nuri Güngör - Ispartaya.com
- TAGS
- nuri
- ispartaya.com
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Hankahın tabanı tamamen mermer döşeli idi.<br />
Dağ talimgahının kışla binası yapımında taşları kullanılmak üzere<br />
yıktırılmıştır. Sağlamlığı dolayısıyla yıkmak çok zor oldu."<br />
Bazı kimseler de Hankahın taşlarının Camiliyayla'daki erat hamamı<br />
yapımında kullanıldığını söylerler.<br />
Hankahın olduğu yere Kale mahallesi yangınından sonra evi yananlar için<br />
ev yaptırılmıştır. O yöre şimdi "Yangın evleri" diye anılır.<br />
HANLAR<br />
Eğirdir'de bilinen üç büyük han vardır. Hayriye hanı, Saffet'in hanı,<br />
Pamukhanı. Üçü de ahşaptı. Hayriye hanını Yılanlıoğlu Şeyh Ali Ağa yaptırmıştır.<br />
23 oda, bir dükkan idi. Kaleönü'ndeki medresesine vakfetmiştir. Han 1800 lerde<br />
yapılmıştır. 1950 lerde yıkılmıştır. Saffet'in hanı hakkında bir kayıta rastlamadım,<br />
sözlü bir bilgi de duymadım. 1950 lerde yıkıldı. Pamukhanı da eski bir bedesten<br />
üzerine yapılmış tek katlı bir bina idi. Bugünkü Belediye İşhanının olduğu yerdeydi.<br />
HARPIŞTA<br />
Bağ zamanı pekmez kaynatma, kışlık hazırlama işlerinin yapıldığı, kısmen<br />
açık, kapısız, üstü kiremit kapalı bir mekandır. Bir köşesinde üzümlerin içinde<br />
ezildiği suluk bulunurdu.<br />
HAŞGEŞLİ EKMEK<br />
15 Eylülde bağ göçü başlamadan yapılırdı. Bağa araba ya da eşek yüküyle<br />
göçüldüğü günün akşamı haşgeşli ekmekle üzüm yenirdi. Denebilir ki bu bir<br />
kuraldı. Haşgeş kelimesinin haşhaş olduğu sanırım anlaşılmıştır.<br />
HAVUTLU<br />
Bir kaynakta 1580 lerde "Hacı Davut ve Çay köyünden" diye bir not geçiyor.<br />
Havutlu'nun Çay köyüne yakın olması nedeniyle bu ismin "Hacı Davuttan mı<br />
geldiğini düşündürüyor. Gölün kuzeyinde de böyle bir yer adı var. Böyle bir yer<br />
ismini de Söke dolaylarında rasladım.<br />
HAYDAR<br />
Baba Sultan türbesinin batı tarafındaki alandır. 1950 lerde göl şişince su<br />
bastığı için imeceyle dolduruldu. 17. yüzyıl eşkıyalarından Haydaroğlunun haraç<br />
istemek için bir süre kaldığı yer olması ihtimaliyle oraya bu ismin verilmiş<br />
olabileceği akla geliyor. Isparta'ya da haraç için böyle bir zorlama yapmıştır. Eşkıya<br />
Haydaroğlu Uluborlu'nun İlegüp köyündendir. Hoyran dolaylarındaki geniş düzlüğe<br />
de "Haydar ovası" derler.