A'dan Z'ye EĞİRDİR ANSİKLOPEDİSİ - Nuri Güngör - Ispartaya.com
A'dan Z'ye EĞİRDİR ANSİKLOPEDİSİ - Nuri Güngör - Ispartaya.com
A'dan Z'ye EĞİRDİR ANSİKLOPEDİSİ - Nuri Güngör - Ispartaya.com
- TAGS
- nuri
- ispartaya.com
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
GERTRUDE BELL<br />
İnternette rastladım. Şimdiye kadar bu kişiden kimse bahsetmedi. Hayatı<br />
şöyle: 1868 de Wasington'da doğdu. 1926 da öldü. İlk eğitimini evinde aldı.<br />
Londra'da, Oksford'da tarih okudu. Farsça biliyor. İran'da incelemelerde bulundu.<br />
Politik amaçla Ortadoğuda geziler yaptı. Bu arada Eğirdir'e de uğradı. Eğirdir ve<br />
çevresi ile ilgili günlüğü şöyledir:<br />
29 Nisan 1907 Pazartesi<br />
Saat dokuzda Isparta'dan ayrıldım. İki buçuk saatlik bir yolculuktan sonra<br />
Eğirdir'i gördüm. Çok güzeldi. Dağların aksi gölün içine düşmüştü. Kasabada<br />
kalacağımız bir yer bulamadık. Kasabanın dışında kampımızı kurduk. Her yeri<br />
yakarcasına sıcak vardı. Kasabaya yeniden dönerek hoşuma giden Medrese<br />
kapısını gördüm ama güneş olmadığı için fotoğrafını çekemedim. Üstü kapalı bir<br />
avlunun içinde başları kırılmış dört melekli bir sütun başı vardı. Caminin karşısında<br />
yarımadanın sağ kapısına doğru sıradan bir minare yükseliyordu. Kapıdan geçip<br />
biraz ilerleyince oldukça harap bir kaleyle karşılaşıyorsunuz. Kaleden geriye<br />
kalanlar kapı kuleleriyle iki yandaki duvarlar. Oradaki daracık alana yürüyüp oradan<br />
bir kayıkla adalara doğru kürek çektim. İlk adada çok küçük ağaçlar, yalnızca<br />
meyve ağaçları vardı. İkinci ada evlerle kaplıydı. İki kilise gördüm. Üç gemi<br />
büyüklüğündeki Sen Teodoros kilisesinin doğu ucu dışarı taşırılarak bir giriş holü<br />
yapılmış, kilise duvarına yaslatılarak üstü kapatılmıştı. Salon tonozlu ve geçiş<br />
yerleri düzdü. Bu binanın yakınındaki eski Sen Stefanos kilisesini içine alan yeni<br />
kare bir bina bulunuyor. Girişi dışa taşırılmış, tonozlu, kare biçiminde bir bina.<br />
Kuzeye ve güneye doğru farklı düzeylerde yükseltilmiş, birbirine bağlı çift sütunlu,<br />
küçük kemerli çift pencereler. Batı kapısının üstündeki yatay kiriş kabaca asma<br />
figürüyle işlenmiş. Bütün kilise freskle dolu. Büyük bir hac yeri. Yılda bir kez millerce<br />
uzaktan insanlar geliyor. Güney duvarının dışında ama yeni yapılan en dış<br />
duvardan içerde içimi çok güzel derin bir kuyu var. Her türlü hastalığı iyileştirdiği<br />
söyleniyor. Mucize yaratan bir su kaynağı...<br />
Yeniden kampa dönüp Fettah'ı buldum. Bitkindi, katırcılar işi bırakmışlardı<br />
Ne edip edip at bulmalıyız. Göl buradan çok hoş görünüyor. Çadırındaki eşyalara<br />
dokunmaması için asker Halil'e kesin talimatlar vererek Fettah kasabaya gitti. Gece<br />
zaptiyesi Halil Yemen'de geçen on yılını, iki kez yaralanıp Allah'ın sayesinde<br />
ölmediğini, Eğirdir'den bin kişinin gidip ancak üç yüzünün geri döndüğünü anlattı<br />
durdu. Döndüğünde gene evlenmiş, iki yıllık evli olup bir kızı varmış. Gizlice kampa<br />
sokulan bir Arab'ı öldürüp çavuş olmuş. Ancak dönenlere burada ödeme<br />
yapılıyormuş. Kardeşi de orda ölmüş ama hiç yardım yapmamışlar. Karısı ve<br />
çocukları çaresizmiş.<br />
30 Nisan 1907 Salı<br />
Zaptiye Mahmut'la atlara bindik ve bütün kamp yola gıktı. Hükümete bağlı<br />
olarak balıkçılık işlerinin yapıldığı Köprü'yü geçerek henüz tamamlanmamış yeni<br />
bir yoldan gölün doğusundaki tepelere tırmandık. Birinin göle yuvarlanması<br />
yüzünden yük taşıyan atlar çaresiz arkada kaldı. Sorkuncak'ı görmek için acele<br />
yoldan ayrılarak tepeler arasındaki bozuk patikalardan göle doğru indim. Ancak<br />
yazıtlar burda da yoktu. Sonra yukarı çıkıp yeni yoldan pek büyük olmayan virane<br />
bir site olan Kalınkilise'ye gittim. Burada köy yok. İki kilise buldum. Sonra aceleyle<br />
yolun bir ucuna çıktım. Tam Sarıidris'in dışında 12 ye doğru yük taşıyan atlarla