Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
yüreğini hafifletiyordu. Gemiye bindiğinden beri kardeşini<br />
düşünmek ona acı vermez olmuştu. Geminin çözülen halatı, onu<br />
aklına takılan, onu huzursuz eden şeylerin hepsinden bir anda<br />
kurtarmıştı. Geminin güvertesinde kendisini çevrede bulunan<br />
her şeyin dışında hissediyordu. Tehlikenin içinde her zaman her<br />
şeyin sadece kendi elinde olduğu bir an olurdu. Tuttuğu işi başarırsa,<br />
kendisi ile birlikte binlerce insan da kurtulacaktı. Parlak bir<br />
pirinç levhanın üzerinde kendi ciddi yüzünün yansısını gördü.<br />
Gemi tam limandan ayrılacakken akıntıdan yukarı doğru gelmekte<br />
olan bir takım asker için gemide yer ayrılması gerekti. Siviller,<br />
memurlar, tüccarlar bir kamaranın içine sıkıştırıldılar.<br />
Bunlar hemen yemek yemeğe ve kâğıt oynamaya başladılar. Liau<br />
çevresindekilerle konuştu, kâğıt oynadı. Üzerine cam bir fanus geçirilmiş<br />
gibi oradakilerin dışındaydı. Bu fanusun içine oturmuş,<br />
oradakilerle birlikte gülüyor, kâğıt oynuyordu ama gene de her<br />
şeyin dışında kalıyordu. Ancak güçlü bir devinim bu camı kıracaktı.<br />
Dazlak kafalı bir adam kamaradaki küçük pencerenin kantine<br />
açıldığını farketti. O ana kadar hiç durmadan yemek yemiş olmalarına<br />
rağmen bu buluştan yararlanmaya kalktılar. Masanın<br />
üzeri bardaklar ve kirli tabak çanaklarla doldu. Gemi tam yol hareket<br />
etmişti, üç obur herifin mideleri bozuldu, kapıdaki nöbetçi<br />
bunları dışarı bırakmadı, gülüşmeler oldu. Camı açmaya kalktılar<br />
ama vidalar alçılanmıştı, üstelik içkiden ve deli gibi gülmekten<br />
camı açacak güçleri kalmamıştı. Liau Yen-kay pencereden<br />
dışarı baktı. Denizin üzerinde büyük bir savaş gemisi görülüyordu,<br />
dev bir projektör denizle göğün arasını tarıyor, ara sıra kamaranın<br />
içini aydınlatıyordu. Yolculardan biri cebinden parmak izleriyle<br />
kirlenmiş çıplak kadın resimleri çıkardı. Bir süre hepsi heyecanla<br />
bu resimlerle uğraştılar, sonra üzerlerine yorgunluk çöktü.<br />
Sabahın ilk ışıkları içinde projektörlerin zayıf güçsüz ışıkları dolanıp<br />
duruyordu.<br />
İlk iskelede askerlerin bazıları indirildi, onların yerine yenileri<br />
bindirildi. Kısa bir süre dışarı çıkmalarına izin verildi, güverteye<br />
çıkıp temiz hava aldılar, sonra gene kamaraya tıkıldılar. Yemek<br />
yemeğe ve kâğıt oynamaya koyuldular. Dazlak kafalı adam<br />
kâğıtlarla türlü oyunlar yapıyordu. Yolcuların yüzleri sıkıntı doluydu.<br />
Liau camdan dışarı baktı. Sisli kıyılarda ışıklar yanmaya
Change language