Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
nistlerin Kuomintang'a katıldığını yazıyorsBövle bir şeye hiçbir<br />
zaman aklım ermedi zaten. -Batıya gelmeyi ne pahasına olursa<br />
olsun istiyordum. Oysa şimdi burada yeryüzünün yanlış bir yanında<br />
bulunduğumu düşünüyorum. Yarın hemen bir dönebilsem<br />
yurda. İnsanın başına yurdunda neler olup bittiğini anlayamamaktan<br />
daha kötü bir şey gelemez. İnsanın yüreği vücudunun<br />
dışında başka bir yerdeymiş gibi oluyor."<br />
Sabırla bir süre dinlediler, sonra başka yana bakmaya başladılar.<br />
Bu başka yana bakışlarından Luau Han-çi'nin yakınmalarının<br />
nasıl gelişeceğini, nereye varacağını, her geceki konuşmalardan<br />
iyi bildikleri anlaşılıyordu. Ma söze başladı -onu da<br />
dinliyorlardı, dün geceyi bu geceye bağlayan bir zincirin halkaları<br />
gibi, bu bitmek tükenmek bilmez konuşmaları birbirine<br />
bağlayan sözlerine kulak veriyorlardı: "Ama her şeye rağmen<br />
Sun-Yat-sen gene de Borodin denen şu Rusun yanında kalmasına<br />
izin verdi, Rusya'yla antlaşmalar yaptı, büyük Lenin'in izinden<br />
yürünmesi gerektiğini söyledi." Siyah ceketli sözünü kesti: "İyi<br />
ama bundan nereye varmak istiyorsun? Bolşeviklerle aynı safa<br />
geçmedi ki, komşumuz olan büyük bir imparatorlukla antlaşmalar<br />
yaptı." Ma karşı çıkıyordu: "Ne olursa olsun gene de bir antlaşma<br />
yaptı ya. Bunun ne anlama geldiğinin tartışılır yanı yok,<br />
ama yaptığı şeyin doğru olup olmadığı belli değil." -"Sen böyle konuşursan<br />
hiçbir şeye doğru denemez." Ma sert bir karşılık verdi:<br />
"Benim için ölümün kutsal yanı falan olmaz. Söylediği şeyler de<br />
kesinlikle doğrudur diye bir şey söylenemez. İşime gelmezse şu<br />
yukardakini indirir" -suskuyla dikişini sürdüren karısının<br />
başının üstünde asılı duran renkli Sun-Yat-sen resmini kastediyordu-<br />
"yerine şu ufak, sivri sakallı Rus'u asarım."<br />
Liau Han-çi düşünüyordu: Bu gevezelik canımı sıkıyor artık.<br />
Gidip yerinde görmeliyim olanları, yurda dönmeliyim. Şimdi,<br />
tam şimdi bizim oralarda büyük bir atılım var, buralarda bile hissediliyor<br />
bu, hatta şu uykulu herif bile hissediyor, Ma'yı bile sarsıyor<br />
bu, hatta bu Limehouse odasını bile sarsıyor; yurda dönmeliyim<br />
artık, hemen şimdi.<br />
Ayağa kalktı, Ma onu kapıya kadar geçirdi. Liau, "Daha düne<br />
kadar istediğim şeylerin hepsi aslında babamın istekleriydi.<br />
Kendi şerefim diye bildiğim şey babamın şerefiydi. Buraya gelip