Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
laması epey zaman aldı: "Hayal gücüm pek öyle güçlü değildir<br />
ama, olmayacağını değil olacağını düşünürüm hep. Düşünsene,<br />
benim buradan geçmem gerekiyor, asıl güç işler şimdi başlayacak".<br />
Saatlerdir yoldaydılar. Lombozda su yeşildi şimdi. Parlak<br />
güneş ışığı Steiner'in koyu, donuk yüzüne vuruyordu. "Yakında<br />
geçip geçemeyeceğimiz ortaya çıkacak." -"Bu konuda hiç bir garanti<br />
vermiş değilim." Steiner elini Falludi'nin dizinden çekti,<br />
yüzünü kapadı. İşte hepsi bu, diye düşündü, Faludi ile bir gemide,<br />
öleceğini bile bile yolculuk etmek, ancak rüyada olur böylesi.<br />
Bizi yakaladıklarında uyanık olmalıyım.<br />
Faludi anlatmaya başladı, sanki kendi sözlerini sadece kendi<br />
dinliyormuş gibi ciddileşti yüzü. "Bir keresinde, iç savaşta, Volga<br />
kıyısında üç kişi keşif kolundayken yirmi kişilik bir grupla<br />
karşılaştık. Bunun artık sonumuz olduğundan üçümüzün de hiç<br />
kuşkusu yoktu. Biz üç kişiydik, onlar yirmi kişi. Bir an şaşkınlık<br />
oldu. Hepsi köylü çocuklarıydılar, karşılarında ilk kez kızılları<br />
görüyorlardı. Olduğumuz gibiydik, yani ne kuyruğumuz ne boynuzumuz<br />
vardı, kasketlerimizde de Sovyet yıldızı, bu onları etkiledi.<br />
"<strong>Yoldaşlar</strong>!" diye bağırdık. Akşama döndüğümüzde yirmi üç<br />
kişiydik. Ama kızıllarla karşılaştıklarının üçüncü ya da<br />
dördüncü seferinde de etkilenebilirlerdi her neyse, bunu da atlatmıştık."<br />
Steiner yüzünü elleriyle kapamıştı. Başlarda dinlemeye<br />
çalışmıştı (Bunun anlattıkları şimdi artık hiçbir işime yaramaz,<br />
dün ya da iki saat önce neyse, ama artık hiçbir işe yaramaz.)<br />
Makine her geçen dakika daha güçlü vuruyormuş gibi geliyordu<br />
ona. Artık bu vuruşlara karşı duramıyor, bir köşeden öbürüne<br />
yuvarlanıyordu. Faludi'nin vücudu da hafiflemiş gibiydi, sarsılıyordu.<br />
Lombozda su maviydi. Güneşin ışığı daha da yoğunlaştı. Faludi,<br />
"Evet ama gene de çekici, heyecanlandırıyor insanı. Yıllardan<br />
beri böyle yaşamaya alışıyor insan, hep bir şeyin kıyısında" dedi.<br />
Bunlar ne biçim sözler, nereden girdi kafama bunlar, diye<br />
düşündü. Şöyle bir doyasıya uyuyabilsem. Karar verdi, kıvrıldı,<br />
başını Steiner'in dizine yasladı. Gemi durduğunda henüz