Yasa koyucu vergilendirme yetkisini kullan›rken,anayasal kurallara uymak ve vergi yükününadalete uygun ve sosyal amaçl› da¤›t›m›n›sa¤lamak kofluluyla, gelir, servet veya harcaman›nvergilendirilmesinde konulara, nitelikveya miktarlara göre kimi de¤iflik ölçütler getirebilir,gelirin unsurlar›na ve miktar›na göre ayr›yükümlülükler ve oranlar belirleyebilir. Ücretgelirlerinin di¤er gelir unsurlar›na göre salteme¤e dayal› olarak elde edilen gelir niteli¤indeolmas› ve vergi bask›s›n›n yüksekli¤i nedeniyleözellikle bu geliri elde edenlerin ekonomikdurumlar› ile vergi oranlar› aras›nda do¤rudanbir ba¤lant›n›n kurulmamas› ve ücretlilerdenvergi al›n›rken mali gücün göz ard› edilmesidüflünülemez.Anayasa’n›n 55. maddesinde ücretin eme¤inkarfl›l›¤› oldu¤u, Devletin çal›flanlar›n yapt›klar›ifle uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve di¤ersosyal yard›mlardan yararlanmalar› için gereklitedbirleri alaca¤› belirtilmifltir. Anayasa, ücreti,di¤er gelirlerden farkl› olarak özel flekilde düzenlemifl,bu düzenlemede ücretin özellikli ve ayr›kdurumunu gözeterek, Devlet’e “adaletli bir ücret”için tedbir alma görevi vermek suretiyle korumaalt›na alm›flt›r. Anayasa’n›n 73. maddesindeki“mali güç” ilkesi ile 55. maddesindeki “adaletli birücret elde etme” ilkesi bir arada de¤erlendirildi¤inde,ücret gelirlerinin ücret d›fl›nda eldeedilen gelirler ile ayn› oranda vergiye tabi tutulmas›ve hiçbir önlem al›nmadan ücrette azalmayaneden olacak flekilde yükseltilmesi,“adalet” ilkesini de zedeler.Aç›klanan nedenlerle, 193 say›l› Yasa’n›n 5479say›l› Yasa’yla de¤ifltirilen 103. maddesinde yeralan tarifenin 40.000 YTL’den fazlas›n›n 40.000YTL’si için 9.190 YTL, ibaresinden sonra gelen“… fazlas› % 35 oran›nda …” ibaresi, “ücretgelirleri” yönünden Anayasa’n›n 2. ve 73. maddelerineayk›r›d›r. ‹ptali gerekir.Geçici 69. madde kapsam›ndaki yükümlüler5479 say›l› Yasa’n›n yay›mland›¤› 8.4.2006 tarihinekadar yat›r›m indirimi istisnas›ndan yararlanacaklar›n›göz önünde bulundurarak yat›r›mkarar› alm›fllar ve yat›r›ma bafllam›fllard›r. Buyükümlüler indirimin y›lla s›n›rlanaca¤›n› öncedenbilmemektedirler. Yat›r›m indiriminden yararlan›lacaktutara ulafl›ncaya kadar yap›lmas›gereken indirimin sonradan üç y›lla s›n›rland›r›lmas›verginin genellik, eflitlik, öngörülebilirlikve kamusal yetkinin kullan›lmas›nda yükümlülerehukuksal güvenlik sa¤layan yasall›kilkelerine ayk›r›l›k oluflturmaktad›r.74 • MEVZUAT DE⁄‹fi‹KL‹KLER‹ OCAK - fiUBAT 2010 • BÜLTEN
15.10.2009 tarihlive E: 2006/124, K:2009/146 say›l›Karar›4.1.1961 günlü, 213 say›l› VergiUsul Kanunu’nun 114. maddesininikinci f›kras›n›n Anayasa’yaayk›r› oldu¤una ve ‹PTAL‹NE,fievket APALAK’›n karfl›oyu veOYÇOKLU⁄UYLA,B- ‹ptal edilen f›kran›n do¤uraca¤›hukuksal boflluk kamu yarar›n›ihlal edici nitelikte görüldü-¤ünden, Anayasa’n›n 153. maddesininüçüncü f›kras›yla 2949say›l› Anayasa MahkemesininKuruluflu ve Yarg›lama UsulleriHakk›nda Kanun’un 53. maddesinindördüncü ve beflinci f›kralar›gere¤ince ‹PTAL HÜKMÜ-NÜN, KARARIN RESM‹ GAZE-TE’DE YAYIMLANMASINDANBAfiLAYARAK ALTI AY SON-RA YÜRÜRLÜ⁄E G‹RMES‹NE,OYB‹RL‹⁄‹YLE,Aç›klanan nedenlerle, dava konusu kuralAnayasa’n›n 2. ve 73. maddelerine ayk›r›d›r.‹ptali gerekir.‹tiraz konusu kuralda, vergi dairesince takdirkomisyonuna baflvuru yap›ld›ktan sonra matrah›ntespiti, buna iliflkin karar›n oluflturulmas›ve karar›n gönderilmesinde bir süre öngörülmemekte,çal›flma süresi tamamen komisyonuntakdirine kalmaktad›r. Ancak, zamanafl›m›n›ndurmas›n›n süreyle s›n›rland›r›lmamas›, vergimükellefleri yönünden uygulamada keyfili¤e,haks›zl›¤a, eflitsizli¤e yol açacak sonuçlardo¤urabilecek niteliktedir.Verginin yasall›¤› ilkesi, vergi kurumunun hukuksalyap›s›n›n temel koflulu olup oran›n›n,sal›nma biçiminin, al›nma zaman›n›n yönetim veyükümlüler bak›m›ndan belirginli¤ine dayan›r.Yükümlülere güven veren bu ilke, vergi yönetimindede kararl›l›k sa¤lamakta, herkesi eflitbiçimde kapsam›na alan bir yurttafll›k göreviningöstergesini oluflturmaktad›r.‹tiraz konusu kural›n ikinci tümcesinde, duranzamanafl›m›n›n ifllemeye bafllamas›, ilgili takdirkomisyonu karar›n›n vergi dairesine tevdiineba¤lanm›flt›r. Takdir komisyonu karar›n›n tevdii,bu komisyonun çal›flma ve karar›n› oluflturaraktamamlama süresine ba¤l› olarak de¤ifliklikgöstermektedir. Bu durum, duran zamanafl›m›-n›n yeniden ifllemeye bafllama süresini, yükümlüyönünden öngörülemez hale getirmektedir.Zamanafl›m›n›n durma süresinin belirsizli¤i, makulve adil bir sürenin bulunmamas›, vergi dairesincematrah takdiri için baflvurunun s›rf zamanafl›m›n›durdurmak için keyfi olarak kullan›lmas›ndagüvence sa¤lamayaca¤› gibi yükümlüyevergi tahsilât›n›n gecikti¤i süre kadar gecikmezamm› ve faizi uygulanacak olmas› da yükümlününvergi yükünü art›rarak haks›z sonuçlardo¤mas›na neden olabilir.Zamanafl›m› hükümlerindeki aç›kl›k, sadece zamanafl›m›süresinin, bafllang›ç ve bitiflinin yasadagösterilmesiyle kendisini göstermez. Vergilemedehukuksal kararl›l›¤›n sa¤lanmas› amac›ylagetirilen zamanafl›m›n› durduran nedenlerle,durma süresinin ve duran zamanafl›m›n›n ifllemeyebafllama tarihinin de aç›k, belirgin, somutve öngörülebilir olmas›, keyfili¤e izin vermemesiyasall›k ve hukuk devleti ilkesinin gere¤idir.Aç›klanan nedenlerle itiraz konusu kural, Anayasa’n›n2. maddesine ayk›r›d›r. ‹ptali gerekir.BÜLTEN • OCAK - fiUBAT 2010MEVZUAT DE⁄‹fi‹KL‹KLER‹ • 75