18.02.2013 Views

BUKET UZUNER (1955, Ankara), Hikâye, gezi ve roman yazarıdır ...

BUKET UZUNER (1955, Ankara), Hikâye, gezi ve roman yazarıdır ...

BUKET UZUNER (1955, Ankara), Hikâye, gezi ve roman yazarıdır ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

��yas�ya ele�tirdi�i, annesi d���nda kimseyle konu�mad��� 'inziva' günleriydi onlar, insanlar ölüyor,<br />

eski dostlar birbirine ate� ediyor, sokaklarda k�rm��� ayak sesleri duyuluyordu.<br />

"Bilen konu�mayand�r, konu�ansa bilgisiz," diyordu Lao-Tse.<br />

Bol bol okuyor, annesiyle tart���yor, ona gitar çal�yor, kareli defterlere notlar dü�üyordu. Sirenler<br />

çal�yordu her yerde...<br />

"Bilgi de�il, bilgelik önemli," diyordu Cahide Han�m.<br />

Nergis, çiçe�i burnunda, ama y�ld��� parlayan bir avukatt� o s�ralar. Yak���kl� kocas� I��k'�n önce<br />

profesyonel devrimcili�ini, �imdi de yurtd���nda ya�amak zorunda kal�����n maddi <strong>ve</strong> manevi<br />

yüklerini tek ba��na ta��yordu. Yaln�zd�. Annesi <strong>ve</strong> karde�ine en uzak oldu�u y�llar...<br />

"Ne güzel dans ederdin sen Nergis..."<br />

Uzun saçlar��� ensesinde iri bir topuz yaparak ku�u boynunu iyice uzatan, ye�il gözlerinde sisler<br />

uçu�an bir küçük k�z geldi gözü-v nün önüne.<br />

"Benim bütün arkada�lar�m sana â��kt� abla. Seninle gurur du^ yard�m..."<br />

Hâlâ güzel boynunu cömertçe açan Nergis gülümsüyordu. Birbirinin en yak�n çocukluk �ahidi,<br />

ancak karde�lerdir.<br />

"Senin danslar��� izlerken hep uzun boynunun çevresinde dolanan bir vah�i y�lan görürdüm,<br />

vah�iydi ama güzeldi. Renkli, parlak <strong>ve</strong> sana tutkun. Sana zarar <strong>ve</strong>rmekten çok korkar, her dans<br />

edi�inde kendini zehirlerdi... Art�k hiç dans etmiyor musun Nergis?"<br />

Nergis, 'hayali geni�, gönlü güzel karde�im' bak��lar�yla bakt� ona. Elini tuttu Teoman'�n.<br />

Aralar�nda iki ya� olmas�na kar��n, herkes Teoman'� onun a�abeyi san�rd�. Belki de geni� omuzlan,<br />

uzun boyu, gözlükleri <strong>ve</strong> sakal� onu oldu�undan ya��� gösteriyordu.<br />

"Annem seni öyle tuhaf, öyle mistik bir tutkuyla se<strong>ve</strong>rdi ki, dans ederken beni izleyi�inizden, sizi<br />

tek bir beden gibi görürdüm bazen. Senin müzik derslerin s�ras�nda, sonra bize gitar <strong>ve</strong> akordeon<br />

çal���nda, annemin sana bak���nda bir tap�nma, bir ermi�lik tonu vard� ki, çatlasam da, onun<br />

gözünde o yere ç�kamayaca���� anlard�m. Yaln�zca benim de�il, hiç kimsenin �ans� yoktu!"<br />

Bak����lar.<br />

"Annem seni hep benden daha çok sevdi Teo!" Sesinde kabulle-ni�, hatta sevgi yüklü dokunu�lar<br />

vard�.<br />

Sessiz kald�lar. Çocukken yapt�klar� gibi buharlanm�� cama vapur <strong>ve</strong> uçak resmettiler<br />

parmaklar�yla. Sonra sessizce camdan d��ar�ya uzand�lar...<br />

Annelerinin ölümünden sonra ilk kez bulu�mu�lard�.<br />

Anneannem ketum <strong>ve</strong> gururlu bir kad�nd�, inatç�yd�. Anneme bu sonuncusunu miras b�rakm��.<br />

Yetmi� dokuz ya��na dek sa���kl� <strong>ve</strong> dinç ya�ad�. Onun sülalesi uzun ya�ayan kad�nlarla doludur.<br />

Be� y�l önce banyoda ölü bulundu�unda, beyin kanamas�ndan bir ç�rp�da öldü�ünü söyledi doktor.<br />

Ne a���, ne s���, ne de bekleyi�...<br />

Anneannemi se<strong>ve</strong>rdim. So�uk <strong>ve</strong> mesafeli olmas�na kar��n gü<strong>ve</strong>nilir <strong>ve</strong> dayan�kl�yd�. Annem <strong>ve</strong><br />

babam ayr� ayr� evi terk ettiklerinde, onun varl���, Cem'le beni çok gereksindi�imiz 'hâlâ bir evimiz<br />

1YS3<br />

oldu�u' dü�üncesinin sa���kl� <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nli kanatlan alt�na alm����. Yeme�e geç kalmaya, di�<br />

��rçalamay�p, el y�kamamaya, da����k ya-J|4 �amaya, çatal-b�çaks�z yemek yemeye, 'günayd�n's�z<br />

güne ba�lama-~' ya, tek sesli müzi�e, sar�msak kokusuna, kirli çoraplara, dedikoduya,<br />

ge<strong>ve</strong>zeli�e, dü�üncesiz para harcamaya <strong>ve</strong> Türk-Yunan dü�manl���na tahammül edemezdi.<br />

Tahammül ettiklerinin listesi çok k�sad�r: K��� Nilgül! 1900 y�����n ortalar�nda, Girit adas�nda<br />

do�mu�, varl�kl� ailesinin istanbul'a göçü, geni� akraba çevresini parçalam��, giderek ailenin son<br />

bireyi haline gelmi�ti. Bence bir yerlerde, galiba Söke'de akrabalar�, yak�nlar� vard� ama onun<br />

aksili�e varan dikba������� <strong>ve</strong> kurulu�a dayanan kat�����, çevresindekileri uzakla���rm�� olmal�yd�.<br />

Bize hiçbir yak���ndan söz etmedi, hiçbir çocukluk an��� anlatmad�. Annemin bildikleri de<br />

����rl�yd�. Çok güzel Girit yemekleri yapard�. Etten çok sebzeye <strong>ve</strong> zeytinya���lara dönük, lezzetli<br />

<strong>ve</strong> sa���kl� bir mutfak kültürünü ta������� ailemize. Galiba babamla en iyi anla����� iki konudan<br />

birisi buydu. "Az, hafif <strong>ve</strong> s�k yemek yemeli. �eker, ya� <strong>ve</strong> et gibi tahrik edici, zevk <strong>ve</strong>rici

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!