18.02.2013 Views

BUKET UZUNER (1955, Ankara), Hikâye, gezi ve roman yazarıdır ...

BUKET UZUNER (1955, Ankara), Hikâye, gezi ve roman yazarıdır ...

BUKET UZUNER (1955, Ankara), Hikâye, gezi ve roman yazarıdır ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Selen'in on iki günlük izni bitti�inde ben Kaliforniya'ya uçtum. San Francisco <strong>ve</strong> Los Angeles'�<br />

gezdim. Bu iki dev kentte de Selen'in <strong>ve</strong>rdi�i adreslerde, onun arkada�lar�nda kald�m. Kaliforniya<br />

bamba�ka bir ülkeydi, Do�u Yakas�'na <strong>ve</strong> New York'a pek benzemiyordu. Ben 'Do�u Yakas�'m<br />

daha çok sevmi�tim.<br />

Üç haftal�k Amerika <strong>gezi</strong>m bitmeden, yeniden New York'a döndüm. Veda yeme�ine, Selen'in anne<br />

<strong>ve</strong> babas���n evine da<strong>ve</strong>tliydik.<br />

So�uk denmese bile steril, kibirli denmese bile bilgiç, ama Se-len'i çok önemsedikleri besbelli,<br />

ciddi, titiz <strong>ve</strong> kültürlü bir orta ya�-| h çiftle tan����m o gece. Her bak�mdan tipik akademisyendiler.<br />

Sor derece uluslararas� <strong>ve</strong> konforlu bir ya�am tarzlar� vard�. Selen'le an-1<br />

ne <strong>ve</strong> babas� aras�nda fiziksel benzerlikler d���nda, hiçbir yak�nl�k bulamad�m.<br />

Kendi anne <strong>ve</strong> babam�, hatta karde�imi dü�ündüm sonra. D��ardan bakan biri de, ayn���eyi benim<br />

için söyleyecektir san���m. Oysa, birbirlerinin kar����nda bulu�mayan, milyonlarca çocuk-ebe<strong>ve</strong>yn<br />

ili�kisi olmal� bir yerlerde...<br />

Ertesi gün, yine JFK Havaalan�'ndan, bu kez yolcu ediyordu beni Selen. Bana Amerika'ya<br />

yerle�mem için cazip bir öneri getirdi son anda.<br />

"Dü�ünmeliyim," dedim. *<br />

"iyi dü�ün," dedi.<br />

Vedala���k.<br />

Selen hiç �srar etmez, yine etmedi!<br />

63<br />

istanbul'a döndü�ümde, posta kutusuna s��mad��� için kap�ma b�rak�lm��, iriyar�, sar� bir zarf<br />

buldum. Üzeri pul dolu, kal�n, ���man bir zarf. îki hafta önce Amerika'dan postalanm����, el yaz���<br />

Mike'a aitti.<br />

Zarf� ald�m, elledim, hissettim. Sonra masam�n üzerine b�rakt�m. Açmay� erteledi�im her dakika,<br />

bilmeyi geciktirece�im o �eyi, masan�n üzerinde, görmezden gelmeye b�rakt�m.<br />

Hakan söz <strong>ve</strong>rdi�i gibi çiçeklerimi düzenli sulam����, hepsinin yüzü gülüyordu. Buzdolab�ndaki<br />

taze so�uk yiyecekler de, Hakan'�n bir ba�ka jesti olmal�yd�, ince adamd�r, dü�üncelidir.<br />

Evimin iki odas���, tuvaletini <strong>ve</strong> banyosunu dola���m. Ya�ad���m üç haftal�k 'Yeni Dünya' serü<strong>ve</strong>ni,<br />

beni evime yabanc�la���rm�� m� diye yoklad�m kendimi.<br />

Bir �eyler de���mi�ti de���mesine de, ne oldu�unu henüz alg�layam�yordum. Yeni bir göz, yeni bir<br />

burun, belki de yeni bir kulak edinmi�tim. Ama yabanc�la�mam����m. Aksine, sanki daha dün<br />

evimdeymi�im gibi hissettim kendimi. Sanki hiç gitmemi�tim okyanus ötesine. Her �ey tan���kt� <strong>ve</strong><br />

ben bural�yd�m! Soyunup do-<br />

183<br />

kündüm, bir du� yapay�m diye dü�ündüm. Ama sular kesikti. Mi-ke'm Türkiye'de ya�arken en çok<br />

yak�nd�����eylerden biriydi susuz-184 luk. Mike! Mike'�n yollad��� kal�n sar� zarf!... Dursun orada,<br />

masan�n üzerinde <strong>ve</strong> beni beklesin. Asl�nda ke�ke beklemese, ke�ke hiç olmasa!<br />

Telefonun sesiyle irkildim. Arayan Hakan olmal�yd�. Havaalan�na gelmemesini özellikle istedi�im<br />

için, çok istedi�ini söyledi�i halde, beni kar��lamaya gelememi�ti. Hay�r, istemiyordum. Art�k<br />

kimsenin çok yak���m olmas��� istemiyordum! Babam, Mike <strong>ve</strong> Selen vard�. Bir anlamda da,<br />

babam, Mike <strong>ve</strong> Selen yoktu! i�te o yüzden istemiyordum; ne Hakan'�, ne de ba�ka birini...<br />

Telefon uzun uzun çald�; kesinlikle Hakan'd� bu arayan. Açmad�m. Hiç kimsenin sesini duymak<br />

istemiyordum. Kendi sesimi bile. Oturup, telefonu seyrettim. Kordonunu, ahizesini, bedeninin<br />

��vr�mlar���, kö�elerini, içime bir tenhal�k çöktü. O kalabal�k k�tadan, o sürekli akan insan selinin<br />

aras�ndan dönüp gelmek olmal�yd� belki de...<br />

Telefon yeniden ötmeye ba�lad�. Sesinin bu denli çirkin oldu�unu ilk kez ayr�msam����m. Onu bir<br />

dü�man gibi gördüm. Telefon beni yok etmeye çal��an, çok güçlü bir dü�mand�. Telefondan<br />

korktum, ama ona yenilmedim. Sustu!

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!