18.02.2013 Views

BUKET UZUNER (1955, Ankara), Hikâye, gezi ve roman yazarıdır ...

BUKET UZUNER (1955, Ankara), Hikâye, gezi ve roman yazarıdır ...

BUKET UZUNER (1955, Ankara), Hikâye, gezi ve roman yazarıdır ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

mü-hendislik i�leri al�yor, k���na bakan eski kay�nvalidesine biraz para yolluyor, kendi kendine<br />

kurdu�u yapay bir dünyada tam bir geçi�<br />

63<br />

dönemi ya��yordu. Bo�anmak ona suçluluk duygusu <strong>ve</strong>rmi�ti. Bunald�. Uzun bunal�mlar���n tad���<br />

��kartmak için de evine kapan-64 di.<br />

Zeynep üç y�l sonra, toplam be� y�l 'içerde' yatt�ktan sonra, ç�kt���nda Teoman'� görmeyi reddetti.<br />

Sanki ba�ar���zl��a u�rayan ? devrim dü�lerinin tek nedeni Teoman'm�� gibi öfkeleniyordu eski<br />

kocas�na. Onu sorumsuz, ütopyac�, varolu�çu, kapitalist olarak suçluyor, toplum için en büyük<br />

tehlikeyi yaratan 'sosyal hastal�k' s�����na dahil ediyordu. Kendine bir i� bulduktan sonra k�����<br />

yan�na ald� <strong>ve</strong> bir daha evlenmedi. �imdi bir reklam ajans�nda çal���rken, ayn� kentte, ayn� çocu�un<br />

ebe<strong>ve</strong>yniyken bile Teoman'� görmeye tahammül edemez Zeynep.<br />

Ütopyac���k konusunda Teoman'� suçlamayan tek ki�i annesiy-* di. Daha sonra ikinci birisi girdi<br />

hayat�na; yine bir .kad�n.<br />

Nilsu!<br />

"Ütopya <strong>ve</strong> red hiç de öldürücü bir hastal�k de�ildir Teo. Sanatç�, yarat��� insanda, lider <strong>ve</strong> ihtilâlci<br />

ruhta mutlaka Ütopyac���k mevcuttur. Hatta yararl� bir besindir o�lum."<br />

Annesi ya�asayd�, incecik Polonya porseleni fincanlara limonlu çay koyar, siyah gür saçlar���<br />

ba����n üzerinde gururlu bir topuz yapar, ye�il, çekik gözlerinde ma�rur <strong>ve</strong> yaln�z ���lt�larla yan�na<br />

otururdu.<br />

"Eski güçlü sanatç�lar, Mozart, Çaykovski, Pu�kin, Gauguin, Shakespeare neden art�k yeti�miyor<br />

Teo?" derdi, ince porselen fincan� yava�ça dudaklar�na yakla�����r, hiç höpürdetmeden yudumlard�.<br />

"Sanayile�me tabiat� öldürdü. Oysa tabiat insan�n en hayati parças�yd�. Her �ey düzen, mecburiyet<br />

<strong>ve</strong> rekabete dönü�tü. Sait Faik, Orhan Kemal, Orhan Veli'nin aylakl�klar�, sevdal� dü�leri<br />

olmasayd�, birer küçük memur ya da içgü<strong>ve</strong>ysi kalacaklard� sonunda. Oysa ütopya... E<strong>ve</strong>t ütopya<br />

elzemdir. Yarat���lar için Teo..."<br />

Sonra, o s�ralar art�k hikâye yazar� olarak iyice ünlenen liseden arkada�� Neyyire Gömüç'ün yeni<br />

yollad��� kitaplar� ç�kart�r, okur, notlar al�r, ya ona yazar ya da onun son mektubunu yeniden<br />

okurdu. Yüzünde böyle bir arkada�� olu�unun gururu <strong>ve</strong> minnettarl����yla sanki bu dünyadan<br />

uzakla��rd�. Ayn� kentte ya�amaya ba�la- \<br />

��klar� zaman bile bu ikisinin birbiriyle yaz����klar��� dü�ünürdü Teoman, k�skanç bir sevgiyle.<br />

Annesi, annesi ya��yor olsayd�... Ölmeseydi, ne iyi olurdu... Bir fincan limonlu çay, kitaplar�,<br />

sohbeti... Annesi... Ama yoktu i�te.<br />

17<br />

Üç ay gidemedi. Annesinin intihar�ndan sonra tam üç ay, her sabah gitmeyi planlad�, her gece,<br />

"ertesi gün mutlaka giderim," dedi ama yapamad�. Dahas�, o üç ay dünyayla bütün ili�kileri<br />

ask�dayd�. Saatleri, gecesi, gündüzü birbirine kar�����, bu kar���kl�kla yitip gitmekten kekremsi bir<br />

tat al�r, bu tad�n da zevkine var�r olmu�tu âdeta... Oysa annesinin intihar��� en sakin, en yürekli<br />

kar��layan kendisiydi. Sanki sakl� farkl������� bütün dünyaya ilan etmi�ti sonunda annesi. Bo� ilaç<br />

kutusu, k�sa <strong>ve</strong> net bir not, düzgün b�rak�lm�� bir çift terlik <strong>ve</strong> o eskimi� foto�raf: Temiz, ��k <strong>ve</strong><br />

mistik! Garip bir gurur duygusu içini doldursa da, bu ölüme sempati duydu�unu kendine itiraf etse<br />

de, bütün bunlar i�in sanatsal yan�, estetik çizgileriydi, i�in bir de art�k o bordo kadife koltu�unda<br />

oturup, sehpada mutlaka limonlu çay���n tüttü�ü incecik Polonya porselen fincan� <strong>ve</strong> kitaplar�yla<br />

keyif çatarak o�luyla arkada���k edemeyen Cahide Han�m yan� vard�. 'Edemeyen!' Çünkü yoktu,<br />

art�k yoktu annesi! i�te bu k�sm��� bir türlü hazmedemiyordu Teoman, ��kl�k, farkl���k, mistisizm;<br />

güzel de, ke�ke bir �aka olsayd� bu ölüm. Ama ölümün �akas� yoktu!<br />

Önceleri yaln�zca alacaklar��� toparlamak, kendi evinin kiras�, Deniz'in masraflar� gibi giderlerini<br />

ödemek için k�sac�k ç���yordu annesinin evinden. Ko�arak dönüyordu sonra, sanki bir bekleyen, bir<br />

merak eden vard�; sanki Cahide Han�m hâlâ oradayd�... Kapan�yordu annesinin evine, içiyor,<br />

okuyor, dü�ünüyordu.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!