18.02.2013 Views

BUKET UZUNER (1955, Ankara), Hikâye, gezi ve roman yazarıdır ...

BUKET UZUNER (1955, Ankara), Hikâye, gezi ve roman yazarıdır ...

BUKET UZUNER (1955, Ankara), Hikâye, gezi ve roman yazarıdır ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Halbuki bir patrondan çok, patronun ��mar�k o�lu gibiydi Hakan. Bilgisayar oyunlar� oynuyor,<br />

çal��anlara tak���yor, çal��maktan çok e�leniyordu. Çok sevilmesinin <strong>ve</strong> aranmas���n da s�rr� buydu,<br />

san���m. Hâlâ da öyledir.<br />

Eski kar���yla dostlu�u sürüyor, onunla i� yap�yor, hâlâ birbirlerine dan����klar� oluyordu. Do�rusu,<br />

annemle babam�n bo�anmala- | n s�ras�nda ya�ad�klar�m <strong>ve</strong> çevremdeki öbür ayr���klar sonunda, |<br />

böyle uygar 'eski-çift' görmek beni etkilemi�ti, �imdi de etkileni-1 rim.<br />

Beraberli�imiz süresince hiç tart��mad�k, hiç kavga da etmedik. Çünkü ciddi hiçbir �ey<br />

konu�amad�k! Belki de bu yüzden yürüte-1<br />

medik. Ben Hakan'�, rahats�z edecek denli gams�z <strong>ve</strong> geni� bir insan diye, o da beni, gereksiz yere<br />

sorun yaratan <strong>ve</strong> hüzünlenmeyi se<strong>ve</strong>n birisi olarak, sessizce suçluyorduk.<br />

Oysa, benimle beraber olacak erke�in, yüre�i enine boyuna geli�mi�, kahkahas���n beyaz<br />

özgürlü�ü, gözya����n tuzlu eme�iyle hak edilmi� olmal�yd�.<br />

O erkek - her kimse, neredeyse <strong>ve</strong> varsa? - benimle 'ba�a ç�ka-bilmeli', beni sevdi�ini dolu dolu<br />

hissettirebilmeliydi.<br />

Egosunu hiç de�ilse, yeri gelince kontrol edebilen, 'ancak sevgiyle ba�a ç�����r seninle' diyerek,<br />

çaresizli�i reddeden, hem çocuk, hem yeti�kin bir erkek var m�yd�? Daha do�rusu, o�lunu böyle<br />

yeti�tirmeye yetkin bir anne var m�yd�?<br />

Bilmiyorum. Benim çocu�um yok!<br />

Bildi�im, Hakan'�n böyle bir annesi olmad���yd�...<br />

65<br />

Elvis, tam bir 'Beyaz Rus'dur! Ya�ant�����n ilk y�llar���� ���aal�, sevgi <strong>ve</strong> refah içinde geçirmi�,<br />

sonra yaln�zl�k <strong>ve</strong> yoklu�un pençesinde, mutsuz ya�am����r.<br />

O, tam bir sarmand�! Sar��� bol, bal rengi tüyleri, limon sar��� gözleri <strong>ve</strong> ince uzun bedeniyle, çok<br />

dinamik, modern, spor bir genç kad��� ça��������rd� bana.<br />

Annemle babam birbirlerini, evi <strong>ve</strong> bizi terk ettiklerinde, Elvis üç ya��ndayd�. Giderek ev<br />

nüfusunun <strong>ve</strong> kendine gösterilen ilginin azalmas�, Elvis'in huyunu de���tirmi�ti. Oysa ne�eli, d��a<br />

dönük <strong>ve</strong> biraz da aristokrat diye nitelenebilecek bir ki�ili�i vard�, ama sonunda huysuz, melânkolik<br />

<strong>ve</strong> <strong>ve</strong>s<strong>ve</strong>seli bir kediye dönü�tü.<br />

Cem yat��� okula gittikten sonra, babam�n ard�ndan, ikinci büyük a����� da yitirmenin bunal���na<br />

girdi Elvis. Derken, ben de yaln�zca geceleri e<strong>ve</strong> dönmeye ba�lam����m. Ama ona en büyük darbe,<br />

evimizin sat�lmas�yla, anneannemin dairesine ta��nmak zorunda kal���nda vuruldu. Bütün dengeleri<br />

bozuldu, al��kanl�klar� yok oldu, geçmi�i y���ld�. O, art�k yaln�z <strong>ve</strong> sorunlu bir genç kad�nd�.<br />

187<br />

Zaten hayvanlarla aras� s��� f��� olmayan anneannem, bu 'yap-1 rak dökümü'nün ard�ndan,<br />

Elvis'e hiç katlanamaz olmu�tu. San�-188 r�m, ona eski günleri, biten güzellikleri an�msat�yordu.<br />

Babamd�! Onu ilk gören babamd�. Tatil için gitti�imiz bir Ege köyünde, kald�����z motelin<br />

yemye�il bahçesinde, bir çiçekli�in kenar�na büzülmü�, uyuyormu�. Sabah�n erken saatlerinde<br />

uyan�p, 'orta-kah<strong>ve</strong>'sini içmek al��kanl����� tatillere de ta��yan babam, hep oldu�u gibi herkes<br />

uyurken deniz kenar�nda yürümü�, yeni projeler geli�tirmi�, motele dönerken, bahçede uyuyan<br />

Elvis'i görmü�tü. Minicik, sapsar�, müthi� sevimli bir kedi yavrusu!<br />

Tatil sabahlar�na bay���rd�k. Babam tatil sabahlar�nda yaln�zca Cem'le bana kal�rd�. Çünkü ne içine<br />

dal�p, bizi unutaca�� laboratu-var���, ne de sürekli v���lday�p, onu me�gul edecek telefonlar���<br />

getiremezdi yan�nda. Sabah�n ilk saatlerinde uyumaya bay�lan anne- | mi de hesaba kat�nca, babam<br />

bize kal�rd�, tamamen bize!<br />

Onun sabah�n ilk saatlerini yakalama merak��� bildi�imizden, Cem'le ben de erkenden uyan�r, ona<br />

kat���rd�k.<br />

O sabah, babam� bahçede buldu�umuzda, bize her zamanki gibi denizin mucizelerini anlatmad�.<br />

Yosunlar�n, bal�klar�n, bizim ta�, toprak sand�����z tuhaf olu�umlar�n asl�nda ne yararl� canl�lar<br />

oldu�una, tükenen besin kaynaklar�na kar��n, denizlerin bir kurtulu� vaat etti�ine <strong>ve</strong> bir hazine

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!