Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
gelin ensestinin kayınbaba ile gelin arasında değil, baba ile oğul arasında bir gerilime<br />
yol açtığı görülmektedir.<br />
İncelenen Türkçe baladın sonunda baba cezalandırılmamakla birlikte ilahî<br />
adalet tarafından cezalandırılması isteği dile getirilmektedir:<br />
Babam babam dedim ayrıldım senden<br />
Babam sen bulasın datlı canından<br />
Yarın mahşer günü hak divanından<br />
Sorguya suale çekilin bir gün (Öztürk 106)<br />
Öztürk iki baladın da “savaş dolayısıyla evinden ayrılma zorunluluğu ve bu<br />
zorunluluk sonucu gelişen aile dramı”ndan söz ettiğini ancak sorunu ele alış<br />
biçimlerinin farklı olduğunu belirtmektedir. Türkçe baladda ana sorun dramatize<br />
edilerek ilgili kişiler karşılıklı söyleştirilmişken Almanca baladda ilgili kişiler karşı<br />
karşıya getirilmemiş, soruna dikkat çekilerek olay öyküleştirilmiştir (Öztürk 109).<br />
Nerin Köse, “Ensest Evliliğin Türk Halk Hikayelerindeki İzleri” adlı<br />
makalesinde 1985 yılında Manisa yöresinden derlenen bir bozlakta "oğlu askere<br />
gittikten bir müddet sonra öldü haberi gelince gelinini, kendisine nikahlayan bir<br />
babanın hikâyesi”nin anlatıldığını belirtmektedir (159). Ancak öldüğü söylenen oğul,<br />
askerden döndüğünde isim benzerliğinden dolayı bir yanlış anlaşılma olduğu ortaya<br />
çıkar. Oğul eve geldiğinde üçü birlikte hiç konuşmadan akşam yemeği yerler. Artık<br />
evli olan kayınbaba ve gelin odasına çekildiğinde oğul, şu türküyü söyler:<br />
Sarı buğdayı darın mı sandın?<br />
Evdeki gelini karın mı sandın?<br />
Askere gideni gelmez mi sandın?<br />
Vurun kürt uşağı, Antep gidiyor.<br />
* *<br />
63