öğrenci oturumu - Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası

TMMOB
HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI
yumuşak gücü kullananlar daha çok ele alıyor. Bir kere sağ kesimin kavramı değildir
bunlar; özgürlük, eşitlik, kardeşlik kavramları Fransız ihtilalinden beri tüm solcuların,
o zaman Jean Jackques Rousseau’ların, Voltaire’lerin ortaya koyduğu şeyler. Uzun süre
de toplumdan dışlanan, egemen iktidara karşı direndikleri için tutuklanan bu insanlar,
hep sol cenahtan gelen insanlar. Birden buradan alındı, sağcılar bu kavramları, özellikle
Amerika’nın bu kavramları kullanmaya başladığını görüyoruz. Napolyon’un dediği gibi,
“Coğrafyası her ülkenin kaderidir.”
İlk hareketi Afganistan’a Amerika’nın müdahalesi ve 11 Eylül olaylarından öncesinde
daha ne yapıldı Çözülme Yugoslavya’da başladı. Orası Doğu Blokuna da girmemişti,
Batı Blokunda da değildi, Bağlantısızlar Hareketinin öncülerindendi ve gerçekten de
sosyalist olmakla birlikte bağımsız kalabilmişti Tito zamanında. Buradan başlandı, önce
Yugoslavya parçalanırken, burada Slobodan Miloseviç düşürüldü, arkasından orada
katliamlara girildi. Orada NATO, çok sevecen bir şekilde bu savaşa son veriyor göründü
ve ardından da Yugoslavya 6 devlete bölündü. Hatta o da yetmedi; Kosova hiçbir zaman
devlet olmadı, Kosova’nın hiçbir zaman bayrağı yoktu. Avrupa Birliği bunlara bir bayrak
yapmış, Avrupa Birliği bayrağına benzeyen bir bayrak, “Bu sizin bayrağınız olsun. Sizin
para biriminiz de yok, ama şimdilik Euro’yu kullanın” demiş. Orada da ayrı bir yer
kurarak, dedim ya, üsleri kurmaya ihtiyaçları var. Zaten demokrasi, insan hakları, sivil
toplum, bu tür kavramlar da hep kulakta pozitif algı sağladığı için de Doğu Avrupa başta
olmak üzere, bu tür kavramların peşine takılan insanlar çok sayıda arttı.
Bunun ardından ne oldu Son zamanlarda tekrar kullanılan bir kavram, sivil itaatsizlik
kavramı çıktı. Sivil itaatsizlik kavramı da çok eski bir kavram, 150 yıldır falan kullanılan
bir kavram. Ama bunun biz en başat, en yoğun kullanıldığı yer olarak da Hindistan’da
Gandhi’nin kullandığını, o pasif direniş dediğimiz, şiddete bulaşmadan devletin
kararlarına ve yasalarına uymama yolunu seçmesiyle görüyoruz. Şimdi bir de sivil
itaatsizlik çıktı, bu sivil itaatsizlikle birlikte bölgedeki devletlerin teker teker düşürülerek
başlarına Amerika’da eğitim almış, yetiştirilmiş gençler, televizyon kanallarıyla, internet
kanallarıyla eğitilmiş kimselerle buralara, bu devletlerin başına getirilmeye çalışıldı.
İşte bunun en iyi örneğini biz nerede görüyoruz Yugoslavya’ya girmiştim, oradan bir
örnekle devam edeyim. Slobodan Miloseviç demişti ki, “Yugoslavya’yı parçalamayı Batılı
emperyalistler yapıyor. Emperyalistlerin asıl amacı, Anadolu ihtilalinin yapıldığı ülkeyi
parçalamaktır.” Ta o zamandan, 1992’de söylemişti bunu ve sonra 2001 olayı, Irak’ın
işgali 2003. Neo-Con’lar çekilip Soros ve Türkiye’de de biliyorsunuz, bu Açık Toplum
Enstitüsü çok yaygın bir şekilde, Amerika’da eğitim almış ya da onlardan burs almış
kimselerle çalışmaya koyuldu. Türkiye’de de o dönemde “Türkiye kalkınmalı, sermaye
piyasasıyla serbest piyasa politikasını sürdürmeli, ama bağımsızlığını da korumalı” diyen
Ecevit, Yılmaz ve Bahçeli Hükümeti, 2001’de bir ekonomik kriz çıkarılarak düşürüldü.
Onun düşürülmesinin arkasından da işte aynı o kendi tiplerine uygun olan, Amerika’ya
bağlı olan, sorgulamayan ve onun ithal değerlerini alıp ülkeye kültürel olarak uymasa
bile, uygulamaya kalkan AKP Hükümeti iktidara getirildi.
THBTK
13. Türkiye Harita Bilimsel ve Teknik Kurultayı / 18-22 Nisan 2011
PANELLER
181