öÄrenci oturumu - Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası
öÄrenci oturumu - Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası
öÄrenci oturumu - Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
TMMOB<br />
HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI<br />
Kemalist geleneğin bir ifadesi olarak görüyorlar <strong>ve</strong> “Türkiye’nin Kemalist gelenekten<br />
kurtulması, solun Kemalist gelenekten kurtulması -çünkü bu darbeciliktir- artık liberalleşip<br />
liberal demokrasinin içerisine girmesi gerektiği” tezlerini savunuyorlar.<br />
Elbette Türkiye’de bir darbecilik geleneği var, ordu içerisinde de vardır, Kemalist<br />
dönemde de vardır, yani ta İttihat Terakki döneminden bu yana, çünkü kurucu ordu<br />
rolüyle Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştur. Daha sonraki dönemler içerisinde de ordu,<br />
belirli bir şekilde rejimin, düzenin, Kemalist düzenin, Türkiye Cumhuriyetinin, laikliğin<br />
koruyucusu… Bunun kazanımları olduğu, onların nasıl değerlendirilmesi gerektiğine<br />
girmek için zamanım uygun değil, ama Türkiye, o Türkiye değildir. 1950’lerden itibaren<br />
Türkiye’de burjuvazi gelişmiştir. 60 ihtilali sonrasında, 60’lar sonrasında tekelci burjuvazi<br />
<strong>ve</strong> sermayenin egemenliği gelişmeye başlamıştır kademe kademe. Korkut Hocam biraz<br />
ifade etti aslında, “100 yıllık bir dönem içerisinde sermayenin kademe kademe emeğin<br />
haklarını fethetmesi” diye. Ben onu aslında devlet iktidarının sermaye tarafından<br />
devralınması olarak da ifade edilebileceğini düşünüyorum.<br />
45’lerden sonra, İkinci Dünya Savaşından sonraki gelişmeler, Demokrat Partinin kurulması,<br />
Türkiye’nin kapitalizme açılmasıyla sermayenin uluslararası sermayeyle bir bütünlük<br />
içerisinde Türkiye’de iktidar partileri üzerindeki hâkimiyetinin gerçekleşmesiyle sermaye<br />
egemenliği gerçekleşmiştir <strong>ve</strong> ordu da bu dönüşümün bir parçası olarak dönüşmüştür.<br />
ABD ile askeri anlaşmaların yapılması, soğuk savaş stratejileri doğrultusunda ABD’nin<br />
Türkiye Ordusunu yeniden yapılandırması sonrasında ordu da dönüşmüştür.<br />
Bizler 60’lı yıllarda Atatürkçülük, Kemalizm, Kemalizmin doğuşunda gerçekte<br />
antiemperyalizm olduğu, ama 60’lar sonrasında bunun söz konusu olmadığı şeklinde<br />
uzunca tartışmalar olmuştu sol içerisinde. Sanki bütün hafızalar silinmiş gibi, şimdi<br />
AKP iktidarının yürüttüğü, “Liberal değişim” diye ifade ettiği süreç, dönüşüm sürecinin<br />
arkasına solu katabiilmek için bu kavramlar kullanılmaktadır.<br />
Şöyle toparlamaya çalışayım: Türkiye, çok ciddi bir değişim süreci geçirmiştir. Bu<br />
değişimin niteliği, gerici bir değişim sürecidir. Türkiye artık yeni bir devlet haline<br />
dönüşmüştür; dinci-ılımlı İslamcı bir iktidar elinde baskıcı, zorba bir iktidar haline<br />
dönüşmüştür. Aşağı yukarı 25-30 yıldır kademe kademe devam eden bu süreç<br />
tamamlanmıştır. Demin söylediğim gibi, bugün öyle bir düzen oluşturulmuştur ki, bir tek<br />
Tayyip Erdoğan, padişahlık yetkilerine sahip değil neredeyse.<br />
Türkiye’deki değişim sürecini anlatan Graham Fuller’in bir kitabı var, “Yeni Türkiye”<br />
diye. Orada uzun uzun bu süreçle ilgili şöyle bir şey de yapıyor: “Türkiye Cumhuriyeti,<br />
başlangıçtan itibaren kuruluş sürecinde, Kemalist cumhuriyet döneminde İslam’dan<br />
koparak, Doğudan koparak Batıya yönelmiştir, bu yanlış bir şeydi. Türkiye şimdi<br />
yeniden bu ılımlı İslamcı parti eliyle <strong>ve</strong> son derece güçlenmiş bu Fethullah Gülen<br />
cemaati marifetiyle yeni bir Türkiye oluşturmaktadır. Bu çok hayırlı bir şeydir, çünkü<br />
İslam ülkelerinde, Arap ülkelerinde de çok uzun süreden beri bir halife arayışı vardır.<br />
Türkiye’nin 1920’lerde kopmasından, halifeliğin kaldırılmasından sonra âdeta öksüz<br />
–‘öksüz kelimesini kullanmıyor da onun gibi’- kalmışlardır. Bir öndere, bir şeylere<br />
188<br />
13. Türkiye <strong>Harita</strong> Bilimsel <strong>ve</strong> Teknik Kurultayı / 18-22 Nisan 2011<br />
PANELLER<br />
THBTK