Ã¶Ärenci oturumu - Harita ve Kadastro MÃ¼hendisleri OdasÄ±

More documents

Recommendations

Info

TMMOB HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI olmamalı ve çoğunluğun lehine kararlar alan şeye devrim dedim. İran’da böyle olmadı, İran’daki bir karşıdevrim. Bir kere bir azınlığın lehine oldu, mollalar sınıfı başa geçti ve “İslam’da ruhban sınıfı yok” deniliyordu, Şiilikteki mollalar da onun ruhban sınıfını oluşturdu. Kadınlara ayrımcılık yapıldı bir kere. Onun dışında Sünnilerle Şiiler arasında bir nefret işlendi. Bunlara baktığınızda da ona ben devrim değil, karşıdevrim demeyi daha uygun buluyorum. Onun dışında, “İsrail’in durumu ne olacak” diye sormuştunuz. Amerika’nın zaten “Soft power”la “Hard power”ı kullanmaktaki amacını saymıştım, 4 tanesini, beşincisi de şu: Diyor ki, “Bölgedeki radikal dini unsurları kontrollü bir şekilde eritmek ve İsrail’in bölgesel güvenliğini sağlamaktır.” Radikal dini unsurları eritmek için de ılımlı İslam ortaya çıkarmak gerekir. Nitekim biraz önce Korkut Hocam da değindi, neden “Muslim Brodhers”lar seçiliyor; çünkü onlar şiddete bulaşmıyorlar. Yavaş yavaş bunlar kanalıyla ılımlı İslamcıları, bizde de zaten ılımlı İslam görünümü verdiği için AKP’yi iktidara getirdiler. O bakımdan burada kaybeden, “One minute” de demiş olsa Davos’ta, “9 kişinin hesabını soracağız” denilmiş olsa da neticede bu saydığım enstitülerin çoğunun başında Yahudiler bulunuyor, kolay kolay da şey etmezler. İkincisi, 29 Ekimde Amerikalı parlamenterler Cumhuriyet Bayramı töreni düzenliyorlar. Bu yıl dikkat ederseniz, Ermeni soykırım iddiaları hiç yok. Nisan ayına geldiğimiz halde neden yok; ılımlı İslam dönüşmesinde Türkiye’nin Ortadoğu’daki rolü daha fazla öne çıktı da onun için. Başka da soru yoktu herhalde, değil mi Teşekkürler. OTURUM BAŞKANI- Biz çok teşekkür ediyoruz. Buyurun. OĞUZHAN MÜFTÜOĞLU- Dine kayışın sebeplerini soruyorsunuz, “Neden oldu” diye. Akşam eve gidin, televizyonu bir açın, TRT1’den başlayarak şöyle birkaç saat bir izleyin. İslamcı kanalları açıp sabredebilirseniz, sabahleyin Meltem Televizyon var, Kur’an’dan yayınlar yapıyor, öbürü başka şeyler yapıyor. Televizyonları baştan aşağı bir geçin. Anadolu’ya çıkın arabanızla, bir Anadolu turu yapın ve her geçtiğiniz kasabada, her geçtiğiniz şehirde, oradaki yayın yapan radyo kanallarını dinleyin, halkla canlı yayın kurdukları o konuşmaları dinleyin, anlarsınız. Bu ideolojik hegemonyanın oluşmasında medyanın rolü korkunç ve iletişim araçlarının yaygınlaşması, televizyon kanallarının bu kadar yaygınlaşması, özelleşmesi, bir yandan özgürleşme diye karşılandı, ama sermayenin hegemonyasını kurduğu bir alan, çok büyük bir rol oynuyor. Ben ideolojik ve fikri mücadelenin, hegemonya mücadelesinin önemine işaret etmek istiyorum. Sorulmayan bir soruyu ben sorayım: Peki, ne olacak şimdi Yani bu kapkaranlık bir tablo, iktidarlarını kurdular, devleti ele geçirdiler, orduyu hizaya getirdiler, sermayeyi ellerine geçirdiler, halkı çok kolay bir şekilde yönlendirebiliyorlar. “Bu böyle devam edecek mi” diye sorulması lazım ve “Bundan çıkış yolu nedir” diye sorulması lazım. THBTK 13. Türkiye Harita Bilimsel ve Teknik Kurultayı / 18-22 Nisan 2011 PANELLER 193
TMMOB HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI Öncelikle ideolojik ve fikri mücadelenin, hegemonya mücadelesinin önemine vurgu yapmak istiyorum burada. Önce fikirlerle kazanırsınız, bu konuda çok zayıftır sol. Gidin Anadolu’ya, sol kitaplar satan yayınevleri bitmiştir, kitapevleri kapanmıştır. Buraya gelmeden önce İzmir Kitap Fuarındaydım. Sol kitapları satan yayınevleri, stantların önünde çok fazla insan yoktu. Ama sağ kitapları yayınlayan, yayınları yayınlayan stantlar var, İzmir’de bile önleri dolu. Çok ucuz, parlak renkli kâğıtlara basmışlar, sol kitapların iki misli satıldığı rakamlar sağcılarda yarıya düşüyor, çok ucuz şekilde satıyorlar, çok kaliteli baskıları var ve çok çeşitli alanlarda yayın yapıyorlar. Her alanda; bilim alanında, kültürel alanda… Türbanlı gençlerin bu tür kitaplara, dergilere olan, okumaya olan ilgisinin ne kadar yoğun olduğunu görüyorsunuz. Maalesef solda 12 Eylül sonrasındaki o saldırıların da bir izi, daha az kitap okuma; solcu ailelerin çocukları daha az ilgileniyorlar siyasetle ve okumayla daha az ilgileniyorlar. Ben buna vurgu yapmak istiyorum. Renkli devrimler tartışması şöyle bir soru aklıma getirdi: Bu çağın, küreselleşme çağının, yeni dünya düzeninin alameti farikası şeydi, “Devrimler çağı bitti, ‘İzm’ler çağı bitti, artık devrimler olmayacak, tarihin sonu geldi” diyorlardı. Şimdi renkli devrimler, onun yerine renkli devrimleri geçirdiler. Sınıf özünden kopartılmış, kendi kontrolü altında etnik, dinsel, mezhepsel alanlara kaymış mücadeleler içerisinden gelen ve sermayenin dünya siyasetine, dünyanın yeniden yapılandırılmasına uygun şekilde gelişen renkli devrimler yaşanıyor. Ben devrimler çağının sona ermediğine her zaman için vurgu yaptım. Çünkü küreselleşme çağı, bütün bu gelişmeler, sonuç itibariyle ezilenlerin daha çok ezildiği, bölgesel ve sınıfsal eşitsizliklerin daha çok arttığı bir tablo ortaya çıkarıyor. Dünyada hem bölgesel bakımdan hem de ülkeler içerisinde eşitsizlik bu kadar yaygınken, baskı ve zulüm bu kadar varken, bu düzenlerin bu şekilde devam edip gideceğini, artık kalıcı düzenin, tarihin sonunun bu şekilde devam edebileceğine inanmak için tarihten hiçbir anlamamak gerekir. Eğer eşitsizlik varsa, zulüm varsa, 21. Yüzyıl, ezilenlerin kendi devrimlerini mutlaka yaşatacaktır. Bu renkli devrimler bir tarafa atılacaktır ve gerçekten ezilenler, bugünkü hiç yıkılmazmış gibi görülen iktidarları alaşağı etmesini bileceklerdir. OTURUM BAŞKANI- Sabırla mücadele…. OĞUZHAN MÜFTÜOĞLU- Hayır, sabır demiyorum. Bana bazen “Bunun çaresi nedir” diye soranlar oluyor. İnsanların kendi haklarını aramak için bu inançla -bu inanç çok önemlidir, sabır değil- ÖSYM rezaletleri karşısında gencecik liseli çocukların, 15 yaşındaki çocukların gösterdiği cesareti toplumun bütün kesimlerinin göstermesi gerekir. Teşekkür ederim. OTURUM BAŞKANI- Teşekkürler. Buyurun. Prof. Dr. NURŞEN MAZICI- Ben burada bir tespit, bir özeleştiri yapmak istiyorum. Neden şeyin karşısında din bu kadar ideoloji olarak çıktı, bunu sorgulamamız lazım. 194 13. Türkiye Harita Bilimsel ve Teknik Kurultayı / 18-22 Nisan 2011 PANELLER THBTK
Page 2 and 3:
TMMOB HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİ
Page 4 and 5:
Page 6 and 7:
Page 8 and 9:
13.05 - 14.00 Ara TMMOB HARİTA VE
Page 10 and 11:
20 Nisan 2011 - Çarşamba TMMOB HA
Page 12 and 13:
21 Nisan 2011 - Perşembe TMMOB HAR
Page 14 and 15:
16.00 - 16.20 Ara Neoliberal Politi
Page 16 and 17:
Page 18 and 19:
Page 20 and 21:
Page 22 and 23:
Page 24 and 25:
Page 26 and 27:
Page 28 and 29:
Page 30 and 31:
Page 32 and 33:
Page 34 and 35:
Page 36 and 37:
Page 38 and 39:
Page 40 and 41:
Page 42 and 43:
Page 44 and 45:
Page 46 and 47:
Page 48 and 49:
Page 50 and 51:
Page 52 and 53:
Page 54 and 55:
Page 56 and 57:
Page 58 and 59:
Page 60 and 61:
Page 62 and 63:
Page 64 and 65:
Page 66 and 67:
Page 68 and 69:
Page 70 and 71:
Page 72 and 73:
Page 74 and 75:
Page 76 and 77:
Page 78 and 79:
Page 80 and 81:
Page 82 and 83:
Page 84 and 85:
Page 86 and 87:
Page 88 and 89:
Page 90 and 91:
Page 92 and 93:
Page 94 and 95:
Page 96 and 97:
Page 98 and 99:
Page 100 and 101:
Page 102 and 103:
Page 104 and 105:
Page 106 and 107:
Page 108 and 109:
Page 110 and 111:
Page 112 and 113:
Page 114 and 115:
Page 116 and 117:
Page 118 and 119:
Page 120 and 121:
Page 122 and 123:
Page 124 and 125:
Page 126 and 127:
Page 128 and 129:
Page 130 and 131:
Page 132 and 133:
Page 134 and 135:
Page 136 and 137:
Page 138 and 139:
Page 140 and 141:
Page 142 and 143:
HÜSEYİN ÜLKÜ (37, 38, 39. Döne
Page 144 and 145: TMMOB HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİ
show all

Ã¶Ärenci oturumu - Harita ve Kadastro MÃ¼hendisleri OdasÄ±

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?

Ã¶Ärenci oturumu - Harita ve Kadastro MÃ¼hendisleri OdasÄ±