21.03.2013 Views

islam%20akaidi

islam%20akaidi

islam%20akaidi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

172<br />

İSLAM AKAİDİ<br />

bir esastır. Ve ma’bud, en yüksek seviyede sevilen şeydir. Böyle son derece<br />

sevilen şeyler, ne olursa olsun, ma'bud ve endad edinilmiş olur. Sevginin<br />

sonucu ise itaattir. Bunun için, ma'buda son derece itaat edilir. Her insanın<br />

tuttuğu yolda hareket başlangıcı, onun ma'bududur. İnsanlar tarafından böyle<br />

sevgiyle ma'bud mertebesi verilerek Allah'a endad/denk tutulan şeyler, o kadar<br />

çeşitlidir ki, bir taştan, bir maden parçasından, bir ottan, bir ağaçtan tutun da<br />

gök cisimlerine, ruhlara, meleklere kadar çıkar. Bununla beraber "onları<br />

severler" ifadesindeki akıl sahiplerine ait olan "hüm (onlar)" zamiri, bunların<br />

özellikle akıllılar kısmını açıkça ifade etmektedir.<br />

Bunun içindir ki, tefsirciler, "denk, benzer" manalarına gelen "endad"ı<br />

"Allah’a isyanda itaat ettikleri liderleri, başkanları ve büyükleri" diye<br />

açıklamışlardır. Bu zamir, tağlib yoluyla putları da kapsamına alması takdirinde<br />

bile bu anlam açıktır.<br />

Gerçekten servet, büyüklük, kuvvet, makam, itibar, güzellik gibi herhangi<br />

bir ümide sebep sayılan dilberler, kahramanlar, hükümdarlar, liderler gibi<br />

insanları, Allah'ı sever gibi seven ve onlar uğrunda her şeyi göze alan nice<br />

kimseler vardır ki bu, endad ve şirk konusunun putperestlik esasını, insanlığın<br />

en büyük yarasını teşkil eder. Edebiyatta, romanda, şiir ve şarkılarda bu tür<br />

şirk o kadar ileri gitmiştir ki sevgililer ilah seviyesine çıkartılmıştır. En ufak bir<br />

işi övmek için, yaratma kudreti yakıştırılmış, sanatçılar, futbolcular açıkça veya<br />

üstü kapalı şekilde tanrılaştırılmıştır. Yeryüzündeki insanlık kavgaları, bütün bu<br />

çeşitli ve birbirine zıt olan endadın mücadelesi yüzündendir. Bilimlerin, fenlerin,<br />

sanatların gelişmesi buna çare bulamaz; bilakis hepsi, bu şirk ocağını yakmak<br />

için gaz ve benzin yerine bu kavramları endadı kullanır. İslam dışı düzenler de<br />

şirk ve endad için çok rahat ortam oluştururlar ve beslerler. Bunlar, biz de<br />

müslümanız deseler bile, gerçekte ne Allah tanır, ne peygamber. Her birinin<br />

gönlünde zaman zaman bir veya birkaç mahluk yer tutmuştur. Onları Allah'ı<br />

sever gibi severler, onlara ma'bud muamelesi yaparlar. Onlara itaat etmek için<br />

Allah'a isyan ederler. "Onları, Allah'ı sever gibi severler." İfadesi, bütün bunları<br />

tasvir etmektedir. Buna velileri ve peygamberleri ma'bud derecesine çıkaranlar<br />

da dahildir.<br />

Bunun için Allah'ın velileri, peygamberleri ve melekleri gibi sevgili kullarını<br />

severken ayet-i kerimenin kapsamını iyi düşünmeli; sevgilerini, Allah sevgisi<br />

derecesine vardırmaktan kaçınmalıdır. Çünkü Allah için sevmekle, Allah'ı sever<br />

gibi sevmek arasındaki farkı bilmek gerekir. Allah'ı sevenler, Allah yolundaki<br />

O'nun sevgili kullarını da severler. Fakat Allah'ı sever gibi değil, Allah için<br />

severler ve bu sevgi ile Allah yolunda onlara uyarlar. "(Ey Muhammed!) De ki:<br />

Eğer siz Allah'ı seviyorsanız bana tabi olun ki, Allah da sizi sevsin." (AI-i İmran,<br />

31) Buna göre, Allah'ın sevdiği kullarını sevmek ve onlara uymak, günah ve

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!