21.03.2013 Views

islam%20akaidi

islam%20akaidi

islam%20akaidi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

192<br />

İSLAM AKAİDİ<br />

Doğruyu kabullenmenin ve doğru olmanın biricik yolu, bütün insanların<br />

tek ma'bud olan Allah'a yönelmeleri ve O'na kulluk etmeleridir. İnsanlığın<br />

huzur ve mutluluğu, hakimiyeti hudutsuz, saltanatı ebedi olan Allah'a<br />

yönelmededir. İşte, insanların Allah'a karşı durumu budur. Allah yaratan,<br />

insanlar ise diğer varlıklar gibi yaratılandır. O rabdır. İnsan ise kuldur. Allah'a<br />

kul olmak, insanı kullara kulluktan kurtarır. Allah'a kulluktan kaçınanlar<br />

kendileri gibi kulların kulu olurlar, ya da nefislerinin, arzu ve isteklerinin kulu<br />

durumuna düşerler.<br />

Tarihin çeşitli dönemlerinde olduğu gibi, günümüzde de bir kısım insanlar,<br />

yaratıklardan herhangi birine bütünüyle bağlanarak onun huzurunda öyle<br />

tapınmalar yapıyorlar ki, bütün şuurlarını o tapınmaya bağlayarak ilerisini<br />

göremez oluyorlar. Hak ma'budu ve hakiki ibadeti unutturan, onları şirke<br />

düşüren kötülüğün kaynağı, Allah'tan başka varlıklara tapmak, onların koyduğu<br />

kurallara uyarak onlara ma'bud ve ilah muamelesi yapmaktır. Yeryüzünün her<br />

çeşit putları, haksız ve batıl ma'budları hep bu tür düşünce, davranış ve his<br />

sonucu ortaya çıkmıştır. Fakat şu bir gerçektir ki, bütün mevcudiyetini fanilere,<br />

Allah'tan başka varlıklara ve O'nun dininin dışındaki sistemlere bağlayanlar,<br />

tehlikeye adaydırlar. Sadece Allah'a ibadet edilmelidir. Çünkü ibadet O'nun<br />

hakkıdır. Allah'a ibadet edenlerdir ki, O'ndan başkasından korkmaz ve ümit<br />

etmezler de sadece O'na kul olurlar. Gönüller Allah'tan başkasına bağlandığı<br />

zaman insanlar korku kaynağı ile ümit kaynağını ayrı ayrı görürler. O zaman bir<br />

de bakarsınız ki bir tarafta dilber sevgi ma'budları, diğer tarafta da kahraman<br />

korku ma'budları dizilmiştir. İkisi arasında kalan zavallı insan, bu hal içinde<br />

çırpınır, tapınır ve bunu da bir ibadet sanır. Yaratıklardan hiç biri rab olamaz.<br />

Her şeyin mutlak Rabbı Allah'tır. O'na ibadet edilmelidir. Çünkü ibadet ve<br />

ubudiyet Allah'ın hakkı, insanın da vazifesidir.<br />

Günümüzde birtakım insanların, heva ve heveslerini, her türlü menfaat ve<br />

çıkarlarını kendileri için ilah edindiklerini görmekteyiz. Kur'an, Allah'ın ilahi<br />

dinini bırakarak, değişik arzu, istek ve menfaatlerini, davranışlarının tek<br />

kaynağı yapan ve böylece bunları put mevkiine çıkarıp heva ve hevesinin kölesi<br />

olan insanları, hayret verici bir canlılıkla ortaya koyuyor: "Gördün mü o kimseyi<br />

ki, heva ve hevesini kendisine ilah edinmiş ... " (Casiye, 23) Yani, gerçeği<br />

kabul etmemiş, düşünememiş, keyfi ne isterse onu ma'bud edinmiş, böylece<br />

kendi zevkinin sevdasına düşmüş. Çünkü heva ve diğer nefsi duygular, gözü<br />

kör, kulağı sağır ederek kalbi hissiz bırakır. Bu duruma düşen kişi, alim de olsa<br />

ilmine rağmen gerçeği duyamaz olur.<br />

Kur'an'm, bu canlı tasviri karşısında, artık her insan, neye ibadet ettiğini<br />

ve kimin kuıu olduğunu kendisi anlayabilir ve anlamalıdır. Şunu unutmamalıdır<br />

ki, gerçek kulluk, her türlü batıl din ve ma'budlardan kaçınıp sadece Allah'a

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!