21.03.2013 Views

islam%20akaidi

islam%20akaidi

islam%20akaidi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

295<br />

İSLAM AKAİDİ<br />

ekonomik tedbirlerle hurafe ve batıl inanışların ortadan kaldırılabileceği görüş<br />

ve iddiası, modem ve ileri kabul edilen toplumlarda da (ülkemizdeki batılı<br />

kültürle yetişmiş ve ekonomik yönden halk ortalamasının üzerinde yaşayan<br />

sosyete çevrelerinde de) çeşit çeşit hurafe ve batıl inanışlara rastlanması<br />

gerçeği karşısında büyük ölçüde geçerliliğini yitirmiştir. Bu durum hurafe ve<br />

batıl inanışların ekonomik olmaktan çok kültürel, daha doğrusu sahih<br />

iman/inançla ilgili itikadi bir mesele olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.<br />

Nitekim, dinler tarihi bize göstermektedir ki, insanlar tarihin çeşitli<br />

dönemlerinde doğrudan uzaklaşmışlar, birtakım yaratıkları kutsallaştırıp<br />

ilahlaştırmışlar, hurafe ve batıl inanışların tutsağı olmuşlardır. Bütün bu<br />

dönemlerde Allah, rahmetiyle muamele etmiş, peygamber ve kitap<br />

göndererek, insanlığı boş ve asılsız, zararlı inanç ve tapınmalardan kurtarmaya,<br />

dünya ve ahirette huzurlu kılmaya çağırmıştır. Hak dinin peygamberler aracılığı<br />

ile verdiği bu ciddi savaşa tevhid mücadelesi denilir.<br />

Tevhid mücadelesi, putperestlerle mücadele demek olduğu kadar, asılsız<br />

kabuller, yanlış uygulamalar, yani hurafe ve batıl inanışlarla da mücadele<br />

demektir. Kur'an ve Rasulullah da aynı şartlar içinde zuhur etmiş ve aynı<br />

mücadeleyi nakli olduğu kadar, en akli ve mantıki metodlarla da en başarılı<br />

şekilde yürütmüştür. Bunun tarihi kanıtı, "cahiliyye devri" diye bilinen İslam<br />

öncesi dönemin kokuşmuş orta doğu toplumlarının, Kur'an ve Sünnete<br />

uydukları süre içinde dünya toplumlarınca özlem ve gıpta ile izlenen İslam<br />

medeniyetini gerçekleştirmiş olmalarıdır.<br />

Ne var ki, bu kültürel hastalık (hurafe ve batıl inanışlar), Kur'an ve<br />

Sünnet çizgisini unutan, o anlayış ve yaşayışı yozlaştıran değişen düzen ve<br />

toplum şartları içinde yeniden kendini göstermiş, giderek gelişen boyutlarla<br />

günümüze kadar gelmiştir.<br />

Hurafe ve batıl inanışların hemen hepsinin temelinde ecdada/atalara<br />

bağlılık, ateş, su, orman ve ağacı kutsal kabul etmenin derin izlerinin<br />

bulunduğu bir vakıadır. Bazı yaratıklarda (özellikle ölmüş kişilerde, onların<br />

yatırlarında) üstün güç ve nitelikler görerek, onların yakınlığını elde etmek için<br />

onlara belli zamanlarda kurbanlar sunmak gibi sapıklıklar, insanlığın tarih<br />

içinde sıkça görülen büyük yanılgısı olmuştur. Kendilerini bu feci yanlıştan<br />

kurtarmaya çalışan peygamberleri ve onların izindeki mü'minleri "uğursuzluk<br />

sebebi" olarak suçlayan toplumlar bile görülmüştür. Hatta İslamiyetin getirdiği<br />

en muazzam gerçekleri "öncekilerin uydurmaları, masalları" diye, hurafeler ve<br />

batıl inanışlar adına mahkum etmek isteyenler çıkmıştır. Günümüzde de

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!