14.01.2015 Views

bölüm ıı - Prof.Dr. Seval Fer

bölüm ıı - Prof.Dr. Seval Fer

bölüm ıı - Prof.Dr. Seval Fer

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

115<br />

olan orta öğretim öğrencilerinin İngilizce öğrenme problemi çektikleri, sınavlardan<br />

düşük not aldıkları, sınıf içi öğrenmede sorunlarla karşılaştıkları ve düşük gelişim<br />

becerileri gösterdikleri görülmüştür. Söz konusu çalışmada elde edilen sonuçlara<br />

bakıldığında değişkenler arasında pozitif korelasyon olduğu görülmektedir. Buna göre<br />

yabancı dil öğreniminde görece daha büyük sorunlarla karşılaşan öğrenciler aynı<br />

zamanda yüksek düzeyde kaygı yaşamaktadırlar (Tsai-Yu & Goretti, 2004).<br />

Aynı şekilde Sparks, Ganschow, Artzer, Siebenhar ve Plageman (2004) tarafından lise<br />

öğrencilerinin akademik becerileri, duyuşsal karakteristikleri, ana dil becerileri ile<br />

yabancı dile olan yatkınlıklarının araştırıldığı bir diğer çalışmada da, ana dil ile yabancı<br />

dil becerisi ölçeklerinde düşük not alan öğrencilerin, aynı zamanda düşük motivasyon,<br />

buna karşın yüksek derecede kaygı gibi olumsuz tutum içerisinde oldukları görülmüştür.<br />

Buna ek olarak Taeko, Manalo ve Greenwood (2004), İngilizce kurslarına devam eden<br />

ve yetişkin Japonların kişilik ve kaygı özelliklerinin, İngilizce sözlü performanslarına<br />

olan etkisini araştırdıkları çalışmalarında, dışa-dönük ve kaygı düzeyleri düşük olan<br />

öğrencilerin; kaygı düzeyleri yüksek ve içe-dönük öğrencilere göre sözlü performansta<br />

daha az hata yaptıklarını ortaya çıkarmıştır.<br />

Sonuç olarak akademik başarı düzeyinin birçok değişkenden etkilendiği ve şekillendiği<br />

görülmektedir. Gösterilen gayrete rağmen başarısızlığın devam etmesinin nedenleri<br />

arasında, önceki öğrenme yaşantılarında görülen başarısızlığın, sonraki öğrenme<br />

yaşantılarında da aynen devam edeceği düşüncesiyle ortaya çıkan öğrenilmiş çaresizlik<br />

ile genelleme sonucu meydana gelen ve sebebi bilinmeyen korku olarak tanımlanan<br />

kaygı sayılabilir. Yapılan araştırmaların bazılarında söz konusu değişkenler ile<br />

(öğrenilmiş çaresizlik ve kaygı) akademik başarı arasında anlamlı bir ilişkinin<br />

bulunamamasının muhtemel nedenlerinden birisi de araştırmaya katılanların kendilerini<br />

ifade etmedeki kararsızlıkları olabilir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!