Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
18<br />
dikkat vb.) ve üst düzey zihinsel fonksiyonlar (daha sonra edinilen istendik dikkat,<br />
problem çözme vb.) olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Bunlar; davranışın, becerilerin,<br />
zihinsel araçların temel sonuçlarının içselleştirilmesini yönlendirmektedirler.<br />
Vygotsky’e göre zihinsel fonksiyonlar spesifik olarak gelişir ve kültürel doku, çevre<br />
tarafından oluşturulur. Okullar ise bu zihinsel fonksiyonların gelişimi için en yararlı<br />
sosyal ortamlardır (Çeçen, 2000: 22).<br />
Öğrenmeyi sosyal etkileşim yoluyla kültürleme olarak tanımlayan Vygotsky, bireyin<br />
zihinsel süreçlerinin çevre tarafından şekillendirildiği görüşündedir. Dil; kültürlemede<br />
önemli bir süzgeç ve yargı birimi olarak kullanılmaktadır. Kavram ve olguları simgeler<br />
aracılığıyla taşıyan dil birçok değer yargısının oluşmasında önemli rol oynamaktadır<br />
(Aydın, 1999: 46).<br />
Öğrenmenin kaynağının toplum ve kültürel çevre olduğunun altını çizen sosyal<br />
oluşturmacılık kuramında çocuk sosyal çevreden soyutlanarak ya da yalnız başına<br />
kalarak gelişmemektedir. Sosyo-kültürel oluşturmacı yaklaşımı benimseyenler, anlam<br />
oluşturmanın bireysel olarak gerçekleştirilmediğini; insanların, doğal olarak,<br />
oluşturdukları anlamları diğer insanlarla paylaştıklarını ve bu yüzden anlam oluşturma<br />
sürecinin, bireyler arası karşılıklı iletişimin bir sonucu olduğunu belirtmektedirler<br />
(Jonassen, Howland, Moore, & Marra, 2003: 3).<br />
Bireyin öğrenme potansiyelinin diğer bilgili bireyle etkileşimi sonucunda ortaya<br />
çıktığını savunan Vygotsky; insanoğlunun başarısının altında çevre ile gerçekleştirilen<br />
‘işbirlikli’ çabanın önemini vurgulamaktadır (Özden, 2003: 60). Vygotsky, bireyin<br />
bilgiyi yapılandırması ve özümlemesi sürecinde birey üzerine odaklanmak yerine sosyal<br />
çevrenin öneminin vurgulanması gerektiği düşüncesini ortaya koymuş; sosyal çevre<br />
içerisindeki öğrenme sürecinde, hem bireyin kendisinde hem de içinde bulunduğu<br />
çevrede değişiklikler meydana geldiğini ifade etmiştir (Richardson, 1997: 8).<br />
Tudge (1990: 155-158), gelişimin doğasını ve yollarını tanımlamak için sosyal çevrenin<br />
incelenmesi gerektiğini; zira söz konusu çevrede gelişimin meydana geldiğini ve<br />
öğretimin niteliğinin belirlendiğini ifade etmektedir. Buna göre gelişim sosyal ve<br />
kültürel durumlara bağımlıdır ve toplum sürekli gelişmektedir. Bu nedenle çocukların<br />
gelişimi birbirleri ile etkileşimlerine bağlıdır. Daha yetenekli bir akranla çalışmak