You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
34<br />
Duyuşsal alanın bilişsel alana göre daha dar bir ölçekte işlenmesinin bir diğer nedeni de<br />
birçok ebeveynin yanı sıra iş hayatındaki gereksinimlerin, okulların esas işlevlerinin,<br />
öğrencilerin tutumlarından çok, düşünme becerilerinin arttırılması yönündeki eğilimleri<br />
olmuştur (Orlich ve diğerleri, 1985: 108). Dolayısıyla hâkim olan kanı, öğrencilerin<br />
bilişsel yeterliliklerinin çağın gerektirdiği donanımı onlara sağlayacağı ve mutlak<br />
bilginin nihai amaç olduğu şeklinde şekillenmiştir.<br />
Buna ek olarak Reigeluth (1999) da sanayi çağının gerekleriyle paralellik taşıyan eğitim<br />
programlarının sadece bilişsel öğrenmeye odaklandığını; buna karşın bilgi çağının<br />
gelmesiyle birlikte öğrenicilerin, problem çözme gibi karmaşık bilişsel görevleri için<br />
daha fazla donanıma ihtiyacı olduğunun belirlendiğini ve bunun da doğal bir sonucu<br />
olarak da duygusal gelişim, karakter gelişimi ve ruhsal gelişimin de içinde bulunduğu<br />
bilişsel-olmayan alanlara daha fazla önem verilmeye başlandığını belirtmektedir. Bu<br />
noktada Silberman (1970, Akt., Farley, 2001)’ın ifadesi oldukça çekicidir: ‘Yarınların<br />
ihtiyaç duyduğu şey bir yığın entelektüel değil, tam tersine bir yığın eğitimli insan –<br />
hissetmeyi, doğru davranmayı ve düşünmeyi bilen – yetiştirmektir.<br />
Buna karşın bilişsel giriş davranışlarında önemli miktarlarda eksikliklerin olmadığı<br />
durumlarda öğrenme üzerinde yadsınamayacak bir etkiye sahip olan, ‘öğrenme<br />
güdüsünün kaynağı olarak görülen’ (Özçelik, 1998: 113) duyuşsal faktörlerin kontrol<br />
altına alınıp işlenebileceği ve bu şekilde hedef davranışların kazandırılmasının daha da<br />
kolaylaşacağı son zamanlarda özellikle vurgulanmaktadır.<br />
A.B.D. Çalışma Bakanlığının hazırladığı bir raporda (1991) devlet okullarının nitelikli<br />
işgücünün gerektirdiği vasıflarda öğrenci yetiştirilmesi amacıyla reforma ihtiyaç<br />
duyulduğu belirtilmiştir. Komisyon (SCANS – ‘The Secretary’s Commission on<br />
Achieving Necessary Skills’) bildirisinde;<br />
• Temel becerilerin,<br />
• Düşünme becerilerinin<br />
• Kişisel vasıfların özellikle arttırılması gereği üzerinde durmuş; eğitim<br />
programlarının duyuşsal faktörleri de içeren söz konusu üç beceriyi de<br />
kapsamasının önemli olduğunu belirtmiştir (McNabb & Mills, 2001).