21.04.2023 Views

Monarsi cagdan Anarsiye

Artık yerleşik ve doğal düzen buydu. Bir-kaç hafta geçmemişti ki yüzyıllardan beri böyleymiş gibi gelmeye başladı. Hele hele keskin dilli bir “Bayan Giyotin” vardı ki, zamanın başlangıcından beri buradaydı sanki. Giyotin konusunda bir sürü şaka yapılıyordu. Baş ağrılarınızı kökünden iyi ediyordu. Saçınızın ağarmasını engelli-yordu. Cildinize olağanüstü bir pembelik veriyordu. Sinek kaydı traş eden ulusal usturaydı. Kim Bayan Giyotin'i öpe-cek olsa, ufak bir pencereden bakıp, sepete hapşırıveriyordu! İnsan soyunun yeniden dirilişinin simgesiydi. Haç'tan daha çok önem taşıyordu. Göğüslerden haçlar çıkarılmış, yerlerine küçük giyotinler takılmıştı. Haç'ı yadsıyanlar Giyotin'e diz kırıyorlardı. Öyle çok kelle uçmuştu ki, toprak iğrenç bir kızıllıktaydı. Genç bir şeytan için düzenlenmiş bozyap gibiydi. Parçala-rına ayrılıyor, gerektiğinde de birleştiriliyordu. Gür sesleri susturuyor; güçlüleri perişan, iyisi ve güzeli yok ediyordu.

Artık yerleşik ve doğal düzen buydu. Bir-kaç hafta geçmemişti ki yüzyıllardan beri böyleymiş gibi gelmeye başladı. Hele hele keskin dilli bir “Bayan Giyotin” vardı ki, zamanın başlangıcından beri buradaydı sanki. Giyotin konusunda bir sürü şaka yapılıyordu. Baş ağrılarınızı kökünden iyi ediyordu. Saçınızın ağarmasını engelli-yordu. Cildinize olağanüstü bir pembelik veriyordu. Sinek kaydı traş eden ulusal usturaydı. Kim Bayan Giyotin'i öpe-cek olsa, ufak bir pencereden bakıp, sepete hapşırıveriyordu! İnsan soyunun yeniden dirilişinin simgesiydi. Haç'tan daha çok önem taşıyordu. Göğüslerden haçlar çıkarılmış, yerlerine küçük giyotinler takılmıştı. Haç'ı yadsıyanlar Giyotin'e diz kırıyorlardı. Öyle çok kelle uçmuştu ki, toprak iğrenç bir kızıllıktaydı. Genç bir şeytan için düzenlenmiş bozyap gibiydi. Parçala-rına ayrılıyor, gerektiğinde de birleştiriliyordu. Gür sesleri susturuyor; güçlüleri perişan, iyisi ve güzeli yok ediyordu.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Monarşiden Anarşiye<br />

Bölüm 19 — Büyük Hayal Kirikliğinin Nedeni<br />

Tanrı’nın işleyişi, çağdan çağa her büyük reformda ve inanç akımında çarpıcı bir<br />

benzerlik gösterir. Tanrı’nın insanlarla uğraşma ilkeleri hep aynıdır. Günümüzdeki önemli<br />

akımların geçmişte benzerleri vardır. Önceki çağların kilisesi de kendi çağımızın kilisesi<br />

için bize ders verir.<br />

Tanrı yeryüzündeki hizmetkarlarını kurtuluş müjdesini duyurmaları için Kutsal Ruh<br />

aracılığıyla yönlendirir. İnsanlar Tanrı’nın elinde bir araçtırlar. Her birine, ve ilen görev<br />

oranında ışık teslim edilir. Ancak hiç kimse, kendi çağındaki tanrısal tasarının tüm<br />

anlayışına erişememiştir. İnsanlar O’nun adında taşıdıkları bildiriyi tümüyle kavrayamazlar.<br />

Peygamberler bile kendilerine emanet edilen esinleri tümüyle kavrayamadılar. Bunların<br />

anlamının çağdan çağa açıklanması gerekiyordu.<br />

Petrus bu kurtuluşa ilişkin şöyle diyor: “Siz bağışlanacak olan lütuftan söz etmiş olan<br />

peygamberler, bu kurtuluşla ilgili dikkatli incelemeler ve araştırmalar yaptılar. İçlerinde<br />

olan Mesih’in Ruhu, Mesih’in çekeceği acılara ve bu acıların ardından gelecek yüceliklere<br />

tanıklık ettiğinde, Ruh’un hangi zamanı ya da nasıl bir dönemi belirttiğini araştırdılar.<br />

Şimdi size de bildirilen gerçeklerle kendilerine değil, size hizmet ettikleri onlara açıkça<br />

gösterildi” (1.Petrus 1:10-12). Hıristiyanlık çağında Tanrı halkı için ne büyük bir ders!<br />

Kutsal Tanrı adamları, daha doğmamış kuşaklar için verilen esinleri dikkatle inceleyip<br />

araştırdılar. Peygamberliklerin anlaşılamayacağım iddia eden dünyasal kayıtsızlıkla bu<br />

adamların yaklaşımı arasında ne büyük bir fark var!<br />

Tanrı kullarının zihinleri bile sık sık gelenek ve sahte öğretiş yoluyla öylesine körleşir ki,<br />

Söz’ün açıklamalarını ancak kısmen kavrayabilirler. Mesih’in öğrencileri, Kurtarıcı<br />

kendileriyle birlikteyken bile, İsrail’i evrensel bir imparatorluk haline getirecek olan ve<br />

yaygın bir şekilde kabul edilen Mesih kavramına sahiptiler. Mesih’in çekeceği acıları ve<br />

ölümünü önceden bildiren sözlerini anlayamadılar.<br />

“Zaman doldu”<br />

Mesih onları öğrencilerini şu bildiriyle gönderdi: ‘“Zaman doldu’ diyordu, ‘Tanrı’nın<br />

Egemenliği yaklaştı. Tövbe edin, Müjde’ye inanın!’” (Markos 1:15). Bu bildiri Daniel<br />

9’daki peygam-berliğe dayanıyordu. Altmış dokuz haftanın sonunda Önder Mesih’in ortaya<br />

çıkışı gerçekleşecekti. Öğrenciler de Mesih’in tüm dünyayı yönetmek amacıyla Kudüs’te bir<br />

egemenlik kurmasını beklediler.<br />

Kendilerine emanet edilen bildirinin anlamını yanlış kavradılarsa da ilan ettiler.<br />

Bildirilerinin Daniel 9:25’e dayandığını bilmelerine rağmen, sonraki ayette Mesih’in<br />

‘kesilip atılacağını’ görmediler. Onların yüreği, dünyasal bir imparatorluğun yüceliğini<br />

gözlüyordu; bu yüzden anlayışları körleşınişti. Tam Efendilerinin Davut’un tahtına çıkacağı<br />

133

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!